• bir işi kendisine verilen haklardan taşmadan kurallara uydurmaya çalışan gombük.
  • bulvar gazetesinin erkeklik organina taktigi nice ilginc isimden biri. cumle icinde kullanmak gerekirse: helga elini benim yetkiliye atti.
  • kurumsal karar verme ve uygulama mekanizmalarinin insiyatif sahibi dislilerinden birtanesi. sorun aninda ilk basvurulacak insan veya insanlar grubu.
  • yetki sahibi.
  • toplumsal refahın kırılma noktasıdır, hassas karnıdır. ancak bu durum yetkilinin varlığından değil yokluğundan ya da bir türlü bulunamıyor olmasından kaynaklanır. diyelim ki bir ürünle, servisle ya da daha büyüğü bir firma ile ilgili hoşnut olmadığınız bir durum var. ne yaparsınız? şikayet etmek ya da bilgi almak istersiniz. ararsınız o kurumu karşınıza süper yetkisiz biri çıkar. meramınızı anlatırsınız. bu kişi -tabi ki- sizin sorununuzu çözebilecek yetkiye sahip değildir. bu yüzden sizi başka birine bağlar/ yönlendirir. o kişi de -malesef- yetkili değildir. şöyle olabilir der, böyle bilmemne der. ama o dediklerini yapabilecek yetkisi yoktur. kim ulan yetkili, bana onu bağlayın o zaman dersiniz. ama ulaşamazsınız o yetkiliye. kimdir bu yetkili, nerede oturur, ne yer, ne içer belli değildir. herkes bir yetkisiz herkes bir ben bilmem beyim bilircidir. kafayı yersiniz. sıkılıp bırakırsınız işin ucunu.
  • kurumsal işleyişte ve hatta devlet politikalarında yetkili aslında çok önemli bir işleve sahiptir. eğer yetkili kişi ile kullanıcı/ tüketici/ vatandaş arasına yeterli miktarda engel koyabilirseniz hiç başınız ağrımaz. yalnız bir de bu bilinmeyen, görülmeyen, akmaz kokmaz yetkilileri gereken zamanlarda konuyla ilgileniyor, sorunların çözümü için uğraşıyor, ölü sayısından endişe ediyor göstermeyi başarmanız gerekir, ki insanlar bir yetkilinin var ve onlar için çalışıyor olduğundan şüphe etmesin.
  • bulunduğum şirkette idari kadroda çalışanlara verilen isimdir. pardon bir oda var dolmuşlar oraya oraya verilen isimdir.

    neymiş, yetkililer odası. bütün gün ne yapıyorlar(?)
    sen gel, o gel, bu gel ne yapıyorsunuz imalatta deyip sonra kafasında geçenleri düşünmedikleri için fırça atan tipler. odadan çıkan kişilerin ağzından küfürlerin eksik olmadığı gerilme odasıdır. bir gün birisine bağırılmadığı, azarlanma olmadığı zaman odada bulunan sıfatlar sorumluluklarını yerine getirmiyormuş hissene kapılıp, kapıyı kapat ile başlayıp burası çok sıcak klimayı aç ayyyy burası çoook soğuk klimayı kapat triplerine girerek kendine yine bir gerginlik ortamı yaratırlar.
    önünde eğilip büzülmezsen, adın sorumsuza çıkar; eğilip büzülürsen eşek olursun.

    (küfürleri sayarak) ben sizin geçmişinizi görseydim ahhh ahh..
  • bir crak parçası.

    tık
  • "kadının bildiğini garip de bilir." atasözü
    herkes her şeyi biliyor*. ama herkes söylemeye yetkili değil. herkesin söylediğine itibar etmiyoruz*.

    (bkz: yetikli), yetkin
    (bkz: yeti/@ibisile)
    (bkz: yetki), yetkili ağız/@ibisile
  • günlük kullanımdan atılması gereken tümörümsü ifadelerden biri. bir işin yerine getirilmesinin sadece bir otorite tarafından bahşedilen yetkiye sahip birilerine düşebileceği mesajını verir. bireysel girişimciliğe düşmanlık yaratır
hesabın var mı? giriş yap