imkana tutuldum
-
gulten akin'in balina siirinde gecen bir cumle; yildirim turker'in radikal iki'de 7 eylul 2003'te yayinlanan, siir uzerine yazdigi muthis yazinin basligi; soyle devam ediyor: "bu pazar, size bu siiri uzatayim istedm. kendi pirlantanizi kendiniz yontasiniz diye."
edit: imla -
`yildirim turker'in ayni baslikli yazisi icin:
http://www.radikal.com.tr/…003&ek_tarihi=07/09/2003 -
göğü gördüm imkâna tutuldum düşü sevdim
dalıp çıkmalarım "orda bir şey"e dönüktü
kaç kez bir şey, başka bir şey
sıçradım hem yittim
hem belirlendim
derin durdum, teknenin altına girdim
sarstım
sarsıldım vuruşun gitgide usta vuruşuydu
sustum düşe düştüm
senin mi kan, yaralarımdan mı
hey kaptan
ne balinayım ben şimdi inadı içinde
ne senin mavi balinan
gülten akın'ın 1998 tarihli sessiz arka bahçeler adlı kitabında yer alan balina adlı şiinde geçen bu ifade, yıldırım türker'in eylül 2003'te radikal iki'de çıkan yazısına başlık olmuş:
“imkâna tutuldum
gülten akın, benim şairlerimdendir. gülten akın’ın adı şiirdir. ilk gençliğimde ‘kestim kara saçlarımı’ ile başlayan incecik bir okumadır. içinde, belki en az kullandığın yerinde yuvalanır önce, sonra usul usul çınlar, bulanır, apansız harelenir, uzak tepelerden gecene yalnız bir yabanın çığlığı gibi yankılanır. çok uzak bir trenin sesi, ya da bir sis düdüğü. seni alır, sesine katar, kendiyle okur. yola çıksan uykulu garlarda elinden tutar, hiç yormayan şefkatiyle en kimsesiz başını okşar. kırılgandır da. ondan yüksek ses, kahramanlık, başa kakan ustalık bekleyene küser. susup düşe düşer. kapısından içeri sızamaz, avından el almayan. gülten akın’ın şiiri, imkâna tutulmuş balinadır.
elbet okumuştum daha önce defalarca. ‘sessiz arka bahçeler’ kitabında. ama belki ‘kimi şiirler bekler kimi yaşları’ yüzünden, belki kendimi kendimden bir an dinleyip yaraya durmuşluğumdan, alıp bir kez daha okuduğumda artık bu şiirin burcunda öleceğimi, ömür boyu her önüme baktığımda dünyayı tarttıklarımın arasında bu şiirin de olacağını anladım. şiirin engin gücüyle sarsıldım. imkâna tutuldum.
şiiri sabah kalktığımda, müzik dinlerken, bir ekmek parçasını kemirirken, oğlum bana küsmüşken, su içerken, seviştikten hemen sonra, kafam iyiyken, ımızganma halinde, gece uykuyu kovalarken, incinmişken, incitmişken okudum, bir daha okudum. her seferinde sanki bende yontulan bir pırlanta gibi yeni bir yüzü ışıdı...
bu şiir sence ne anlatıyor, diye soracak olan varsa: kime ne? asıl size ne fısıldıyor? ”
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap