• intern doktorlara sembolik de olsa bir maaş verilmesi için bir imza kampanyası başlatan oda. var olsun.

    tıp eğitiminin 6. senesinde olup; hasta bakan, nöbete kalan, gerektiğinde türlü ayak işini yapan, yani kısaca personel açığını kapayan bir de bu türlü uğraşların yanında tusa çalışmak durumunda olan intern doktorların yaşamlarının belki de bu sayede kölelikten, emek sömürülmesinden bir nebze olsun farkı olur.

    http://ato.org.tr/…/imza-kampanyasi/intornlere-maas

    ve yasa tasarısını veren isim için ise (bkz: hülya güven)
  • 14 mart 2013 için sağlıkta dönüşümle ilgili şahane bir klip hazırlamış tabip odasıdır.
    sağlık sistemi eleştirisini birtakım kişiler gibi (bkz: o kendini biliyor) sadece çalışanın özlük hakları üzerinden değil bütüncül bir yaklaşımla ele almaları da kalitelerini tescillemiştir.

    işte o klip
  • sağlık bakanlığı; ankara tabip odası yönetimini gezi döneminde revirlerde ücretsiz sağlık hizmeti verdiği ve organize ettiği iddiası ile dava etti.

    deprem, yangın, kaza, toplumsal kalkışma ve olağanüstü her durumda hekimler sağlık hizmeti vermek ile yükümlüdür.

    bu işin onurudur. beyaz önlüğün temiz kalmasının koşuludur.

    hasta, yaralı ve ihtiyacı olan varsa hekim olunmalıdır.

    https://twitter.com/…tus/432981821458874368/photo/1

    şimd sağlık bakanlığının düşünmesi gerekecek.

    ankara tabip odasına binlerce hekimin ve sağlıkçının destek olacağı bir dava süreci yaşayacağız.

    el mi yaman bey mi yaman göreceğiz.
  • "gezi parkı eylemleri sürecinde yaralılara yardım etmek üzere sokaklara dökülen hekimler, sağlıkçılar ve tıp öğrencilerinin gönüllü çabalarını koordine etmek üzere harekete geçen ankara tabip odası (ato) hakkında sağlık bakanlığı tarafından “bakanlık’tan izin almadan revirler kurduğu” ve “revirlerde sağlık hizmeti veren ve alanların isimlerini bakanlığa teslim etmediği” gerekçeleriyle dava açıldı."

    http://ato.org.tr/haberler/detay/209
  • https://twitter.com/ankaratabipoda

    gezi eylemleri sırasında halka sağlık hizmeti götürdüğü için yargılanan güzel insanların meslek odası.
  • ""ankara tabip odası ortak basın açıklaması

    30.09.2014

    hekimlik ve insanlık yargılanıyor

    hastalarımız hastanelerde, aile sağlığı merkezlerinde, toplum sağlığı merkezlerinde, işyerlerinde bizi beklerken biz bugün burada ankara adliyesi önündeyiz.

    aramızda çok uzun yollar kat ederek amerika’dan, avrupa’dan, bize destek olmak için gelmiş meslektaşlarımız, sağlık emek örgütlerinden, akademik meslek birliklerinden, sendikalardan dostlarımız var.

    çünkü bir davamız var.

    sağlık bakanlığı bizi gezi protestolarında polisin uyguladığı şiddet nedeniyle yaralanan yurttaşlarımıza acil tıbbi yardımda bulunduk, hasta baktık, duvardan düşene el, gazdan boğulana nefes verdik, elimizi uzattık diye dava ediyor.

    diyor ki bakanlık; “hukuka aykırı olarak yetkisiz ve kontrolsüz revir adı altında sağlık hizmet birimleri oluşturarak amacınız dışında faaliyet gösterdiniz”.

    bizleri dava eden sağlık bakanı 1 hafta önce ne diyor: "biz kim olduğuna bakmayız, ışid'ci de olsa bakarız". aynı sağlık bakanı gezi direnişinde yaralananlara sağlık hizmeti veren hekimleri, tabip odalarını dava ediyor, "benden izinsiz sağlık hizmeti veremezsin" diyor, üstelik bir de benzer durumlarda sağlık hizmeti verenlere hapis ve çok yüksek para cezaları getiren bir yasa çıkarıyor! evet, bir yönüyle bu ülkenin sağlık bakanı ciddi bir samimiyet ve hekimlik testinden geçiyor. maskeler düşüyor.

    hatırlayalım, türkiye tarihinin en önemli kitlesel olaylarından biri olan gezi direnişinde ülkemizin dört bir yanında yüz binlerce kişi meydanları doldurmuş, hükümet’in giderek yoğunlaşan baskı politikasına başkaldırmıştı.

