• daha sadece agu, atta, mama gibi sınırlı kelimelerle iletişim kurabildiğimiz zamanlardan beri hayatımda olan, dönem dönem uzak da kalsak, yakınlığını her zaman hissettiren, hayatlarımızın öyle veya böyle paralel gittiği tiyatro seven, sevmekle kalmayan oynayan, yetenek insanı, canım insan. sözlük camiasına pek hoş gelmiş kendisi. **
  • anlayış abidesi, sabır insanı, canım ciğerim, kuzu sarmam, bulunmaz hint kumaşım.*
    (bkz: a friend in need is a friend indeed)
  • aznavur pasajindan aldigi gozlükleri kendisine cok yakisan gercek bir sanatci, gercek bir tiyatrocu, gercek bir bedia muvahhit.. yani ben şey olsam, sarisin, sanson soyleyen mimar sinanin tiyatro bolumu baskani, kendisi ile gurur duyardim..
  • (bkz: haset) svahilice de çekememezlik anlamına gelen kelime.

    (bkz: yazdiklarim kimseyi hedeflemiyor)
  • 'görüyor yahu her şeyi, nasıl oluyor?' diye şaştığım zamanları hebelüplüplüğüme (toyluk, dikkat eksikliği vs..) versem de ara ara, gören insandır benim için. görsün, yorumlasın, gülsün hep, gülüşü difüzyonla mı yayılıyor nedir. bir de tiyatro var evet, ona da şöyle olsun böyle olsun yazmaya utandım. sözlüğü dilek havuzuna çevirip gece gece çarpılmayayım. iyi ki tanışmışım.
  • (bkz: futurama)
hesabın var mı? giriş yap