• geçmişten bugüne pek bir şeyin değişmediğini gösteren açıklama...

    benzer videolar: (bkz: vah türk gençliği vah) (bkz: mısır piramitleri türkiye'den kaçırılmış)
  • potansiyel rte repliği. yeni bir beyanatı sandım, daldım başlığa. meğer değilmiş, daha kötü bir durum mevcutmuş!
  • demokrasi adina bizleri panige sevkeden beyanattir. ayni kizimiz ''yasar buyukanit'a'' kismini cikarmak suretiyle cumleyi tekrar edip ''oy vermeyecegim'' der ise ulke olarak huzura erecegiz.
  • şimdi bunda garip olan ne var ki?

    bir insan siyaset hakkında bilgi sahibi olmayabilir. hatta siyaset ile hiç ilgilenmeyebilir. bunu yapmak zorunda değildir !

    kimi insanlar yaşadıkları ülkenin (yahut toplumun) sorunları ve yönetim şekliyle fazlasıyla ilgi içinde olur. kimileri ise yüzeysel biçimde bu durumla ilgilenir. ama büyük çoğunluk için bu önemli değildir.

    kimi buna hayat gailesi der, kimi ise vurdumduymazlık. ama her ikisi de insani yaklaşımlardır.

    insanların doğuştan bazı "engel"lere sahip olduğunu kabul ederiz. örneğin kolu, bacağı, yahut bir duyu organı işlevini doğru ya da tam olarak yerine getiremez. bunun "doğal" olduğunu biliriz. bir insanı doğuştan gözleri görmüyor diye yargılayamayız örneğin.

    -----

    ama, iş "algı" veya "muhakeme" konusuna geldiğinde herkesi "eşit" zannederiz.

    yok böyle bir şey, bunu iyice öğrenin.

    insanların algı, ilgi ve muhakeme kapasiteleri birbiri ile aynı değildir. bir insanın "sağlıklı" olması, onun "akli" işlevlerini diğer tüm "sağlıklı" insanlarla benzer biçimde yürüteceği anlamına gelmez. insanlar bu tür konularda birbirlerinden tamamen farklı "zihinsel" yetilere sahiptirler ve bu yetiler "eğitim" yahut "zeka" ile ilgili değildir. bu fark, o insanı "aptal" yahut "aşağılık" biri haline getirmez. çünkü o insan "normal"dir.

    bu kız, yaşar büyükanıt'ın bir politikacı olduğunu sanıyor olabilir. sorulduğunda da "oy vermeyeceğim" diyebilir. bu kişinin kim olduğunu bilmek zorunda değildir ki?

    üstüne üstlük;

    "oyum çobanla bir değildir" tartışması, kıçını başını açıp ünlü olan bir kızcağıza da ait değil. bu tartışma, 100 yıldan fazla zamandır siyasal, sosyolojik ve felsefik dünya içinde koca koca adamların hala bir çözüme ulaştıramadığı bir konu. sen, bu tartışmadan o kızın söylevi ile haberdar olduysan, bu senin sorunun, o kızın değil...
  • büyük cehalet ürünüdür.

    sanılanın aksine, kanımca türkiye'de herkes biraz olsun ilgili olmalıdır en azından haberleri izlemeli, veya gazetenin kapağına bir göz atmalıdır. olay burada bir eşitlik değildir. başka ülkelerdeki vurdumduymazlığa bizim bu ülkede sahip olmaya hakkımız yoktur. genel kanı doğru yolda gidilmediğidir, ve bundan önce de bundan sonra da bu kanıya sahip olan insanlar olacaktır. ileride bazı şeyleri değiştirmek için çaba harcanmalıdır. senin yatağında mışıl mışıl rahat rahat uyumanı sağlayan kurumun başındaki adamın adını bilmelisin.
    bu ilgisizliğin doğurdukları en güzel kömürle satın alınan oylar ve şuna vereceksiniz denip alınan oylarla örneklenebilir. eğer biz bu ülkede bir toplum olarak yaşıyorsak, birisinin verdiği oy benim yaşam tarzımı etkiliyorsa (evet etkilendi kimse nasıl etiklendi demesin) o insan bana karşı sorumludur ve bu sorumluluğunu yerine getirmelidir. bu sorumluluk öyle derse ödevle gitmek gibi basit bir şey de değildir üstelik. herkes biraz olsun bilecek arkadaşım. ölmezler biraz okusalar araştırsalar. kendi zekasına göre süzer ona karışmam, aptaldır yanlış karar verir ama kendine göre doğrudur kimse karışamaz herkesin doğrusu kendinedir.

    hakkaten şu birbirimize karşı aslında sorumlu olduğumuzu bir türlü anlatamıyoruz bu ülkenin güzel insanına. ne yapsak acaba kömür dağıtıp çuvalların üstüne mi yazsak ne etsek?

    yukarıdaki fikirler şahsi fikrimdir genellemeler şahsi genellemelerimdir.
  • daha fazla yazmak istemiyorum ama bu "ahmaklığı" görünce duramıyorum.

    ilgili videoda yoldan geçen insanlara (ki özellikle güzel kızlar seçilmiş), iran'ın başkenti neresidir, atilla koç kimdir gibi sorular soruluyor. tabi yanlış cevaplar alındıkça olabildiğince dalga geçiliyor...

    bir de erkan mumcu hangi partinin başkanı, abdülkadir aksu kimdir gibi sorular sorulmuş.

    bak dostum, erkan mumcu hangi partinin başkanı, ben de bilmiyorum. abdülkadir aksu şu an nederedir haberim de yok. atilla koç'un neyin bakanı olduğunu da bilmek zorunda değilim.

    insanlarla dalga geçerek bir yere varamazsınız...

    eğer dalga geçilmesi gerekiyorsa, bunun âlâsını ben yapabilirim.