    hükümet’in bu barışçıl gösterilere çok sert karşılık verdiğini de hepimiz gayet iyi hatırlıyoruz.

    maalesef haziran direnişinin bilançosu ağır oldu.

    eylemlerde polis şiddeti ve kullanılan biber gazı sonucu yaşamını yitiren yurttaşlarımız oldu. binlerce kişi yaralandı, sağlık sorunu yaşadı. polisin mermi gibi kullandığı gaz fişekleriyle gözünü kaybedenler oldu.

    gezi eylemlerinde sağlık sorunu yaşayan insanlar sağlık hizmetine ulaşmakta büyük güçlük çektiler.

    sağlık bakanlığı olağandışı bir durum olan yaygın ve çok sayıdaki sağlık sorununa sahada hizmet verecek bir sağlık hizmeti örgütlenmesi oluşturmadı.

    yaralananlara kısa sürede ulaşabilecek acil yardım ekipleri ihtiyaç olan alanlarda yeterli sayıda bulundurulmadı.

    haziran ayı boyunca büyük kentlerin merkezleri yaşanacak yerler olmaktan çıktı. insanlar evden işe işten eve gaz maskeleriyle gidip geldiler. şehirler gaz odalarına döndü.

    kelimenin tam anlamıyla bir büyük halk sağlığı sorunu yaşandı.

    sağlık bakanlığı bu tabloya maalesef seyirci kaldı!

    bakanlık, milyonlarca insanın sağlığını tehdit eden biber gazının hukuka aykırı bir biçimde kullanımını engellemek, toplum sağlığını korumak için kılını kıpırdatmadı.

    işte bu olağan dışı ortamda ‘halk sağlığına ve hastalara fedakarlıkla hizmeti görev bilen’ hekimler, tıp öğrencileri, hemşireler, diş hekimleri, eczacılar, tüm sağlık çalışanları sokaklara çıkıp ihtiyacı olan herkesin yardımına koştular.

    kim, ne, neci olduğuna bakmaksızın herkesin...

    kimileri sokaklarda, meydanlarda hastalanan, yaralanan, can çekişenlere yardım ettiler. kimileri de kısaca revir diye isimlendirilen gönüllü ilk yardım merkezleri oluşturdular.

    yasayla kendisine ‘halkın sağlığını korumak’ görevi verilmiş bulunan tabip odaları bütün bu gönüllü çabayı koordine ederek hasta ve yaralılara daha hızlı ve etkili müdahalenin yapılmasına gayret etti.

    hangi yasa? ttb yasası. hangi yasa? anayasa. hangi yasa? hipokrat yemini. hangi yasa? vicdan. hangi yasa? ahlak.

    dostlar, biz, siz, hepimiz sağlık bakanlığı’nın açtığı bu davaların siyasi davalar olduğunu biliyoruz. çünkü hükümetin kendisine muhalif gördüğü hiçbir şeye tahammülü yok. çünkü hükümet demokratik tepkilere katlanamıyor.

    evet bizim bir davamız var!

    özgür, demokratik, herkesin eşit, nitelikli, ücretsiz sağlık hizmeti alabildiği bir ülkedir bizim davamız.

    bugün bunu yargılayacaklar!

    bugün hekimliği yargılayacaklar!

    bugün insanlığı yargılayacaklar!

    ama bilmelisiniz ki; bu baskılarla, yasaklarla, zorlamalarla bize başka türlü bir hekimlik yaptıramazsınız. bizim bildiğimiz tek hekimlik vardır, o da binlerce yıldan süzülüp gelen ve hocalarımızdan öğrendiğimizdir.

    işte bizim davamız budur!

    türk tabipleri birliği

    ankara tabip odası ""

    [http://ato.org.tr/…lgi/basin-aciklamalari/detay/359 http://ato.org.tr/…lgi/basin-aciklamalari/detay/359]
  • halk sağlığı komisyonu dr. aslıhan ılgaz’ın “önlenemeyen ebola ve korku ideolojisi” konulu sunumunu 19 kasım 2014 çarşamba günü saat 18:00’da ankara tabip odası’nda gerçekleşecekmiş.

    http://ato.org.tr/#/duyurular/detay/350/

    ebola'ya etraflıca göz atmak için ilginç bir sunum olacağını düşünüyorum. kaçırdığım için yanacağım ankara'da olma şansımız olsa katılacağım etkinlik.

    sunumları dinlemek için hekim olmak gerekli değilmiş, herkese açık toplantılar yapılıyormuş.
hesabın var mı? giriş yap