• manas destanı'nı ilk kez tam metin olarak derleyip yayınlayan bilimadamı. 19. yüzyıl'da yaşamıştır.
    (bkz: naciye yıldız)
  • alman asıllı rus türkolog.modern türkolojinin babası sayılıyor.ama onun türkçeyle ilgilenmesi türkçe sevdasından değil türkleri bir araya getirmeme sevdasından gelmektedir.yıllarca türk coğrafyasını dolaşmış türk boylarına sizin diliniz farklı telkininde bulunmuş,bütün türklerin farklı alfabe kullanması doğrultusunda çalışmıştır.
  • türkolojinin kurucusu
  • türkoloji'nin şamar oğlanı.
  • (bkz: vasiliy vasilyeviç radlov) (bkz: vasili vasilyeviç radlof) (bkz: friedrich wilhelm radloff)

    türkolojinin büyük üstadı.

    pek çok hatası tespit edilse de, türkolojinin kilit isimlerindendir. yok sayılamaz, küçük görülemez.
  • 1894-1895 yıllarında orhun yazıtları ile ilgili eserini 3 bölüm halinde yayımlayan kişidir.

    thomsen ile arasında büyük bir rekabet vardı. aynı konu üzerine yoğunlaşan thomsen biraz daha titiz bir çalışma sergileyerek yaptığı araştırmayı 1896 yılında yayımlamıştır. thomsen radloff’a yolladığı bir mektupta şu ifadeye yer vermiştir: “yazıtların tercümesi ve yorumuna gelince, radloff olamamaktan dolayı esef duymaktayım.” thomsen eseri üzerinde daha titiz çalışmış olsa da, radloff'un çalışımasının daha başarılı olduğunu kabul etmiştir. yani, sezarın hakkını sezara vermiştir.
  • 2. abdülhamit,türkolojinin mihenk taşlarından sayılan ve orhun abidelerinin okunmasında büyük pay sahibi olan wilhelm radloff'a çalışmalarından dolayı mecidiye nişanı vermiştir.
  • orta asya seyahatlerinden birinde kendisine rehberlik eden bir kırgız'ın bile bir altaylının çadırına girdiğinde pislik ve kokuya dayanamadığını ve dışarı çıkıp kustuğunu anlatan 1837-1918 yılları arasında yaşamış ünlü türkolog. bu durum bölgede yaşayanların pis olmalarına değil, güçlü bir su kültürüne sahip olmalarına, suyu kirletmemek için yıkanmaya sınırlamalar getirmelerine bağlanmıştır.
  • berlin’de doğdu. rusça adı vasily vasiloviç radlov olup babası berlin polis komiseri wilhelm w. radloff’tur. ilk ve orta öğrenimini berlin’de tamamladıktan sonra berlin üniversitesi felsefe fakültesi’ne kaydoldu (1854). önce felsefe ve ilâhiyat tahsil etmek istediyse de daha sonra filolojide karar kıldı. radloff’un yetişmesinde klasik edebiyat hocası ve pedagog olan benari’nin, karşılaştırmalı dil bilimini kuran franz bopp’un, dilci ve filozof heimann steinthal’in, filozof ve politikacı august friedrich pott’un, doğu dillerini inceleyen ve radloff’u doğu dillerine yönlendiren wilhelm schott’un, coğrafya âlimi karl ritter’in etkileri oldu. türkçe, moğolca, mançuca ve çince öğrendi. öğreniminin büyük bir kısmını berlin’de yaptı, iki dönem halle’de bulundu ve doktorasını jena üniversitesi’nde über den einfluss der religion auf die nationalitäten und sprachen hochasiens isimli teziyle tamamladı (1858). w. radloff’un yetiştiği yıllar klasik filoloji ve indogerman dilleri sahasında esaslı araştırmaların temelinin atıldığı bir dönemdi ve berlin üniversitesi de almanya’nın bilim merkezi olarak özellikle dilcilik alanında önemli bir yere sahipti. bu çerçevede, tahsili geniş ve sağlam bir temele oturan radloff, a. f. pott’un dillerin gelişmesinin her zaman medeniyetin gelişmesiyle paralel yürümediği şeklindeki teorisinden etkilenerek çalışmalarında dil hadiselerini halk psikolojisi yerine insanların ferdî özellikleriyle açıklamaya çalıştı.

    bu dönemde moskova, kazan ve petersburg, türkoloji çalışmalarının merkezi konumunda olan şehirlerdi. petersburg’da 1819 yılında kurulan üniversite doğulu milletlerin kültürleriyle ilgili araştırmaları yürütmekteydi. 1854’te kazan üniversitesi lağvedilince hocalarının büyük kısmı petersburg’a taşınarak şark fakültesi’nde görev aldı. radloff da hocası w. schott’tan aldığı tavsiye mektubuyla doğu sefer heyetine katılmak üzere aleksandr kaimoviç kâzım bek, şeyh muhammed ayaz tantavî, ılya-nikolayeviç berezin, daniel abramoviç chwolson, vasiliy pavloviç vasilyev, otto von böhtlingk gibi tanınmış şarkiyatçıların bulunduğu petersburg’a gitti (1858). ancak bu heyetin bir türlü yola çıkamaması üzerine geçimini sağlamak için almanca, latince ve italyanca dersleri vermeye başladı. bu arada rusça’sını ilerletti ve üniversitede sınava girerek lise öğretmenliği hakkını elde etti. bu sırada meyendorff ve schiefner tarafından kendisine altay bölgesindeki barnaul şehrinde öğretmenlik yapması önerildi. radloff böylece tunguz dilleri yerine, uzmanlık alanını değiştirip yaz aylarında türk boyları arasında çalışmak üzere barnaul’a almanca ve latince öğretmeni olarak tayin edildi (1859).

