• bir black mirror bölümü.
    işin kotarılışı çok, çok iyi. 10 üzerinden 10. insanı perişan ediyor. bunu bir kenara koyalım.
    amma velakin, bugüne kadar alışık olduğumuzun aksine, insan olmaya dair bir soru sormayan, hatta bunu bir kenara koyalım, bir soru sormayan ilk black mirror bölümü. yanıt var ve çok güzel ortaya koyuyor, ama bu yeterli mi?
    yine de, bir soru sormamız mümkün elbette? white bear'ın insanlarının yaşadığının bir kademe ötesinde yaşayan ve sadece ekrana almakla/ekrandan izlemekle yetinmeyen, nihilizmde bir adım daha ileri giden ve kaydedileni dalgaya alan, hatta yetmezse kendini kayda alıp dalga geçen bir grup daha yok mu?
    yani anlıyorum, short short story geleneğine uygun bir hikaye bu ve gelenek de bunu gerektiriyor, bir kez daha üzerine katlanırsan en azından novella olmadan kurtaramazsın, o zaman bir tesis olarak "white bear"ın çürümesini de anlatmak zorunda kalırsın falan da, nihayetinde sorumuz bu değil mi? sonuçta white bear da bir çürüme hikayesi değil mi? çürümekten kaçarak bir çürüme hikayesini nasıl anlatabilirsin?
  • #32360321
    insanların tanrı rolüne bürünme hevesi.acunun ikiyüzlü olmasından ötürü 'iyi' olması.
    (bkz: zor şey tanrı olmak)
  • dolaylı yoldan bystander effect'i gözler önüne seren black mirror bölümü. korkunç.
  • black mirror ikinci sezon ikinci bölümü. sadece dizinin değil dizi tarihinin en iyi bölümlerinden biri. gerçi bunu normal dizi bölümleri gibi görmemek gerek. uzun metraja yakın bir çalışma. her ne kadar buna benzer konulu kimi filmler olsa da, konusunun vuruculuğu ve mükemmel mesajıyla uzun metraj olarak bir sinema filmi haline gelmeyi hak ediyor.
  • bu bölümü izleyip, albert camus'nün düşüş'ündeki (bkz: la chute) "insanın yargısı" temalı tiratları okumak lazım.

    yargılayan insan, zaman içinde bunun suyunu çıkarmaya eğilimlidir. adalet, soyutlaştıkça tehlikeli bir hâl alır. insanlar, birbirini yargılamaktan, böylece adalet getirdiklerini zannetmekten histerik bir tat almaya başlar.

    edit: imlâ.
  • --- spoiler ---

    bystander effect ile başlayıp karma is a fucking cunt ile ters köşe yapan bir black mirror bölümü. yalnız karma coşum coşkun özcoşan'laşıyor senaryonun ellerinde.

    --- spoiler ---
  • işlenen cezalandırma politikası bana şu kısa filmi hatırlattı:

    tek ölüm yetmez
  • kesinlikle çok beğendiğim ve içimde bir kaç kişiye sahne sahne anlatma hissi uyandıran black mirror bölümü. fikir müthiş, hakeden çok insan olduğunu düşünüyorum. bölümün ilk yarısında verilen mesaj ayrı tüyler ürpertici, ikinci kısmındaki ayrı.
  • diziler tarihinin en vurucu bolumudur. izledikten sonra gunlerce kendinize gelemez, haftalarca bolumu aklinizdan cikaramazsiniz. ınsanoglunun zalimligi, vicdan ve ceza uzerine uzun uzun dusundurur ve tartistirir.
  • --- spoiler ---

    kadını içine koydukları araba papamobilin neredeyse aynısı. acaba burada bir mesaj mı vermeye çalışmışlar? gerçi vermeye çalışmışlarsa da çalışsınlar. sanki evrenin sırrı amk. alt tarafı dizi lan işte. çok da sikimde. white bear mış. pfff!
    --- spoiler ---

    m.ş. esendal köşesi

    <<hayır efendim, gönderildi>> diyecekti. fakat birdenbire beceremedi. yalnız:
    -hayır efendim... dedi. ve o esnada müsteşar konuşan misafirlerin sözlerine kulak misafiri olup, lakırdılarına karıştığı için sözünü bitiremedi.

    m.ş. esendal köşesi
hesabın var mı? giriş yap