ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
4 şairin tomris uyar'a aşık olmasının sebebi
-
tomris uyar hukukçu anne ve babanın çocuğu olarak dünyaya gelir. robert koleji'nde eğitim görmüş çevirmen ve öykü yazarıdır.
şair ülkü tamer ile evliyken cemal süreya ile yasak aşk yaşar ve bu ilişki de bitmeden turgut uyar ile evlenir. edip cansever ise tomris uyar'a platonik aşk besler.
dört şairin de tomris uyar'a aşık olmasının sebebinin sadece dayanılmaz cazibesi olduğunu düşünmüyorum. bu kadında farklı olan bir şey var. bu 4 erkeğe çok iyi gelmiş olan bir şey. zeki bir kadın olduğu aşikar ama sadece zeka olduğunu da düşünmüyorum. bu dört erkeğin ortak bir noktası olmalı ama ne?(bkz: tomris uyar).
çılgına dönüp kudursalar da tercihim erdoğandır
-
devlet bahçeli'nin bugün söylediği söz.ne diyelim, allah muhabbetinizi arttırsın.
http://www.internethaber.com/…dogandir-1752481h.htm
ha şöyle bi şeyler de vardı geçmişte:
(bkz: bahçeli aile nedir çocuk nedir bilmez)
(bkz: sen genelkurmay başkanımızın tırnağı olamazsın)
(bkz: sen bozkurtlarınla yürü ben insanla yürüyeceğim)
(bkz: bahçeli uçağa binmekten korkan bir zavallıdır)
bu da bahçeli tarafından:
"tayyip erdoğan cumhurbaşkanı olamaz" : https://www.youtube.com/watch?v=makcmmdcjn0
"erdoğan sen ülkücünün gardaşı olamazsın": http://www.haberler.com/…-olamazsin-6357764-haberi/
hastası olunan sözler
-
ben sadece çocukluğumda hiçbir şey düşünmeden erkenden uyuduğum geceleri özlüyorum.
gizem bağdaçiçek
-
ters kelepçe ile alınması gereken onca insan varken, kendisinin buna maruz kalması biraz abartılı olmuş.
4 lgbt sapkını gözaltına alındı
-
neden sapkin oluyor ?
birbirini seven ve saygi duyan iki kisi birlikte olmak istiyorsa bunda ne yanlis var ? kuran kurslarinda oldugu gibi tecavuz mu olmasi lazim sapkin sayilmamalari icin ?
umarim bir gun de "siyasal islamci 4 hirsiz gozaltina alindi" diye yazilacak gunleri gorecegiz.
ingiltere'de bence kraliçelik de başkanlıktır
-
(bkz: bakın çok enteresan)
adım hıdır elimden gelen budur'un ingilizcesi
-
my name is hıdır, i can't do any better.
anlamsa anlam, kafiyeyse kafiye.
trt spikerinin canlı yayında bayılması
-
kadın düşünce ekip neden müdahale etmiş onu anlamadım.
sınav kağıdında hocaya not yazmak
-
genelde; kelleyi koltuğa almış ve kaybedeceği bir şey olmadığını düşünen öğrencilerin sıklıkla icra ettikleri hadisedir. ben zamanında yapmışyım üçbeş kez birinde ise; bir soruya cevap verirken o kadar saçmalamıştım ki parantez açıp "hocam bu satırları hala okumaya devam ediyorsanız size helal olsun" diye yazmıştım.... sonrası....
bağdat caddesi'nde yaşanan tecavüz dehşeti
-
bu olay yaşandığından beri düşünüp duruyorum, bir yandan da kandil gibi için için yanıyorum, kendimi bildim bileli devamlı surette tacize uğrayan bir kadın olarak, onun yaşadıklarının binde sadece birini hissetmiş olduğumdan, onun hissetmiş olduklarını tahayyül edince, dehşete kapılıyorum.
bu hikayenin aynısın tıpkısı benim başımdan geçti. ama tecavüze uğramadığım için, şanslı taraftayım bu seferlik.
neden "bu seferlik" derseniz; evet maalesef alkol kullanıyorum, eğlenmeyi seviyorum, dışarı çıkıyorum ve eve geç dönebiliyorum ve utanmadan kadınım. tüm bunlar için özür dilemem gereken bir cinsiyete sahip olduğumu ve bu boktan ülkenizde yaşamak zorunda olduğumu biliyorum.
ben 19 değil ama sanırım 21 yaşındaydım. kadıköyde eğlenmiş, zil zurna sarhoş, sarı minibüslere binmiştim. sahilden giden, kadıköy-bostancı minibüslerine. aynı olaydaki gibi.
saat de, aynı olaydaki gibi, gece 3 civarıydı. kalamış'ta inmem gerekirken, arkada sızdığımdan, bostancıya çok az kala uyanmış ve can havli ile inmiştim.
feneryolu'nda oturuyordum, yürümek için çok uzun bir mesafe idi. cebimde sadece 5tl param kalmıştı. bağdat caddesine yürümüş ve tam karakolun olduğu köşede taksi beklemeye başlamıştım. inanır mısınız, taksi beklediğim o 3-5 dakika içinde, araçlarının içindeki polislerden işittiğim pis lafların haddi hesabı yok, bir yandan da gözümü kör ettiler selektör yaparak. polis'e, güvenmek şöyle dursun, onlardan kaçmanın yollarını aramam gerektiğini bildiğim bir yaştaydım.
neyse ki bir taksi durdu. yaşlıca bir amcaydı, sürücüsü. her nasılsa "ne işin var bu saatte sokakta" demedi, gideceğim yeri sordu, "feneryolu" dedim "ama sadece 5tl param var" dedim. "sorun değil" dedi, beni eve bıraktı ve güvenli bir şekilde yatağıma girdim. ve evde de annem vardı. annemi uyandırıp para isteyebileceğimi söyledim, ama amca kabul etmedi, "uyandırma" dedi.
o günden bugüne kadar, bu az buçuk normal akıl sağlığı ile yaşadığım hayatı meğer o taksici amcaya borçluymuşum.
o gece, beni zerre merak etmeden, horul horul uyuyan annem de, bugün bu haberi duyduğunda, "ne işi varmış o saatte sokakta" dedi!!!
son sözlerimi, mide bulantıları içinde yazıyorum. inanın, böyle düşündüğünüz için, hepinizden nefret ediyorum. başınıza bin türlü bela geldiğini görmek isterim.
19 yaşında bir genç kadın bağdat caddesinde gece saat üçte nereden döner sorusu, yerini; 33 yaşında evli çocuklu bir adam bu saatte bağdat caddesinde neden tecavüz eder sorusuna bırakmadıkça kadına karşı tecavüz de taciz de bitmeyecek.
eril beyninizi siksinler.