voltrans

• bir trans erkek insiyatifi. bloglarından* voltransa dair;
  
  '2007 yılında üç trans erkek birbirimizi bulduk ve konuşma ihtiyacı duyduk. kafamızdaki sorulara beraber cevap aramak, kendimizi anlamlandırmak, deneyim paylaşmak, dayanışmak, trans erkek görünmezliğini delmek, örgütlü mücadele ile aşılabilecek sorunları tespit etmek, çözüm üretmek, bu sorunların bizlere dayatılan şeyler olduğuna işaret etmek, toplumda ve kendi kafamızda yer alan “trans erkek” kalıplarını incelemek ve belki yeri geldiğinde kırmak üzere bir araya geldik.'
  
  *http://vol-trans.blogspot.com/…siyatifi-kimdir.html
• söyleşilerde olsun, film gösterimleriyle olsun yazınsal alana kaynak kazandırma çabalarıyla olsun desteklenmesi gereken bir oluşum. sanırız o ki ankara'daki anti homofobi/transfobi karşıtı yürüyüşte de yer alacaklardır.
• bir belgesel çekecekler ve desteğe ihtiyaçları var. bugün belgesel öncesi bir destek partisi düzenliyorlar.
  
  http://www.facebook.com/…438803239864&type=1&ref=nf
• bugün, radikal'de çıkan röportajları: http://www.radikal.com.tr/…id=1123595&categoryid=41
• belgeseli çekmişler, teaserı da çıkmış.
  
  http://vimeo.com/74143150
• canım benim (bkz: aligül arıkan)'ı bugün kaybettiğimiz oluşumun üyesi, yakını.
• geçen hafta kuirfest kapsamında tayfa kitapkafe'de aynı isimli belgesellerini izlediğim insiyatif. kesinlikle yakın durulması gerektiğini düşünüyorum, tartışmanın seviyesini yükseltiyorlar. feminizm/toplumsal cinsiyet algısı ekseninde sözlük içi ve dışında dönen tartışmaların ve savunulan argümanların kanımı dondurduğu şu günlerde ilaç gibi geldiler, çok güzel ve cesur insanlar. özellikle feminizm konusuna değinmelerine çok sevindim, çünkü türkiye için konuşacak olursak bazı feministlerde özellikle trans kadınları patriarkanın yarattığı kadın imajını yeniden üretmekle suçlamak, trans erkekliği ise (özellikle feminist kökenli iseler) bir nevi ihanet olarak değerlendirmek gibi bir algının varlığını sezinliyordum. farklı bir erkekliğin/kadınlığın mümkün olduğunu, bu ikili sistemin bir zorunluluk olmadığını çok güzel anlatmışlar. trans erkeklerin görünürlüğünün artmasının da sadece kendileri için değil, bu heteronormatif ataerkil düzene doğan ve bunu kayıtsız şartsız benimseyen insanlar için de bu algılarını kırmak konusunda yardımcı olacağını düşünüyorum. özetle, belgeselin gösterimini yakalarsanız, özellikle de söyleşili olanını, kaçırmayın derim.
  
  ps: kaos'ta ne sıklıkla yazıyorlar bilmiyorum, ama kaos ve blog haricinde farklı mecralarda da yazan üyeleri varsa bir bilen haber verirse acayip müteşekkir olacağım.
• özge özgüner ve ulaş dutlu tarafından çekilen bir saatlik belgesel if istanbul 2014'te gösterime alınan birkaç yerli filmden biri oldu ve geçen pazar dolu salona oynadı.
  
  şimdi kısa süreliğine bile olsa bir iki salonda gösterime girmesini bekliyoruz; zira türkiye'de trans konusunun daha fazla konuşulma gerekliliği bir yana, trans denince bile akla gelmeyen trans erkekleri (yani anatomik olarak kadın doğup erkek olanları) görünür kılmak mühimdir.
  
  filmdeki samimi monologlar yalnızca translığı deşmekle kalmıyor cinsiyetin butler'ın deyişiyle yüzergezer oluşunu bir kez daha göz önüne seriyor.
• belgesel hakikaten çok iyi, çok samimi. bir grup trans erkeğin voltran gibi bir araya gelip kendilerini bulmaya ve güçlenmeye çalışmalarını anlatıyor. başta aligül, kanno, sinan, ilksen, berk inan, rüzgar, gülkan, boysan… hepsi çok iyiler. mubi‘de halen gösterimde. özge özgüner ve ulaş dutlu‘nun emeğine sağlık.
• aylar sonra bir konferansta (su gender toplumsal cinsiyet çalışmaları uluslararası konferansı) yapılan sunumda dün tekrar denk geldim ve parçalarını izledim. alternatif yaşamlar kurmaya, dünyayı değiştirmeye çalıştığımız ve bunun mümkün olduğunu hissettiğimiz eski güzel günlere tekrar dönmüş hissi yaşadım. tekrar söylüyorum, emeklerine sağlık, iyi ki voltrans'ı kurmuşlar ve iyi ki voltrans belgeselini yapmışlar.