build up

• müzikte, enstrümanların birbiri üstüne eklenerek yapıldığı aranje tarzı.
• ingilizce : birşeyin yükselmesi.
  
  *her tension has been building up since
• hiç beklemediğiniz bir anda feist'in girdiği, kings of convenience'in adeta kar yağan bir sabahta pencereden bakmak için yaptıkları parça.
  
  the build-up lasted for days
  lasted for weeks
  lasted too long
  
  our hero withdrew
  when there was two
  he could not choose one
  so there was none
  
  worn into the vaguely announced
  worn into the vaguely announced
  
  the spinning top made a sound like a train across the valley
  fading, oh so quiet, but constant till it passed
  over the ridge into the distances, written on your ticket
  to remind you where to stop
  and when to get off
  
  the spinning top made a sound like a train across the valley
  fading, oh so quiet, but constant till it passed
  over the ridge into the distances, written on your ticket
  to remind you where to stop
  and when to get off
  
  the spinning top made a sound like a train across the valley
  fading, oh so quiet, but constant till it passed
  over the ridge into the distances, written on your ticket
  to remind you where to stop
  and when to get off
  when to get off
  when to get off
  when to get off
• sözlüğe uzuuuun zaman sonra entry girme sebebim. kaderi twitter'da, facebook'ta paylaşsam herkesin göreceğini bildiğim için değersizleşen her şey gibi olmasın diye şunu şuraya iliştiriyorum. en azından ilgilenen olursa bakar eder, arada kaynar. tam olarak hissiyatım budur şarkıyla ilgili.
  
  http://songsonloop.blogspot.com.tr/…e-was-none.html
• nba takımlarının kadrolarını gençleştirmek için çok fazla rekabetçi olmadığı, oyuncu yetiştirmeye odaklandığı ve genellikle ön sıralarda draft hakkı edindiği, yenilenme yılları.