ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
namazla boyun ağrılarından kurtuldum
-
ünlü din bilimcisi tuğçe kazaz tarafından söylenmiş bilgi içerikli söz.
6 ekim 2015 istanbul'da hissedilen ilginç koku
-
oha lan. ofiste kimse yokken salayım dedim ama o kadar kokacağını tahmin etmedim. özür dilerim beyler.
edit: (bkz: öyle bir osurmak ki debe'ye girmek)
2.edit: (bkz: şehit selahaddin esin ilkokulu yardım kampanyası) başlığı boş bırakmayalım arkadaşlar.
galapagos adaları
-
charles darwin haklı bence. national geographic'in 3 bölümlük adalar belgeselinin daha başında lan bunlar nasıl evrimleşmişler böyle diye şaşırıp kaldım. belki bundan 200 sene önce yaşasaydım darwin ben olabilirdim. her neyse.
galapagos adaları bol parçalı bir takımadadan oluşuyor. bundan 500-600 yıl evvel google earth olsaydı adaların ismi yüzde yüz denizatı adaları olurdu. çok benziyor. neyse, bu adaları zaman içinde denize akan lavlar oluşturmuş.
ada, gerçekten bir gerizekalıya bile evrimi inandıracak nitelikte özellikler taşıyor. birbirlerinin kıçında olmalarına rağmen her adada farklı yer ve iklim farklılıkları var. misal birinin rakımı çok yüksekken diğeri deniz seviyesinde; biri tamamen volkanik kaya kaplıyken diğerinin orta yerinde tatlı su gölü, ekmek elden su gölden yaşayıp gidiyorlar.
adalarda yaşayan hayvanlar da bu iklim ve yer şartlarına göre zamanla evrimleşmiş. misal dünyada sanırım tek tür olan deniz iguanası bu adaların volkanik kaya kaplı olanında yaşıyor. hayvancağız yiyecek bişi bulamayınca mecburen denize yönelmiş. fakat yaşam şartları süper olan bir diğer adada aynı iguanalar deniz nedir bilmiyor.
gene adalardan birinde yiyecekler dallarda olduğundan dev kaplumbağaların kabukları yukarı doğru çekilmiş. bu sayede kaplumbağa kafasını nerdeyse 1 metre kadar yukarıya uzatabiliyor. diğer adalarda ise kaplumbağa bildiğiniz kaplumbağa.
ispinoz kuşları adada binbir türe ayrılmış durumda. avladıkları yiyeceklere göre gagaları evrimleşip şekillenmiş. kimisi fındık kıyabiliyorken kimisi ağacın deliğine çomak sokup kurtçuk avlayabiliyor.
gene örnek verirsek adadaki birçok kuş türü zamanla kanatlarını küçültüp ayaklarını genişletip türüne aykırı olarak uçmayı bırakıp, dalarak balık avlamaya başlamış.
şahsen ağzım açık izledim bu adadaki hayvanat maceralarını. bu saçmasapan şartlara eeeh eytere bea deyip çekip gitmek yerine hayvan sayısı boyuna artmakta, zibilyon tane türe -ki bunların hatrı sayılır bir yüzdesi adaya özel şekil değiştirmiş- ev sahipliği yapmakta.
yakın olsa bi gitmek lazımmış, kısmet.
maaşlar brüt verilsin
-
brüt tutar topluca nakit olarak teslim edilsin!
brüt hakedişin, vergi ve kesintilerin bir kağıtta gösterilmesi,
sonra hesaba net kalan paranın yatırılması veya elden verilmesi aynı şey değil.
maaşlar brüt teslim edilsin ve her kişi kendi elcağızıyla paracıkları sikke sikke saysın ilgili kurumlara.
gelir vergisi, yılda bir kez topluca ödetilsin.
maaşa istinaden sgk ve diğer kesintiler aylık olarak düzenli biçimde ödetilsin.
ay boyunca harcalamarın vergileri toplanıp ayrıca ödetilsin.
daha önce de yazdım,
alışverişte net ödeme yapılsın.
kdv ötv vs tüm vergiler ayrıca hesaplansın.
fiş ve faturalarda iri harflerle
ay sonunda ödenecek vergi
yazsın.
ay sonunda sikke sikke
veya kuruş kuruş ödetilsin!
kısacası mesela,
brüt 10.000 adet aldığımız türk lirasının
nasıl en az 7.000 adet lirasını onlarca kalem kesinti için devletimize ödüyoruz "net" biçimde görelim.
vatandaş inisiyatifine bırakılınca;
vergisini ödemedi mi?
bir kaç ihtar sonrası maaşına haciz konsun.
vergi kaçırmaya devam ederse cezaevine atılsın.
sgk primini mi yatırmadı?
paşa gönlü bilir...emekli olamasın.
sağlık payını mı ödemedi?
ölsün ibne...tedavi olamasın.
bu millet, seçimle gelenlerin,
cebinden çıkan paraları savurduğunu ancak böyle olursa idrak eder.
ancak o zaman, şirketlerin s ı f ı r l a n a n vergi borçlarını duyunca
- du bakalım alloooo nasıl oluyor sayın devlet efendi, höqumet bey?
diye hesap sorar.
millî iradesini idareli kullanır...
kime neyi teslim edeceğini düşünür.
editto,
vergi kaçıran veya zamanında ödemeyen tipler için önlem önerileri:
kamu kurumlarındaki devlet memurlarının maaşları, vatandaşın vergilerinden ödeniyor.
(tabii onların da kendi maaşından yine gelir vergisi kesiliyor unutmayalım)
neyse...bu sistemde vergiyi ödemedi mi?
devletle ilgili her işinde ceza olarak dosyası arkaya atılsın!
başvurularına geç randevu verilsin,
mahkemelik olduğunda müştekî ise davası ötelensin, hakkında dava açılmışsa hemen defteri dürülsün!
hem vergisini dürüst ve zamanında ödemeyecek hem de "eşit" adalet isteyecek öyle mi?
sürünsün ibne.
böylece kamu memurları, vergisini dürüstçe ödeyen vatandaşın işlerini öncelikli ve rüşvetsiz yapmış olsun.
iki kelimeyle olaganustu
88 yıl aradan sonra ayasofya'da teravih kılınması
-
avrupa birliği 20 milyar dolar ateşlese sultan ahmet camiini kilise yapacak tiplerin övündüğü ucuz şov.
evliliğe dair mide bulandırıcı detaylar
-
benim evliliğimde çocuklardır.
biri sekiz, diğeri altı yaşında iki vahşi erkek besliyoruz. eşim için hiçbir problem yok, çocuklar mükemmel. özellikle büyük çok zeki. fakat benim için boşanmanın eşiği. iki çocuk da o sevimli hallerinden bu noktaya nasıl geldi çözemiyorum. eve girmek istemiyorum artık.
en son büyük olanı, küçüğe kedi maması yedirirken yakaladım. önlüğünü de taktırmış, itinayla mamaları kaşığa tek tek koyup besliyor. vurmadım. kaç tane yedirdiğini sordum, güldü; ama yine vurmadım. yemeğini aldım diye küçük ağlamaya başladı bu sefer.
arkadaşlarım özgür eğitim, özgür okul, ekolojik pedagoji muhabbetleriyle başımın etini yedi. iyi dedim, okudum hepsini. güzel tamam da sanmıyorum dedim. büyüğü müfredat dışı, bahsi geçen referanslara dair eğitim veren özel bir okula gönderiyorum. ağaçlar altında ders, doğa gezileri, atölyeler falan. ikinci ayında okula çağırdılar. bir sıkıntısı mı varmış evde? anlatmak ister miyiz? var. kardeşine kedi maması yedirip mobilyaları kırıyor. ağaç falan yaramamış. bahçeye bağlasalar sesimi çıkarmam. çocuk da iki ay çıkarmaz, sever. hoşuna gidiyor böyle acayip şeyler. bi ara eğitim videoları izlerken önüme köpek eğitim videoları çıktı. eline ödül maması koyup burnuna tutuyor köpeğin, o da oturuyor. aldım çikolatayı gittim yanına, burnuna doğrultup otur, dedim. kaçtı gitti.
keşke şimdi hiç değilse büyük olanı alıp otuz iki yaşında falan geri getirseler eve.
ekşi sözlük iş ağı
-
haftanın 5 günü saat 9-17 arası 5000 tl ücretli iş arayan arkdaşlar benimle irtibata geçsin beraber arayalım.
aşık olunan kızın gocuğumu uzatır mısın demesi
düğün istemeyen ve parayı umursamayan güzel kız
-
benim bu.
sadece güzel değilim işte amk. bir de erkeğim. düşündüm de para da önemli. tamam beyler ben değilmişim, dağılabilirim.
tarihte sorulmuş en iyi soru
-
sor bakalım babasının çanakkale' de ne işi varmış?