• bir jean-jacques rousseau kitabı.

    askerde okunmaması gereken bir kitap. yanlış anlaşılma olmasın, harici değil, dahili sebeplerden ötürü.

    yorar, fakat zihni genişletir. daha kalite bir yorum / bilgi girmek isterdim fakat, kendimde o yeterliliği bulamayacağım.

    ilk kısımlarda daha çok devlet*i anımsattı bana.

    (bkz: bunu seven bunu da sevdi)
  • "ilk itiraflarım'ı ve diyaloglarım'ı bana zulmedenlerin yırtıcı ellerinden kurtarma,mümkünse sonraki kuşaklara iletme konusunda sürekli tedirginlik duyarak yazıyordum. bu yazı içinse aynı endişe içinde kıvranmıyorum,bunun yararsız olacağını biliyorum; yüreğimdeki,insanların en tanınırı olma arzusu yerini hakiki yazılarımın ve belki de artık ebediyen yok olmuş olan masumiyetimin anıtlarının yazgısına karşı derin bir ilgisizliğe bıraktı" sözünden anlayacağımız üzere rousseau bu eseri itiraflarının devamı olarak görüyor.
    eserde hem rousseau ile bir yerleri geziyor,hem doğanın keyfini çıkarıyor,hem yaşamın sonuna gelmiş birinin çeşitli konular hakkındaki görüşlerini okuyor,hem iç dünyaya yolculuk yapıyorsunuz. bu sonuna gelmişlik ve beraberinde getirdiği boşvermişlik size salt dürüstlük ve samimiyet sunuyor. en önemlisi,emile gibi çocuk eğitimi üzerine kitap yazmış birinin çocuklarını yetiştirme yurduna verişinin nedenini öğreniyorsunuz.

    rousseau özgürlüğe dair şunu söylüyor:
    özgürlüğün,insanın canının istediğini yapması demek olduğuna hiçbir zaman inanmadım. özgürlük,daha çok,yapmak istemediğini yapmamaktır.
  • “gençlik bilgeliği öğrenme, yaşlılık ise uygulama dönemidir. tecrübenin öğretici olduğunu itiraf ediyorum, ama sadece önümüzdeki hayata faydası dokunur. nasıl yaşanmasını öğrenmenin zamanı, ölümün kapıya dayandığı an mıdır?”

    (bkz: jean jacques rousseau)
  • şu başlıkta incelenen eser: (bkz: les rêveries du promeneur solitaire)
  • “insanları kendilerine rağmen sevebilirdim.
    benim sevgimden ancak insanlıklarından vazgeçerek kurtulabildiler.
    ve işte sonunda, istedikleri gibi bir yabancı, bir meçhul, bir hiç olup çıktılar.
    peki ya onlardan ve her şeyden kopartılmış olan ben, ben kendim neyim?”

    jean jacques rousseau

    (bkz: les reveries du promeneur solitaire)
hesabın var mı? giriş yap