• en az bencillik kadar kötü, hatta daha bile kötü olabilir. dünya düzeninin kötü işleyişinin sebeplerinden.
  • olm süper sıfatmış lan bu niye sölemediniz hiç. tavşan gibi alemin doğrusu olmaktan evla imiş.

    veriyorum artık yalanı, hayatım sakinledi vallahi. ne düşünüyosun diye sorarsa biri ver masalı inansın "haaa" desin. ne hissediyosun diyene "kralını hissediyorum" de. süper olaymış allah belamı versin hiç denememişim.

    ama devran döndü. bunca yıllık dürüst kimliğin üzerine de ne yardırsan yiyor millet. yiyin ipneler. artık fıldır fıldır bir insanım. götüm başım nasıl ayrı oynuyor anlatamam.
  • bir insana hayatta en rezil sıfatı kazandıracak bir davranış bozukluğu. bir kova dolusu gözyaşı dökse, bin yemin etse inanılmayacak biri olmak kadar kötü bir şey düşünemiyorum. güvenilmez biri olmak kadar insanı kepaze eden bir şey yok.

    hayatta her şeyi kabul edebilirim. sevmesinler, itici desinler, hattâ manyak desinler ama bana güvenilmez demesinler. bir insanda o kadar sağlam karakter olmalı ki, ondan nefret eden düşmanı bile güvenilir biri olduğunu kabul etmeli.

    bir insanı bırakın sıfırlamayı, eksilere düşüren bir yüz karasıdır bu. bir insan yalancıysa eğer; mesleği, bulunduğu mevki, serveti, meslekî başarıları gözümde hiçten bile beterdir.

    kedi miyavlasa "ne diyor acaba?" diye bakarken, yalancıyı bu kadar bile dikkate almazsın. bir yalancı, insan olmaktan çıkmıştır. dikkate alınmayan bir insan, bu dünyada yok gibidir. bir yalancının sözlerini yok sayıyorsan, onu yaşamıyor sayıyorsundur.

    bundan daha beter bir şey olabilir mi?
  • geçici bir sıfatın isimleşmiş halidir. ancak bunu ileri götürüp meslek edinen de olabilir tabii.
  • az gelismis ulkelerde siyasetin bel kemigini olusturan unsurlardan biridir. tum siyasetciler olabildigince yalanci olup, kendisinden daha kuvvetli ulkelerin, mevzubahis ulkeye dayattiklarina gore de karar degistirmelilerdir. yalancilik, din ve emek somurusu ile de bir araya gelerek, hicbir zaman icinden cikilmayacak bir dongu yaratir. o ulkenin toplumu artik kolaylikla huzura erismeyecegi gibi, ekonomik refaha da asla ulasamayacaktir.

    buna en guzel orneklerden biri de suphesiz ki turkiye'dir.
  • sevimli yalancıya kıtırımcı** denir, ama gerçek, ısrarlı, günahkar yalancının halk dini imgeleminde betimlemesi pazardaki yalancı keçi, cezası dilini ensesinden çekmek, yeri cehennem, uygulayıcısı cehennem zebanisidir.

    pederşahi ve bildik devlet ikiyüzlülüğüyle davrandıkları halde türk yönetiminin yaptığı, batı'nın raportör-monitör tavrından hafifçe daha iyi. dünyada bizde virüs hastalık olamaz yalancılıkları olmasa daha da iyi yönetmiş olurlardı. tabii medya ayağı dünyada her yerde skandalcı, korku hikayeleriyle birbirini korkutmanım yeni biçimi. ya gerçekten esas çocuk ve gençleri hedefe koyan bir pandemimiz olsaydı? anababalar ve gençler koronadan hakkından fazla korkuyor, korkutulmaya razı geliyorlar. (bir ara yorum, böyle zamanlarda medya medyaya güvenilmemesinin kat kat öcünü alıyor.) (bkz: coronavirus/@ibisile)
  • masum bir sekilde baslar önce, sonra aliskanliga, sonra ihtiyaca, en sonunda hastaliga dönüsür.
    "hic yalan söylemedim" diyen insan yalan söyler orasi kesin. ama bazisi yalancilikta oldukca iyidir, digeri daha az iyi. en azindan bu anlasilabilir bir seydir. hic yalan söylemeyen insan da bir gün yalan söylemek zorunda kalabilir. pembe yalan diye tabir edileninden mi olur yoksa onun biraz daha kirmiziya calanindan mi bilinmez. bir yalan söyler ve devami gelir. yalancilikta ilerlememis insan söyledigi yalani bile unutabilir. o yalanin devami geldikce, birebir diyaloglarda özellikle, bir yandan söyledigi yalani tam olarak hatirlayip diger yandan o yalana uygun baska yalanlar uydurmaya calistikca eline yüzüne bulastirir her seyi. yalani ortaya cikar. bunun kirdigi gururun hirsina bir de tecrube eklenir. zamanla alisma kismina gecilir.

    ilk defa yapmiyordur ki artik, hem kendini hem karsindakini mutlu edecekse neden yapmasindir, yalanin kolaylastirdigi islerini düsünür, cok gec farkedildigi icin zararlari, masumdur ona göre yalan, hatta faydalidir kimi zaman.

    eger insan artik en gereksiz seylerde bile yalana ihtiyac duyuyorsa, yalan söylemedigi icin kaybettigi ve yalan söyleyince kazanacagi bir sey olmadigini bile bile ota boka yalan söylemeye basladiysa artik o hastaliga dönüsmüstür. halk arasinda, ya da dizilerdeki komik adam rolunu oynayan adam "abi bir gün kendi halimde yürüyorum bizim tayyip takildi pesime" tarzinda konustugunda yaptigi "ehehe amma atiyor adam be" gibi masumlastirilsa da aslinda o da bir yalancilik hastaliginin espriyle abartilmis halidir. tabi o dizilerdeki gibi olanina can fedadir. etrafta yalancilik hastaliginda en yüksek seviyeye ulasanlar vardir.

    özellikle de sözlük gibi sanal bir ortamda aha su an yazdiklarimi bile atiyor olabilirim.

    (bkz: yalancilik hastaligi)
  • yalan söyleyebilirlik
  • kimisi bunu karakter özelliği haline getirir. şartlar yüzünden değil ona göre normali bu olduğu için yalan söyler. uzak durmakta fayda vardır.
  • yalan zaman zaman her insanın başvurduğu bir kaçış yolu aslında. hepimiz yalandan hiç ama hiç hoşlanmadığımızı söylesek de defalarca yalan söylemiş olmamız çok olası.
    bir insanın zor durumda kaldığında yalana başvurması doğal bir olgu olsa da bir de bu durumun patoloji haline gelmiş durumu var. bunun adı ise patolojik yalancılık.
    durduk yere yalanlar söyleyen, senaryolar üreten insanlar ile karşılaşmış olabilirsiniz. peki bu insanlar neden durduk yere yalan söyleme ihtiyacı duyarlar? öğrenmek için yazıya bir göz atabilirsiniz. patolojik yalancılık
hesabın var mı? giriş yap