    öküz gibi dilbilgisi, elektronik ve astronomi bilgim var.
    hiçbirinin de eğitimini almadım ama benimle bu konularda yarışmak için herhalde ilgili üniversitelerden birinden mezun olmanız lazım. hele ki, bir insanın astronomi alanında "genel" de olsa bilgi sahibi olmaması benim aklımın alabileceği bir durum değil. bu 3 konu, benim için olmazsa olmaz. zaten bunlara hakim olmayan birinin ne yasadigi dünya, ne de hayat hakkinda bilgi sahibi olamayacagi gibi bir düsüncem var.

    simdi ben kimi yargilayayim? insanlar bunlari bilmek, merak etmek durumunda degil ki.

    tüm dünya ülkelerinin baskenlerini, ve harita üzerinde bulunduklari yerleri (türkiye'nin tüm illeri dahil) gözüm kapali söyleyebilirim. bütün cumhurbaskanlarini ve son 20 yila ait basbakanlari tarih sirasina göre sayabilirim. yasadigimiz tüm darbeleri, oluş nedenlerini, öncesinde ve sonrasinda yasanan tüm acilari ve karmasayi size saatlerce anlatabilirim.

    ama bu beni "daha iyi" bir secmen yapmaz.

    bu insanlar, hangi hayati yasamak istiyorlarsa o hayati kendilerine yasatacak olan kisiye oy veriyorlar. eğri ya da doğru, herkes bir sekilde kendine yakin olani seciyor, ona oy veriyor, o hayati yasiyor.

    bu insanlarla dalga gecemezsiniz. eger bunu yapmaya devam ederseniz, o dalga gectiklerinizden farkinizin ne oldugunu ortaya koyamazsiniz.
  • beni hiç şaşırtmamış ifade. evet şaşırmadım niye şaşırayım ki benim çevremde bu insanlardan çok var malesef. başbakanı tanımayan gençliğin var olduğu bir ülkede eski genelkurmay başkanının tanınmaması gayet normaldir.

    niye ilgilensin ki gençler genelkurmay başkanıyla, başbakanla, ana muhalefet partisi başkanıyla allasen? ilgilenip ne yapacaklar? o kadar işinin, gücünün arasında bir de başbakanı, genelkurmay başkanını mı öğrensin gençlerimiz. kim kime vermiş, ali'nin arabası 280 basıyormuş gibi mevzuatlar varken genelkurmay başkanı kimmiş?

    diyorsanız ki olur mu lan bilecek tabi. suçu özal'a demirel'e atmanın lüzumu yok. onların suçu yok mudur gençliğin bu hale gelmesinde vardır tabi ona bir şey dediğimiz de yok. ama sen üniversiteye gidipte daha ömrü hayatında eline test kitabından başka bir kitap almamış, açıp bir şeyleri kurcalamamış, ülkede ki bunca kaosu bilip sadece şikayet etmekle yetinmiş bir gençliğin bu halde var oluşunu sadece özal'a, demirel'e yıkamazsın.

    üniversiteye başlamış bir insan nasıl bilmez genelkurmay başkanını, başbakanını? nasıl bir cehalettir ülkesini yönetenleri, kendi kaderini elinde tutan insanları tanımaması? neyle uyutulmuştur bu gençler? bunların hepsi insanın içini acıtan sorular. ancak hiç birinin suçlusu sadece özal, demirel değil. ortada bir suçlu varsa koyun gibi yaşamaya alışmış türk gençliği.

    gençlerde ülkeyi sen mi kurtaracaksın be abi zihniyetinin olduğu bir ülkede daha neler duyacağız neler alışın.
  • beyan sorudan izole edildiğinde, ve yaşar paşa'nın siyasete girmesi gerçekleşirse eğer kimilerinin katılacağı kiminin karşı çıkacağı bir beyandır. gel gelelim, bunlar gerçekleşmediği sürece ve sorulan soru da işin içine katıldığında güzel bir komedi unsurudur, cehaletin yerini belli eden işaret fişeği olmasının yanında.
  • vuku buldugu videonun devaminda:
    - peki atilla koc kimdir?
    - (agzini buzerek) oyuncu galibea?

    sahsen verecegim cevap da aynen bu olurdu, tikiymisim haberim yok.

    bir de beni yasar buyukaniti tanimayanlarin degil de fox tv izleyenlerin oy vermesi korkuturdu. ama o sadece ben.
  • konu bu cevabı almak için sorulan soruyla kastedilen esasında bir sınama ihtiyacı ve karşılığında duyulan bomba cevap iken lafı evirip çevirip chp'yi darbeci rejim destekçisi yapmak ve militarist yapmak gerçekten maharet istemektedir ama belli ki bu cevap öylesine güzel bir toptur ki, havadan abisinin kıllı göğsüne yumuşak iniş yapıp voleyle gol atılabilmiştir.
hesabın var mı? giriş yap