yabancı dizi film ve kitaplarda türk atıfları
-
- werner herzog'un stroszek'inde bruno hapisten çıkarken türk arkadaşıyla vedalaşır, bizimki "oo çıkıyo musun babator? gözün aydın" muhabbeti yapar.
- wim wenders'in der himmel über berlin'inde ev işlerini nasıl eder de halli yoluna koruz derdinde alamancı bir kadının iç monoloğu duyulur: (bkz: #10701152)
- antonioni'nin professione reporter'inde gazanfer bilge otobüsü görülür (bkz: #10635228); il deserto rosso'da (laz denmiş, değil. normal aksanlı bir türk gemici) monica vitti'ye, cânım monica vitti'ye abla gel anlat derdin nedir kisvesiyle yaklaşır, ahmet yılmaz'ın leman'da çizdiği karizmatik yabancıyla karşılaşan anadolu insanı (isimleri baldudak, gülyanak formatında değişir) serisindeki diyaloglara benzer muhabbet çevirirler diyecem ama kadın türkçe bilmez, gemici de italyanca bilmez. ama gemicimiz ikramdan geri kalmamaktadır. (bkz: #1574303) blowup'taki tenis topu da türk malıdır diyerek antonioni faslını uzatabiliriz.
- fellini satyricon'daki türkçe şiir davası var; orhan veli'nin içinde'si. (bkz: #3920759)
- bertolucci'nin stealing beauty'sinde chat ekranında ismen olsa da görünen bir ali özgentürk var ki, filmleriyle yakalayamadığı sükseyi bu garip cameo'yla yapmıştır ali özgentürk. bertolucci arkadaşım dese, erdal acar usulü fotomontaj yapsa hadi ordan denebilecek dostluk bizzat bertolucci'nin ekrana ali özgentürk yazmasıyla belgelenmiş, ali özgentürk temiz prestij yapmıştır bu itibarla. (bkz: #1489126)
.... -
karakter sınırı olmaksızın; içinde, türklerle alakalı herhangi bir yargı ya da bizzat bir türk barındıran yabancı dizi, film ve kitaplar şeklinde özetlenebilir.
the usual suspects - herkesin ölümüne korktuğu ve bir efsane haline gelen kayser soze , bir türktür.
how i met your mother - robin, bacaklarındaki kılların uzadığından bahsederken, bir türk lezbiyene benzediğini söyler.
morias enkomion seu laus stultitiae (deliliğe övgü) - kitapta, "türkler ve yeryüzünün dörtte üçünü kaplayan şu sayısız barbarlar, doğru dine girmiş olmakla övünürler, boş inanç sahibi alçak kimseler saydıkları hristiyanlara tepeden bakarlar." pasajına yer verilmiştir.
edit: normalde başlık başa kalır, burda ilk entrymin önüne entry taşınmış =) -
the simpsons - aile bir türk gemisiyle karşılaşır. gemi bir dizinin kopya cd lerini taşımaktadır. türkler futbol oynarken ve haşhaş içerken tasvir edilir.
balıkçı filozof un eklemesiyle: gemide ud çalan, fesli insanlar da vardır.
popohunter der ki: gemi kahramanmaraş'a gidiyordu.
sanal hayvan abartır: bahsi geçen cd ler northern exposure un sezon cd'leriydi. -
lost - benjamin linus, bir çölde uyanır, kendine doğru yaklaşan eli silahlı tiplere bi kaç dilden sonra türkçe olarak " türkçe biliyor musunuz? " diye sorar.
-
house md - wilson, avustralya ingilizcesiyle konuşan chase'ın konuşmasını taklit etmeye çalışır. house'da cevap verir:
- chase don't speak like that and he is not turkish. ( chase öyle konuşmuyor ve türk değil ) -
cowboy bebop : venüs'te geçen bir bölümde arkada görünen tabelalardan birinde aile pazarı , diğerinde ise erdal yazılmış olması. filminin açılış jeneriğinde turkish kebap house tabelasının görülmesi ve en ilginçi aynı animenin bir bölümünde dünyalı bir karakterin adının ''appledelhi siniz hesap lutfen'' olması.
-
-
pushing daisies'de chuck the pie maker'a çeşitli dillerde selam vermektedir biri de 'merhaba'dır.
uyarı üzerine gelen edit: arapça kökenli bir sözcük olmasına karşın chuck türkçe olarak ifade ediyordu bizim de günlük dilimizde arapça olduğunu düşünmeden kullanmamız gibi. tam hatırlamamakla beraber 'the last one was turkish.' gibi bi cümleyle. -
-
mary shelley frankenstein adlı eserinde bir karakteri tasvir ederken "he is as silent as a turk" der (bir türk kadar sesssiz).
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap