olmak
-
ölmeden olmakla, olmadan ölmek arasında sırattayız.
disiplin, bilmek/öğrenmek disiplinidir.
sorumluluk, olmak sorumluluğudur.
düşünce düşüncenin düşüncesiydi ya-*
azar azar ya da bozar bozar da yazar
bozmazsa yazamaz yazar
yaşar yazar yazamaz
yaşar yazar yaşamaz yazar
düz yazar boz yazar
ne yazar kopamaz yazar yazamaz kopar
tanrım yazar olamazsam hiç olmazsa azar oluyum.
olmak bilmemek, yapmak bilmemek.
örneğin yatmamak bilmedi: derhal yattı.
başka bu anlamda kullanan yöre var mı bilinmez, fethiye köylüklerinde bitirmek, tamamlamak, işi bitirmek, işin sonunu getirmek anlamında kullanılabilen sözcük. etken geçişli fiil olarak olmak. örneğin: tarlayı olmak: tarlanın işini bitirmek. "karacayı sık da bir günde oluver tarlayı." (bkz: karaca/@ibisile). ekini olmak: ekini (biçip) bitirmek. cümle içinde: "haydin çocuklarım, şu ekini olalım, her birinize halkalı şeker; bir de cumaya gittiğimizde dondurma ve şerbet ne isterseniz." benzer bir cümle içi örnek birelleş girisinde.
hangi eylemlerde ve hangi sözcüklerle birlikte olmak kullanılabileceği konusu, yörede daha dikkatli bulunmayı, gözlem ve kaydı gerektiriyor. bunlar hemen akla geliyor, göz önünde diye kolay ortaya konanları.
fethiye'de günbatımı, günün bitmesi gün dinlenmesi sözüyle karşılanır. fethiye'de ayrıca galiba, olsa gerek anlamında zarf gibi kullanılan bir sözcük/kalıp. cümle içinde örneği: "şimdi yoldan gelmiş, soyunup dökünüyordur, olmak." başa güneş geçmesi girimde de kendiliğinden cümle içine girdi. buna benzer olarak tokatlı arkadaşımdan sesletimini hella'm/hellağm diye tahmin ettiğim herhalde anlamında hellam diye bir sözcük/söz duydum.fethiye'ninolmakveelleem` kalıplarına çok yakın bir anlamı ve söylenişi var. yöresel söylenişli olmaşın, olmarı, olubatırı sözcüklerinin kökeninde olmak fiili var.
fethiye'de olmak yardımcı fiiliyle ilginç bir ifade: "gidecek olmak" köylü 'getço'luyor,' dediğinde gidecek oluyor, niyetleniyor, (gitmeye, kalkmaya) hamle ediyor anlamına gelir.
hiçbir gerekiri olmayan kişi sanatçıdır. alıcı beğenisi, topluma örneklik, ahlak veya ahlaksızlık buna dahil. sanatçı istediğini yapar, tek gözeteceği yaratmaktır. yaratmasının tam mesai biçiminde sürmesi gerekmez. yaratmadan durabiliyorsa durur. vermek istediği için alabildiğini alır, istediği gibi alımverim bağlantılarına girer. nasıl olsa uzun erimde zaman, kısa erimde toplum cezasını veya ödülünü onar, sağlar. sanatçı komünal hatta komünist toplumda bile doğrudan (direkt) ele alınışla sorumsuzdur. yani topluluktan istediğini, gereksindiğini alır, bu temelde onun için "olmak" gereksinimidir. sanatçı sanatıyla birey ve toplum ilişkisine geçer. burada verdikleri dolaylı sorumluluk (sanatçı sorumluluğu) tarafını doyurur yani karşılar. onun sanatından öteki istediği kadar alır, kendisi verebildiği kadar vermiş olur. dolayısıyla sanatçı ve sanat eleştirisi haktır, ama 'suçlu ayağa kalk ve özeleştirini ver,'e kadar zorlayıcı olamaz.
"tanrım, olmak istediğimiz değiliz; olmamız gereken de değiliz; olacak olduğumuz da değiliz ama allah'a şükür ki olmuş olduğumuz da değiliz." martin luther king jr.'ın amerika fikrine tam uyduğu için zamanında hawai konuşmasında sarf ettiği isimsiz bir rahibe ait dua.
başka kanal kullansa da doğrudan jean-paul sartre'ın varlık ve hiçlik'indeki (l'etre et le neant) kavramlarla akraba çıkıyor: "ama bu münasebetin bağrına hiçlik sızmıştır: ben, olacağım kişi değilim. sonra, şimdi olduğum şey, olacağım şeyin temeli olmadığı için değilim. nihayet hiçbir güncel varolan, benim olacağım şeyi kesin bir şekilde belirleyemeyeceği için de değilim. yine de, daha şimdiden olacağım şey olmamdan ötürü (aksi takdirde şu ya da bu olmak beni ilgilendirmeyecektir), ben, olacağım kişi olmamak kipinde olan kişiyim."
"varoluş beklemektedir. kendi başına çalıştığını gördüğü zaman işe karışmaz. bekler. sonsuza dek bekleyebilir, çünkü varoluşun acelesi yoktur. o sonsuzluktur. artık yalnız olmadığın an -bıraktığın, yok olduğun* an- tüm varoluş sana akar*, içine girer. ve ilk defa şeyler olmaya başlar." osho provokatör mistik
["sonra"ların ardışıklığı olmasaydı, olmak istediğim şeyi hemen bu anda olurdum, ben ve ben arasında hiçbir mesafe kalmaz, eylem ile düş arasında ayrılık olmazdı.] jean-paul sartre - l'etre et le neant
"özgürlüğün başlıca ve kaçınılmaz niteliği bir durum içinde olmak'tır. durumu betimlemek özgürlüğü zedelemez. jansen öğretisi, üç birlik kuralı, fransız düzyazı sanatının kuralları sanat değildir; hatta bunlar, sanat açısından, birer hiçtir, çünkü yalın bir birleşimle iyi bir ağlatı, iyi bir sahne, hatta iyi bir dize yaratmaları olanaksızdır." jean-paul sartre - edebiyat nedir
(ilk giri tarihi: 23.12.2015)
(bkz: olmamak/@ibisile)
(bkz: ol/@ibisile), olma/@ibisile
(bkz: oldum/@ibisile), olmuş, oluk, oluş
(bkz: olur/@ibisile), olar/@ibisile
(bkz: olmaklık/@ibisile), olmaklığımıza
(bkz: olcak), olacak, olmayacak
(bkz: oluyor), olmuyor
(bkz: olasılıkla)
(bkz: olup), oluptur
(bkz: olmakta olmak), oluyor olmak
(bkz: yaptığı olmak)
(bkz: işiniz olsun)
(bkz: ölmek), onmak, kardeş kardeşin ne olduğunu ister ne öldüğünü
(bkz: çoluk)
(bkz: kendi için)
(bkz: yazamazsınız cesaretiniz yok)
(bkz: satcitananda)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap