hesabın var mı? giriş yap

  • dayı'nın "kızıma bir şey yapma kenan" derken ne kastettiği anlaşıldı. adam behlül beyler.

  • şaşırmadığım bir haber.

    bir keresinde kahvede eşli king oynarken, mali müşavir arkadaşımız oyundaki ortağının kafasını yanlış kağıt attı diye okey ıstakası ile patlattı. bildiğin kafa patladı, kan revan oldu. okey ıstakasını yan masadan aldı. ıstakasını aldığı adam ise "napıyon kardeşim okeyimi piç ettin" demişti. bunu yapan kişi mali müşavir.

  • (bkz: üslup bazında bizi benzetirler)'den sonrasını okumadım.

    maşallah. ne yetenekler var sende be ekşi sözlük! ne yetenekler! adamın üslubunu karl marx'a benzetiyorlar! üstelik, kültürel değerlere de saygılı, karı-kızla alakası olmayan bir yazar! bravo!

    mesela benim çektiğim planlara da hep 'yaa sanki steven spielberg çekmiş' derler. öyle yani. çok şanslısınız kızlar. bir tane değiliz ki. birimiz karl marx'a benzer, birimiz steven spielberg'e.

  • avrupa basketbolunun iki başlı olması nedeniyle sadece fb'de değil tüm euroleague kulüplerinde yaşanacak bu tarz olayların ilki.

    şimdi fiba europe ne yapmak istiyor euroleague şirketi ne yapmak istiyor biraz daha açalım.bunu yaparken de futbolun kıtada çok daha popüler olduğunu düşünerek kıyaslayarak gitmek de fayda var.dünya kupası gibi olimpiyat gibi kıtalar arası maçlar fiba tarafından düzenlenir fiba kuralları geçerli olur.bu açıdan fiba=fifa bunda bir sıkıntı yok.

    fiba europe ise uefaya karşılık gelen avrupa kıtası içindeki milli maçları düzenleyen kurum.ama uefadan çok temel bir farkı var uluslararası (kıta içi) kulüp maçlarınını en üst düzeyde düzenleyemiyorlar neden çünkü euroleague var.

    euroleague ispanyol menşelli bir şirket.tıpkı nba'in de bir şirket olduğu gibi.avrupanın en baba takımları bu ligde yarışırlar (eurocup ise buranın bir tık altı gibi aynı şl- eski uefa kupası mantığı).euroleague e baktığımızda çok temel çarpıklıklar göze çarpıyor.bir kere 16 takımın 5 inin ispanyol olması çok çok saçma. başarılı olup bu lige katılmanın tek şartının bir alt euroleague organizasyonu olan eurocup'ı kazanmak olması gibi para ödüllerinin ligdeki hiçbir takıma cazip gelmemesi gibi sebepler var.tabi bir de a lisanslı takımlar mevsu var.ha gerçi yunanistan-ispanya-rusya liglerini kazananlar genelde a lisanslı takımlar oluyor ama şu an atıyorum ksk yakın zamanda yaptığı gibi bir sürpriz yapsa yine katılamaz.(geçen sefer katılmıştı ama lig şampiyonu olduğu için değil wildcard sayesinde katılmıştı.turkish airlines euroleague yazıp başa türkiye ligi şampiyonunu almamak olmazdı.)

    toparlarsak euroleague yarı kapalı bir lig (belki de amaçları tam kapalı olmaktır bilemiyorum ) nba'e öykünen bir şirket olma durumu var ve tezgahı iyi yere açmışlar iyi para kazanıyorlar.fiba europe ise uefaya özenip hop bilader ben varım burda diyip futboldaki gibi kıtada tek iktidar sahibi olmak istiyor.ama bunu yapmak için euroleagueteki (özellikle a lisans sahibi) kulüplerle anlaşmak (hatta cazip para ödülleri sunmak vb.) yerine gidip saçma sapan tehditler savuruyor.

    2017 avrupa şampiyonasından 15 civarı ülkeyi men etti ki bunun içinde türkiye,sırbistan,ispanya,yunanistan gibi kıtada basketbolun lokomotifi olan ülkeler de vardı.sonra ne oldu tak geri vites.tüm ülkeler çatır çatır oynadı şampiyonada.şimdi de (yine futboldaki gibi temayı anlamışsınızdır artık) eleme maçlarını sene içine aldı. ya hadi euroleague i görmezden geliyorsun anladık. yahu hafta içlerinde zaten senin düzenlediğin turnuvanın maçları var, ligler de baharda playoff a giriyor onun için milli maç arası da veremezsin niye takvimi bu kadar yoğunlaştırıyorsun ne gerek var ki nba'den de hiçbir oyuncu gelemeyecek şu durumda kim napsın dragicsiz slovenyayı porzingissiz letonya yı.

    fiba europe o kadar berbat haldeki euroleague gibi kötü bir organizasyona kulüpler oyuncular koşarak gidiyor.

  • öğrencileri antropolog margaret mead'e uygarlığın ilk işareti nedir diye sormuşlar. herkes toprak kaplar, balık iğnesi ya da toprağın işlenmesi gibi yanıtlar beklerken, mead "kırılıp iyileşmiş bir uyluk kemiği" demiş.

    "doğada hiçbir hayvan kırık kemiği iyileşene kadar hayatta kalamaz. doğada kırılan bir kemik avcıların sizi yemesi için beklemek ya da açlıktan, susuzluktan ölmek demek. ama iyileşmiş bir kemik, birisinin o insanın bacağını sarmış, onu güvenli bir yere taşımış ve yaşaması için yiyecek içecek sağlamış olması demek ."

  • sonunda bu sezonun fatality hareketini de yedik. aslında taraftarı olmasak bu beşiktaş çok komik bir takım.

  • islami konuları işleyen tartışma programını sadece para kazanmak için yapan, işten eve gittiğinde yüzündeki maskeyi çıkarıp, kendine bir kadeh şarap koyup tartıştığı konukların ne kadar salak olduğunu düşünerek kendi kendine gülen bir kadın olduğu izlenimini uyandıran tartışma programı sunucusu.

  • lagerfeld sirlari filminde -lagerfeld confidentiel- kendine hayran birakan, ancak antisosyal siyasi durusuyla sinirleri kaldiran moda yaratigi, mr. chanel.

    esitlige inanmadigini, kimsenin esit olmadigini ve esitligin olmamasi gerektigini soyler. "alim gucu" vurgusu vardir karl lagerfeld'in konusma uslubunda ve insanlara bakisinda. biraz fazla kapitalisttir, hayvan dusmanidir, hatta insanlarla da pek dost oldugu soylenemez. ancak tasarim acisindan da rakipsizdir.