• ing. mecaz
  • meme (ingilizce olan) ile yaklaşık aynı şey. biraz daha edebi bir anlamı var ama galiba.

    edit: şöyle diyelim: kurgularda sıkça başvurulan, pek çok farklı kurguda kendini gösteren anlatım metodu, hikaye unsuru vs. gibi şeyler.
  • gecenlerde ceviride sikinti yasayan bir arkadasima etraflica aciklamaya calistigim, turkceye cevrilmesi zor bir kavram. ontolojide ne gibi tartismalara konu olduguna giremeyecegim bile. en basit manasiyla her turlu kurgu eserde karsilastigimiz klise, surekli tekrar eden kalip, izlek, metafor (belki?) diye tarif edebiliriz. ornek dusunurken malum kosa kosa anime kulturu imdadima kostu. uzulmeli mi sevinmeli mi bilemiyorum ama fazlasiyla somut ve self-explanatory bir ornegi icin:

    (bkz: tv tropes)
  • örneğin: 3 kadın karakterin (ana karakterler) olduğu filmlerde genellikle bu karakterlerin biri esmer, diğeri sarışın, sonuncusu da kızıl saçlı olur. bu bir trope'dur.

    [edit: bu ve bazı diğer örnekler için cracked.com]
  • türkçe'de direk karşılığı olmayan bir kelimedir. trope, eserde (film, tiyatro, müzik, şiir, gösteri sanatı, roman, video oyunu, resim vb. bütün eserlere genişletilebilir) işlenen belli başlı kalıplara ve kavramlara verilen isim olarak düşünülebilir. örneğin, bir filmin türü aşk ise bu aşkın konusu olan zengin kadın, fakir erkek ise bir tropedir. başka bir örnek ise rambodur ki kendi ismindeki tropesini yaratmıştır. ana karakter tek başına kalabalık bir düşman grubunu tarumar ediyorsa bu tropeye uymaktadır. ayrıca aynı tropelerin birkaç farklı adı olabilir. rambo tropesinin anlatmak istediği daha resmi olarak one man army trope ismiyle anlatılır. bazen bir trope çok fazla popülerleşerek kendi türünü oluşturabilir. örneğin avrupa'da şövalye romanslarının ortaya çıkması gibi. trope kavramı eserlerdeki belli başlı kalıpları analiz edip ayırmak için gayet yararlı bir araçtır. türkçe'de de böyle bir kelimenin bulunması gayet yararlı olacaktır.
  • türkçe karşılığı olarak kalıp veya yukarıda önerilen izlek kelimesi kullanılabilir; klişe kelimesi içerdiği olumsuz anlam* sebebiyle, nötr bir ifade olan trope'un karşılığı değildir.
  • yunanca değişim, başka kullanım tarzı anlamındaki tropos sözcüğünden, müzikte geçen şekilleri:

    - antik çağ'da ve ortaçağ başında oktav tarzları, kilise mod'ları. tropi.
    bu anlamda 400'lerde martianus caplla, 500'lerde boethius gibi latin müziği yazarları tarafından kullanılmıştır.

    - ortaçağ'da ve rönesans başında roma katolik kilisesi'nde, 9.-16. yy.'lar arasında gregoryen ilahilere melismatik süsler konulması yanında, yeni bestelenmiş sözlü ya da sözsüz müziğin henüz notaya geçirilmemiş ana metne hecelerle eklenmesi (bu melisma'nın altına ya da ayrı tarzda eklenmesi -el yazmalarının toplandığı koleksiyona tropar, ingilizce troper, tropary- adı verilen trope'le günümüzde ayrı ilahi şeklinde -kyrie i, ii, iii, iv- korunmaktadır). bu tarzdaki noel ve paskalya introitus'ları dramatik sahneler, mister'ler olarak sürdürülmüşse de trento konsilitarafından yasaklanmıştır.

    - schönberg'den önce 12 ton müziği ile ilgilenen, müziğin nesnelleşmesi için çaba gösteren avusturyalı besteci joseph matthias hauer (1883-1859) ise 2 ayrı 6 ton müziği dizisinden elde ettiği 44 kombinasyonu trope'ler (almanca tropen) olarak adlandırmıştır.
hesabın var mı? giriş yap