• turkiye'nin anlam verilemeyen olaylarindan biri. yillardir sebebini cozemedim. diger memurlardan ne farklari vardir anlayamadim. madem oyle ogretmenler falan da bilet atmasin, onlar da kamu personeli, esitlik olsun.
  • (bkz: fbi)
  • mantiksal cikarimlar yapmaya yonelten davrani$. galiba suclulari yakalarken fazladan para odetmemek icun yapiyolar.
    -$ofor bey $u araci takip edin..
    +!&%^!(= nasi yani? bu bahcekoy otobusu karde$im.
    -ya o zaman dur ben $u arkadaki cayirba$ina aktarma yapayim..
    +tobe tobe...
  • ecevit hükümetinin gelir vergisi belediye payını %6 'dan %2' ye düşürmesi ve kamu kuruluşlarının ücretsiz hizmet vermesini yasaklaması sonucu bayramda ücretsiz yolcu taşınması, öss sınav günü ücretsiz yolcu taşınması, 65 yaş ücretsiz kartı uygulamaları ile beraber resmen yasaklanmış olay.
  • polislerin belediye otobüsleri haricinde dolmuşlarda da para vermeden seyahat edebileceklerini sanmalarına yol açan olay. bu durumlarda kimi dolmuş şöförleri memur bey ücret lütfen diye seslenip kendilerine hatırlatır ki bu da benim dolmuş şöförüne helal olsun şeklindeki içsesime neden olur.
  • bir zamanlar ankara belediyesi su borçlarını ödemedikleri gerekçesiyle polis lojmanlarının suyunu kesmişti, polislerde tüm belediye otobüslerini -belgeleri eksik olduğu gerekçesiyle- bağlamıştı.

    şimdi acaba polislerin "zor sartlarda" gorev yapiyor olmalari nedeniyle otobüste bilet atmama ayrıcalığı olması gerektiğini savunan kişiler "polis çok zor şartlarda görev yapıyor, su parası da vermesin" diyecekler mi merak ediyorum...

    evet, polis bir kısmı -tamamı değil- zor şartlarda görev yapmaktadır, fakat en az onlar kadar zor şartlarda çalışan diğer kamu görevlileri yok mudur? vardır: doktorlar, öğretmenler, maden işçileri...bu liste uzatılabilir, bu 3 meslek grubundan ilk ikisi polislere göre daha kalifiye kişilerdir, maden işçileri de polisten çok çok daha zor şartlarda görev yapmaktadır, o zaman onlar da bedavaya binsin otobüse...

    mesele polisin bu hakkı polis olmayanları sindirerek almasıdır...yoksa biz de biliyoruz polisin ne şartlarda görev yaptığını...

    ayrica zor şartlar mevzusuna girersek: günde 12 saat "görev yapmak" illa ki o görevin zor olduğu anlamına gelmez -ki bazı polislerin 24 saatlik nöbetler tuttuğu bilinir-. örnek olarak taksim de konuşlanmış olan polislerin (çevik kuvvet, bir sürü sivil, yunuslar, ıvır zıvır) zor şartlar altında(!) tüm gün yore esnafi ile alis-veris icersinde oldugu, ve -nedense- otopark mafyası, kapkacci ve tinercilere karsi hiçbir şey yapmadıkları o bölgede zaman geçiren herkesin malumudur...

    zamanında itü maslak kampüsünde sürekli olarak 2 otobüs çevik kuvvet ekibi bulundurulurdu, ve bu iki otobüs polis ya kendi aralarında ya da öğrencilerle "zor şartlar" altında futbol maçı yapar veya gölgede muhabbet ederlerdi...

    öte yandan bir kisim polis memurunun da -hepsinin degil- firsatini buldugu takdirde "zor şartlar" altında rüşvet aldigini bilmeyen yoktur herhalde...

    sonuc1: polislerin belediye otobuslerinde bilet atmamasi dogru degildir.
    sonuc2: bu entry'de verilen orneklerde bahsi gecen polislerin "kotu davranislari"
    a) munferit olaylardir, tum polis teskilatina maledilemez
    b) ben sahsi gozlemlerime dayanmaktadir, dolayisiyla genelleme yapmak dogru olmayabilir
  • gerekirse ve istenirse kanunla da düzenlenebilecek ve hiç bir belediyenin mantık ve menfaati gereği ses çıkarmayacağı "örfi" uygulama.
hesabın var mı? giriş yap