yorgunluk

• piknik sonrasi "tamam daha fazla entry girmeyecem dayanamayacam" dedirten $ey..
• cok efor sarfetmekten dolayi girilen power saving mode.. hayat capinda olunca dunyanin en mutlu insani olasiniz geliyor..
• tukenmis olmak..gik diyecek enerjinin olmamasi, yigilip kalip etrafi andaval bakislarla suzmek, gelen insanlarla hrhrsfrf sesleri esliginde sadece bakislarla anlasmaya calismak, kafayi beton hissetmek, icilen bir yudum kahvede hayatin anlamini bulmak..
• bir zaman sonra, insanin dehsetle ya$am tarzi haline geli$ini izledigi durum. bir sonraki evrede, yorgunluktan uyuyamamak bekler insani, sonrasindaysa uyuyamadigi icin uyanamamak. hele dinlenme bir ihtiyac olmaktan cikip da bir basari haline geldiginde geri sayim ba$lar.
• her zaman icinde bulundugum durum.. herseye buyuk bir usengeclikle yaklasmama sebebiyet veren sey.. (bkz: dogustan yorgun)
• yaslandigimi dusunduren sey.
• kimi zaman lanet edilir
  kimi zaman ise bu halden mutluluk duyulur, haz alınır...
• üst üste gelen acıların, düş kırıklıklarının bedeni, ruhu, yüreği alt üst etmesi...bazen bir bira, bazen bir kahve^* ile üzerinden atılmaya çalışılan ama bir kere alışmışsa yürek kırılmaya, kurtulması mümkün olmayan hal...
• yataktan kalkmayı, gözleri açmayı, kimi zaman kapatmayı bile engelleyen durum. brain overclock sonrasi yaşanabilen etkinlik.
• bazen hiç beklemediğiniz bir anda sağanak yağmur gibi bastıran, içinizde salak salak ekrana bakmaktan başka hiçbirşey yapmak istemediğiniz, "akşam olsa da yatsam"'dan başka cümle kuramadığınız anlar...