hesabın var mı? giriş yap

  • (bkz: volume pump)
    (bkz: pressure pump)
    hoh derken cigerdeki sicak havayi disari atiyoruz puf derken de daha cigere gitmemis solunum bosluklarindoa kalan + cigerdeki havayi yuksek basincla cikariyoruz. yuksek basinc ve hiz deriye temas edince sogukluk hissi yaratiyor.
    bakin dikkat edin hohlarken agzimiz olabildigince acik cunku hacmi pompaliyor cigerler yani icerideki isinmis havayi. puflarken durum farkli agzimizi olabildigince kucultup yanaklari sisirip basinc yaratiyoruz haliyle kucuk delikten siddetli ve hizli hava cikiyor. hizla hareket eden molekuller degdigi yerde sogumaya neden oluyor. aynen ruzgarli havada camasirin daha cabuk kurumasi gibi.

  • osuruktan bozma efektlerle rap yaptıklarını sanan, sokakta görseniz torbacı tipli, yanınıza yaklaşıp 1 liran varmı be abi? diyen tiplere benzeyen, dinleyici kitlesi 31'ci liseli ergenler olan çoğunlukla sanat bilinci olmayan müzikten anlamayan barzo, keko ve kenar mahalle kezbanlarının dinlediği dörtlü.

  • (bkz: huawei)
    yanlis: huvayi, havayi, havai
    dogru okunuşu: wah-way (vauh-vey)
    ya da huavey emin değilim şu anda. benim de bildiğim huavey aslında.

    (bkz: tchibo)
    yanlis okunusu: şibo
    dogru okunusu: çibo

    (bkz: mickey's by las chicas)
    yanlis okunusu: maykiys bay las çikas
    dogru okunusu: mikis bay las çikas

    not: bu maykiys diyen gormemis benim evet

    (bkz: ciabatta ekmeği)
    yanlis okunusu: çibata ekmeği
    dogru okunusu: çabatta ekmeği

    not2: evet o çabatta diyemeyen de benim

    edit: imla

    gelen mesaj üzerine edit2: "huavey değil de huauey daha doğru olur, "w" "v"den ziyade "u" olarak okunuyor" dedi.

    gelen yeni mesaj üzerine edit: huawei nin okunuşu wah-way olduğu ortaya çıktı.*

    edit yeni mesaj: huawei konusunda bir düzeltme yapayım dedim. işim gereği çin ile çalışıyorum, çince öğrenmek için bir yıl orada okudum ve yaşadım. söyleceğim o ki, huawei'nin çokunuşu "huavey" olacaktır. çin'deki "putonghua" denen resmi/ortak pekin mandarin lehçesine göre okunuş bu şekilde. tabii tonlamaları hesaba katmıyoruz şeklinde bir mesaj aldım. ben de huavey şeklinde biliyorum aslında.

  • hakkında yaşanan gelişmeler ile gece gece bana oğluna flüt alamayan ibrahim tatlıses hüznü yaşatmış olay.

    " - afganistan hükümetine ''radarınıza böyle bir uçak takılmış olabilir mi ? '' diye sormuşlar. afgan dışişleri bakanı ''bizim radarımız yok , amerikalılara sorun'' demiş. "

    kaç para lan bir radar?!?!?!?

  • pastel boyandaki renk sayisi. sen kirmiziyla beyazi karistirip pembe yapmaya calisirken pembenin 3 tonu vardir bazilarinda. adil mi lan bu.

  • acun ile çalışan çoğu kişinin aile düzeninin bozulması ve boşanmaları tesadüf olabilir mi?

  • (bkz: pucca)'nın elinden çıkan tüm kitaplar.

    okuyanla arkadaşlığımı yavaş yavaş kesiyorum. bir daha o insanı ciddiye alamam sonuçta.

  • 15-20 dkdir hareket edemeyen tren. secimlere yetistirecegim diye insanlari tehlikeye atan zihniyete yakisir bi skandal. bakkal olamayacak adamlar ulkeyi yonetiyor anasini satiyim.

  • rus nihilizmini açıklayan en iyi kitaplardan biridir. var oluşun anlamsızlığı ve ölüm olgusunun dehşeti karşısında hayattaki anlam duygusunu yitirmiş olan bireyin, aynı zamanda nasıl hem duyarlı hem kaba; hem hayata sonsuz bir merakla yaklaşıp hem de her türlü değere karşı kayıtsız kalabileceğini gösterir.

    bu anlamda, hayata “tutunamayan” bireyi stendhal’dan sartre’a; yusuf atılgan’dan oğuz atay’a, ve hatta orhan pamuk’a kadar takip etmek mümkündür.

    “grushniski: insanları küçümsememek için nefret ederim onlardan; yoksa hayat çok iğrenç bir komedi olurdu.

    pechorin: kadınları sevmemek için onları küçümserim. aksi durumda yaşam çok anlamsız bir melodram olmaz mıydı?”