    barnaul’da on iki yıl kalan radloff, madencilik yüksek mektebi’nde öğretmenlik yaparken yaz tatillerinde sibirya ve türkistan’daki türk boyları arasında dil, etnografya, folklor, coğrafya ve tarih malzemeleri derlemek amacıyla gezilere çıktı. bu çalışmaları yapabilmek için 1860’ta altay şivelerini öğrenmeye başladı. 1860-1863 yılları yaz aylarında altay, soyon, kazak-kırgız, ili ve abakan türkleri arasında derlemeler ve araştırmalar yaptı. 1864’te tahsisatını yenilemek üzere petersburg’a gitti, oradan berlin ve tirol’e geçti. bir yıl sonra barnaul’a döndü. 1870 yılına kadar altaylar, batı sibirya, yedisu, ili, türkistan ve çin’de dolaşarak derlemelerini sürdürdü. türkistan gezisi sırasında buhara hanlığı ile rusya arasındaki sınırı çizmekle görevli komisyonda görev aldı. barnaul’da bulunduğu yıllarda derlediği malzemelerin yer aldığı proben der volkslitteratur der türkischen stamme adlı külliyatını 1866 yılından itibaren yayımlamaya başladı.

    1871’de saint petersburg’a giderken kazan maarif müdürü şestakov kendisine idil boyu müslüman mekteplerinin müfettişliği görevini teklif edince radloff 1872 yılı kış aylarında kazan’a geçti. çarlık rusyası’nın rus asıllı olmayan milletleri ruslaştırma ve hıristiyanlaştırma politikası doğrultusunda, islâm cemaati ve yerli zenginlerler tarafından himaye edilen türk-tatar mektep ve medreselerinde rus dili okutulmasını temin ve bunun kontrolünden sorumlu olarak müfettişlik göreviyle kazan’a tayin edilen radloff bu plan dahilinde kazan muallim mektebi’ni kurdu (1876). rus politikaları doğrultusundaki şiddetli baskılar rus dilinin öğrenilip öğrenilmemesi konusunda tartışmalara sebep oldu. kazanlı aydınlar bunun halkın millî ve dinî yapısını zayıflatmak üzere uygulandığını düşünerek karşı çıktı. türk boyları arasında dolaşırken rus hükümetine siyasî içerikli raporlar verdiği bilinen radloff, kazan’da bulunduğu sırada yazdığı raporlarda istenen politikada yalnızca eğitim yoluyla başarıya ulaşmanın mümkün olmadığı, idarî tedbirlerin de alınması gerektiği üzerinde durdu. camilerin azaltılması, orenburg’daki merkez dîniye nezâreti’nin yeni baştan düzenlenmesi, mukavemet gösteren mollaların sürülmesi, din görevlisi olarak vazife alacak kişilere rus dilini bilme şartı getirilmesi gibi tavsiyelerde bulundu.

    radloff, kazan’da kaldığı 1872-1884 yılları arasında pedagoji, felsefe ve dil bilimiyle de meşgul olarak on civarında eser yazdı. türk-tatar çocukları için kazan türkçesi ile bir okuma kitabı hazırladı. 1881’de berlin’de toplanan v. şarkiyatçılar kongresi’ne katıldı. 1884 yılında kutadgu bilig’in viyana nüshasının faksimilesini yayımlamak üzere avusturya’ya gitti. bu seyahati sırasında petersburg ilimler akademisi’nin teklifini kabul etti ve aslî üye olarak bu üniversiteye geçti. avusturya dönüşünde de saint petersburg’a yerleşti. burada, derlediği malzemeyi tasnif etme ve yayımlama faaliyetlerine hız verdi. bu arada nikolay fyodoroviç katanov, platon mihayloviç melioranskiy, sergey efimoviç malov, boris yakovleviç vladimirtsev gibi ilim adamlarının yetişmesine katkısı oldu. kırım’a (1886) ve batı karaylar’a (1887) giderek araştırmalar yaptı, macar ilimler akademisi’nin muhabir üyeliğine seçildi (1888). orhon bölgesine gönderilen ilim heyetinin başkanlığını yaptı (1891). 1899’da roma’da toplanan xıı. şarkiyatçılar kongresi’nde radloff’un teklifi üzerine saint petersburg’da, orta asya ve uzakdoğu’nun arkeolojik ve lengüistik yönden araştırılması için milletlerarası bir cemiyetin kurulmasına karar verildi. xııı. şarkiyatçılar kongresi’nde (hamburg 1902) konu tekrar görüşülerek cemiyetin tüzüğü kabul edildi ve başkanlığına radloff getirildi. etnografya müzelerini incelemek için batı avrupa’yı dolaştı (1907). 12 mayıs 1918’de petersburg’da öldü.

    radloff, sayısı 150’yi aşan eseriyle türkoloji’nin kurulmasında ve gelişmesinde büyük rol oynamış, türkoloji’de “radloff devri” diye anılan bir döneme imza atmıştır. gerek derlemelerinde gerek sözlük ve gramer çalışmalarında işaretlerinin çoğu kiril harflerine dayanan kendine özgü bir transkripsiyon alfabesi kullanmıştır. radloff, çalışmalarını belli bir sahada yoğunlaştırmayıp türkoloji’nin birçok dalıyla uğraşmış, bu durum bazı alanlardaki çalışmalarında eksiklik ve yanlışlıklara sebep olmuş ve bu yönüyle eleştirilmiştir.
hesabın var mı? giriş yap