• umut sarıkaya dizilerden "bizimkiler" dir, ersin karabulut csı miami.
    umut sarıkaya aynı kadro olsa yine gider yapar askerliğiini, ersin karabulut tecillidir.
    umut sarıkaya anadolu yakasıdır, ersin karabulut istiklal caddesi hadi bir de asmalı mescit.
    umut sarıkaya ince bellide çay içer, ersin karabulut arjantinde bira.
    umut sarıkaya ateri salonundaki "ver geçiym lan" diyen çocuktur, ersin karabulut play station cafedeki attığı gölü tekrar izleyen eleman.
    umut sarıkaya halanın oğludur, ersin karabulut mahalledeki uzun saçlı cocuk.
    umut sarıkaya kafkadır, ersin karabulut baudrillard.
    umut sarıkaya varoştur, ersin karabulut varoluş.
  • umut sarikaya'nin alacagi mactir
    ersin karabulut'un aduketi ve doner tekmesi baya iyi. fakat sarikaya durmadan yerden kaymayla bitiriyor isi. sinirlenince de olum hareketi cekiyor. garanti o yuzden.
  • ersin karabulut, "toplum ne zaman adam olacak" der, ismini bilmediğimiz kahveden içer. umut sarıkaya, oralet içer.
    ersin karabulut'un geninde biraz trakya çocukluğu vardır, umut sarıkaya sivas çocuğudur.
    ersin karabulut'un öz yeğeni vardır, dayıdır. umut sarıkaya çocukken mahallede yeğen, yaş ilerledikçe manevi dayı olmuştur.
    ersin karabulut viski ise umut sarıkaya rakıdır.
  • umut sarıkaya, rahatsızlıkları ve mutsuzlukları çizerek gönüllere taht kurmuştur. genel olarak konsepti mutsuzluk olduğu için, çizgileri ve çehreleri çok rahatsız edici çizer.
    ersin karabulut ise gönüllere, "bu benim eksikliğim, şunu hiç yapamadım çocukluğumda, ama yeri geldi öyleymişim gibi rol yaptım"larla veya "öyle değilim ama öyle olsam ya lan (mesela burnum düzelse, saçlarım dökülmese)"lerle oturur. genel olarak hayallerini veya arzularını çizdiği için, çizgileri ve renkleri lezzetlidir.
  • umut sarıkaya geniş bir kitleye hitap eder. ersin karabulut lise-üniversite gençliğine.
  • umut sarıkaya yerlere yatırabilir, ersin karabulut en fazla mutlu bir yüz ifadesi oluşturur suratta.
  • ersin karabulut'u kendisine benzemeyen okuyucular sevmez, umut sarıkaya'yı tek tük istisnalar dışında her okuyucu sever.
  • umut sarıkaya bu karşılaştırmaları okuduktan sonra fazla umursamadan " vay mnakii, benim için şöyle böyle demişler ehe mehe.. neyse ersin gel lan bira içmeye gidelim" derken, ersin karabulut "ya olm ne birası neler yazmışlar yaa... aşk olsun ya hiç de öyle değilim ki ama ben yaa :(" şeklinde düşünür.
  • ersin karabulut bati kokenlidir, aciktir, nettir, doker anlatir anlatmak istedigi seyi, mutluysa mutlu cizer, sinirliyse sinirli, hatta uzgunse cizmez yazar, dertlesir direkt saklamaz, seffaftir, bir 'gecmis'i vardir, oradaki malzemeleri sekillendirip sunar, 'genel durum'lari anlatir, anlatim sekli anlattiklarinin biraz daha onundedir, icinde bir ressam vardir, hayran kalinacak tablo gibi kareler yaratir, cizimleri cok detayli ve gercekci, soyledikleri ise basittir ve yari yariya kuruntudan olusur, ama ortak problemlerdir neticede, anlasilir, hepimiz kadar hassastir, kabugu aciktir, kendisi ortadadir. karakterlerinin ifadeleri on plandadir. gecmisi onemser.

    umut sarikaya dogu kokenlidir, ne kadar anlatirsa anlatsin kapalidir, bir 'gizli alan'i vardir, oradaki malzemeleri sekillendirip surer onumuze, dusunceleri karmasik ve agir, cizimleri basit ve hafiftir, cumleleri bazen dusuktur, ama nasil degil ne soyledigi onemlidir, 'an'lari anlatir, fazla hassastir ama caktirmaz, kalin saglam bi kabugu vardir, guldurur, sasirtir, huzunlendirir, ama kendi ruh hali ancak satir aralarindan anlasilir. aslinda cok da anlasilamaz. icinde bir dusunur vardir, tespitleri hayran birakir, bazen bir cumlesi gunlerce insanin aklindan gitmez. karakterlerinin kafa yapilari on plandadir. simdiyi onemser.

    ersin daha cok "cok sevilir". umut sarikaya'ya daha cok "saygi duyulur".
hesabın var mı? giriş yap