• bir de tutku taybars vardır ki ortak noktaları, ad-soyadlarının baş harfinin aynı olmasıdır.
  • (bkz: sisi)
  • asıl mesleği polisliktir. bir dönem jandarma istihbarat teşkilatı’nın yayınlarında genel koordinatörlük yapmıştır.
  • bir zamanlar kibrista kurulan ve turkiyedekiyle alakasi olmayan finansbankin sahibiyle ask yasayip, bankaya hissedar olan travestiler kralicesi.
  • web sitesinden, portakal isimli şarkısını indirerek dinleme şerefine nail olduğum şarkıcımsı. şarkı diyorum ama, aslında yapılan şey; üç çocuk tekerlemesi, iki çıstak ve altta devamlı surette çalan portakalı soydum melodisinden ibaret sadece. eh düşününce tekerleme söyleyebilmek için muhteşem bir sese sahip olmaya da gerek yok zaten, çocuklar bile söylüyor sonuçta.. sisi neden söylemesin? anlamlı sözleri zaten boşver, kolay ezberlenebilir, akılda kalıcı sözler bulmaya da gerek yok, beyinlere çoktan kazınmış sözler neden değerlendirilmesin? hatta iki inatçı keçi ve beş çıstakla muhteşem bir şarkımsı daha yapılabilir diye düşünüyorum ben. sözlere bakalım mesela;

    "bir köprüde karşılaşmış iki inatçı keçi (rapçi ağzıyla söylemek lazım burayı)
    hah hah hay... hah hah hay... hah hah hah hah haaay... " (buraya da şuh hatun kahkahaları) tamamdır.. bu da böyle bir önerim olsun.. portakal demişken aslında herkesin bildiği sözlerini de yazayım tam olsun;

    portakalı soydum
    başucuma koydum
    ben bir yalan uydurdum
    duma duma dum

    o piti piti karamela sepeti
    terazi lastik jimnastik
    başucuma koydum
    başucuma koydum
    başucuma koydum

    portakalı soydum
    başucuma koydum
    ben bir yalan uydurdum
    duma duma dum
    kırmızı mum

    dolapta pekmez yala yala bitmez
    yala yala bitmez
    ayşecik fatmacık
    sen sen bu oyundan çık
    çık çık çık

    (hatun kahkahaları)

    yala yala bitmez dum dum
    yala yala dum dum
    yala yala dum dum
    yala yala bitmez

    portakalı soydum
    başucuma koydum
    ben bir yalan uydurdum
    duma duma dum
    kırmızı mum

    dolapta pekmez yala yala bitmez
    yala yala bitmez
    ayşecik fatmacık
    sen sen bu oyundan çık
    çık çık çık

    (hatun kahkahaları)
  • 22 temmuz 2007 seçimleri için milletvekili aday adayıdır. hem de dsp.den... ama ben akp.ye daha uygun olduğunu düşünüyorum. partinin imajını acaip cilalar...
  • bildiğin sisi.
    ergenekon da 8. dalga kapsamında nurseli idiz ile birlikte gözaltına alınmış.vah ki ne vah..
    (bkz: http://www.ntvmsnbc.com/news/459734.asp)

    - deniz feneri
    - elektrik zammı (bkz: 18 eylul 2008 elektrik zammi)
    - rte vs dogan
    - amerika finansal kriz
    - ekonomi bombok.
    - avrupa birliği allaha emanet..

    boşversene sen patlat ordan bi ergenekon dalgası..havamızı bulalım.
    gidişhat süper..durmak yok yola devam !!
    bu millet nasıl uyutulur - nasıl suni gündem yaratılır, vallahi ecnebi devletlerine ders verecek kapasiteye geldik.
    hayırlısı diyoruz ve programımıza bir kliple devam ediyoruz dostlar..
  • az evvel program tanitimlari arasinda karsima cikan "ben ergenekon muyum? eveehtthh ergenekonum!" hulya avsar'la yuz yuze/yanak yanaga teaser'i ile korkarim ki gecenin ilerleyen saatlerinde de zihnimi mesgul edecek. o israrli bakislar, o soba kurumu ses?
  • seyhan soylu gizemli bir kimse, internette hakkında çok da sağlıklı bilgilere ulaşamadım. örneğin 18 eylül 2008 tarihli hürriyet gazetesinde 1973'te istanbul'da doğduğu haberi yer alıyor (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/9930532.asp), ancak kendisine dikkatlice süzenler bu tarihe şüpheyle bakacaklardır. 'güvenilir kaynaklardan alınan bilgiye' göre 1950'lerin sonlarında sivas'ta doğdu, doğum adı ilyas tatar, sivas'ın güçlü ve etkin ailelerinden tatarlar üyesi (diğer ünlü tatarlar; balkan şampiyonu boksör seyfi tatar ve trt sanatçısı melek tan[evlilik sonrası adı; aslen melek tatar]). berrin cankat 14 şubat 2001 tarihinde milliyet'te yazdığı köşe yazısında seyhan soylu ile ilgili şu bilgileri vermiştir, oradan devam edelim;

    "pazartesi günü, türkiye’nin ilk resmî transseksüeli sisi lakaplı seyhan soylu’yla ilgili bir haber yazdım. hatırlarsanız, istediği halde polis koleji’ne girememiş, demiştim. bu yazım üzerine, emniyet müdürlüğü’nden iki üç görevli, beni arayarak, daha detaylı bilgi verdiler. aktarıyorum:

    erkek adıyla ilyas tatar (meşhur boks şampiyonu seyfi tatar’ın da akrabasıymış), 1973 yılında polis koleji’ne girmiş. ancak, daha birinci sınıftayken, okulla ilişiğini kesmişler.

    resmî gerekçe, arkadaşlarıyla geçimsizlik ve uyumsuzluk.

    ancak, asıl sebep bunun tam tersiymiş. bana bilgi veren emniyet mensupları, bir kadına asıl gerekçeyi açık açık söyleyemediler tabii. ama içlerinden biri "yatılı kolejimizden arkadaşlarıyla geçimsiz ve uyumsuz olduğu için değil, aksine, aşırı derecede uyumlu (!) ve geçimli (!) olduğu için atıldı. bilmem anlatabildim mi?" dedi.

    o dönemde kolej ve akademi 6 yılda bitiriliyormuş. yani, 1979 yılında komiser yardımcısı rütbesiyle mezun olabilseymiş, sisi bugün, önemli bir ilin emniyet müdürü olabilirdi.

    beni arayan memurlara, "sisi’nin sınıf arkadaşlarından, bugün yüksek mevkilerde olanlar var mı?" diye sordum.
    varmış da, daha da önce polis dayanışması varmış. nuh dediler, peygamber demediler."

    http://www.milliyet.com.tr/…02/14/yazar/cankat.html
hesabın var mı? giriş yap