hesabın var mı? giriş yap

  • klâsik troll dezenformasyonlarından biridir.

    normalde troll başlığına yazmayı sevmem, ama yazalım.

    kendi verdikleri linkte görülüyor ki; şu anda 719 milyar dolar olduğu söylenen gsyih, 2014'te 940 milyar dolarmış.

    yani gsyih son 6 senede %25 düşmüş.

    2014'te 76 milyonken, şu anda 84 milyonuz. (o da kayıt dışı göçmenler hariç)

    yani düşüş kişi başına %30'un da üstünde. (12.368 dolardan 8.550 dolara düşmüş)

    adamlar son 6 senede bizi %30 fakirleştirmiş. adamların trolleri bile o kadar kalitesiz ki, ekonominin iyi gittiğini göstermek için bu veriyi paylaşıyorlar.

  • aslında "askerde yaşanan yaran diyaloglar" başlığına yazılabilirdi aşağıdaki olay, ama yeni başlık açıp kirliliğe katkıda bulunmak istemedim.

    askerde kısa dönemlere türlü türlü iş verilmekteydi. hatta bazı arkadaşların yaşadığı rotasyon baş döndürmekteydi. takip edemiyorduk; bu kadar kısa dönem askeri ne yapacaklarına karar veremeyen komutanlar, bizimle adeta oyun oynamaktaydı. aramızda en talihsiz hukuk mezunu arkadaşı, adaletli davranır diye önce yemekhaneye yemek dağıtmaya, sonra nöbet yazmak için görevlendirdiler.

    hergün 70 kişinin nöbetini yazan arkadaş günlerini baskı altında geçirmekteydi; devamlı şunu bu saate yazma, bunu şunla yazma gibi türlü sorunla karşılaşıyordu. herkes şikayet ediyor; kimseye yaranamıyordu.

    artık kafası iyice karışan avukat, bir kişiyi aynı saatte iki nöbet yerine yazmıştır. bunu gören eleman hemen başçavuşa koşar.
    eleman: komutanım erdem hoca bana 2-4te iki yere nöbet yazmış.
    komutan: başlarım lan nöbetinize! bıktım nöbetizden de sizden de. o erdeme söyle seni sikip çoğaltsın her iki yere de git.

    eleman gelir erdem hocaya.. hepimiz oradayken şöyle bağırır:
    erdem hocaaa! erdem hocaaa! ahmet başçavuş dedi ki; beni sikip çoğaltacakmışsın.
    erdem hoca: ????
    bizler: ??? puhahahaha

  • adeta "neden evlenmeyin" minvalinde listeler dönüyor. sadece masraf değil, aynı zamanda ne tip insanların evlendiğini görmek açısından da.

  • anneniz adına üzüldüm, orada çalışan kasiyerlere daha çok üzüldüm.
    rezalet gibi rezalettir.

  • 'kırkından sonra amcam çeker halayı
    amcamın zamanında halay mı vardı?'

    bu hayatın anlamını sordurtur kişiye.

  • "bentley içinde simit" ve "ferrari içinde nargile" fotoğrafları ile türk zengini'ni özetleyen fotoğraflardır.

  • 1977 yapımı bir ridley scott filmidir. tarihi bir dramdır.

    film napolyon dönemindeki fransa'da, birbirleriyle sürtüşen iki düellocu teğmenin yıllar süren dövüşme sürecini anlatmaktadır. onlarca yıl geçmesine rağmen hala birinin ötekine karşı duyduğu alt etme isteği dinmemektedir. diğerini alt etmek isteyen kişi de tarantino'nun meşhur mr. white'ı harvey keitel'dır. hırs nedir, ünvan nedir ve en önemlisi gurur nedir diye sorduğumuzda verilebilecek en net cevaptır the duellists. ve nefes kesen sonuyla tüm soruları o ince düello kılıcıyla keser atar. cevap aramanıza gerek kalmaz.

    dönemin fransa sokaklarını çok canlı ve bir o kadar da kasvetli tasvir etmiştir yönetmenimiz. kutlamak lazım. oyuncu profilleri o tarihe göre çok başarılı.

    ayrıca bu filmden hemen sonra ridley scott, ilk iş olarak nasıl oluyor da alien gibi kült bir akımın yaratıcılığına soyunuyor onu da aklım almıyor açıkçası.

  • danimarka'da bahşiş alışkanlığı olmadığından mantıklı, muhtemelen değnekçiler olmadığından otopark sorunsuzdur. tr de ki gibi küçük 1 kron büyük 2 kron mantığında tuvalet kullanımı da yoktur. işporta desen bulamazsın varsa da kalkması için iyi yöntem. geriye dilenciler kalıyor. onların da danimarka vatandaşı olmadığını düşünüyorum. arkadaş bu ülke bu kadar mı mantıklı iş yapar.