sarraf

• degerli tas ve metal, altin, sikke, banknot, tahvil alim satimiyla ugrasan kisi.
• (bkz: insan sarrafı)
• ayrica, red alert ustasidir kendisi.
• çoğu zaman kuyumcu ile karıştırılan ama asla aynı olmayan meslek dalı. kuyumcu, işlenmiş altını, süs eşyasını alır satar. sarraf ise altını veya gümüşü hammadde olarak alıp satan kişidir. başımdan geçen garip bir olayla anlamıştım bunun farkını. büyüklerden kalma bir iki tane altın diş parçasını bozdurmak için bana verdiler. semtin kuyumcusunun önünden geçerken sordurdum "birşey tutmaz bunlar" dedi..cüzi bir rakam söyledi..ben de hazır kapalıçarşı'ya gidiyorum orada bozdururum düşüncesiyle devam ettim yoluma..kapalıçarşı'da sarraf denilen minik dükkânlardan birine girdim. semtin kuyumcusunun verdiğinin iki katı kadar bir paraya bozdurdum hurdaları. demek ki neymiş, altın bozduracaksan sarraf'a gideceksinmiş..
  
  fakat küçük de bir not. eğer işlemeli türlerinden bir bilezik vs bozduracaksanız o zaman ilk önce onu aldığınız yere gidiniz. çünkü her kuyumcunun kendi sattığı malı vardır ve onu hurda altın değerine değil, bilezik olarak geri alabilir. sözgelimi özel yapım veya fantastik bir bileziğiniz var. sarraf, buna kuru altın değeri biçecektir. oysa ki onu satın aldığnız kuyumcu, bileziğin yeni fiyatı üzerinden bir iskontoyla geri alabilir. bu durumda kuyumcuya bozdurmak kârlı hale gelebilir.
  bunun haricindeki altın lira, hurda altın, yüzük parçaları vs gibi şeyleri bozdurmak için ise sarraf en iyi seçenektir.
• 2005 yılında etno müzik etiketiyle çıkarılan vcd. içerisinde dersim halk aşıkları'nın anlattığı meseller ve okudukları ağıtlar ile deyişler yer alıyor. firîk dede, silo qiz, zeynel dede, hozatlı ahmet dede, mithat dede, derviş ismail ve şavaklı ayşe'den türküler dinliyor ve izliyorsunuz vcd'de.
  
  firîk dede'nin oğlu ali ekber, sarraf hikayesini anlatıyor ve deyişlerine dair vasiyetini ekliyor.
  
  "babamın dediği gibi onun bu mücevherlerini yerinde satın. yani samancıya satmayın, tenekeciye de satmayın, sadece sarrafını bulursanız verin. ister verirsiniz, ister vermezsiniz. değerini bilin yeter."
• sarraf ölürsem gözümün açık kalmamasını sağlayan olağanüstü bir çalışma, albüm, tarihi belge, mücevher... adına ne istersen de.
  en güzelinden dersim görüntüleri, dersim dedelerinin sohbetleri, aşıklarının türküleri, semahları, cemleri, munzuru, gözeleri, yaşlıları... of ki of.
  çalışmanın özü; mücevherlerin değerini bilin, mücevherler değerli ellerde olmalı, her eline almak isteyenin değil...
  babam da bu öğüdü çok iyi anlamış olacak ki, hemen benim ellerime bıraktı bu mücevheri "bayılacaksın" diyerek.
• potansiyel sermayedarlara kredi yolu ile hazır sermaye temin eden tefeci sermaye sahipleridir. yani bunlar para sermayeyi faiz getiren sermaye olarak işleten dönem bankerleri oluyor. hadise osmanlı özelinde başlangıçta kısaca şöyle cereyan eder; kesimci devleti emer, mültezim kesimciyi emer, sarraf mültezimi; sonra devlet, mültezim-kesimci-sarraf iş birliğinin silahı haline gelir ve artık çalışan çiftçi tabakaları haraca bağlanmış olur. misyonları sünnetlere çeyrek yetiştirmek değildir, sarraf deyip geçmemek lazım.
  (bkz: hayırlı işler)
• yeni yilin ilk aylarinda nisantasi'nda meyhane olarak acilmis ama meyhane olamamis mekan. acan da yillarin isletmecisi melek boz'mus. kendisi hala isin basinda mi bilmem ama fiyasko otesi bir mekan. yakinda yine el degistirir. eskiden komsu kebap'ti, bir ara venga oldu, simdi de sarraf ama bu kadar kotu yemeklerle kotu dekorasyona daha fazla dayanamaz. bir de meyhane demisler dergilerde gazetelerde ama bildigin kebapci. gereksiz istanbul mekanlarindan.
• balıkesirde kuyumcuya verilen ad.
• (bkz: şems-i tebrizi/@ibisile)