terleme

• temel malzemesi koruk olan, sözlükte araştırmam sonucunda vişneyle de değişik bir versiyonunun(bkz: visne terletme) yapıldığını öğrendiğim meze yiyecek.yaz aylarında ölçünün kaçırılması durumunda circir yapabilir. yapılışı şöyledir: saplarından ayrılmış koruklar kapağı kapatılabilen bir kaba konulurlar, daha sonra bir mikar tuz ve nane eklenir.acı versiyonu için bol miktarda da isot eklenebilir ki bence en güzeli acılı olandır. melzemeler eklendikten kabın kapağı kapatılır ve kap 10 dakika boyunca koruklar beeyle iyice büzüşene, deyim yerindeyse terleyene kadar sallanır.sonra da hayvanlar kimin yenilir.
• bitkilerin yapraklarinin altlarindaki minik gozeneklerinden bunyelerindeki fazla suyu buhar olarak disariya atma olayi. terleme ile yuksek sicakliklarda kendi isilarini dusurmeye calisirlar.
• (bkz: terlemek)
• korugun olabilecek en güzel hali denebilir. yoktur öyle birsey. yemeyeli kac yil oldu hatirlamiyorum bile ama cocukken yedigim terlemelerin tadi hala damagimda. adana'da da bilinmektedir.
• girip,nezle,bilimum güçten düşürücü hastalıkların tedavisinde uygulanan eski usül yöntem.kat kat yorganın altına girilerek insanın iyice terlemesi sağlanır.vücuttan atılan toksinlerin banyo ile temizlenmesi suretiyle vücut yeniden direnç kazanır.
• "kod adı: yeşil erik" olma potansiyeli yüksek yiyecek. koruğun olgunlaşma süreci içinde belirli aralıklarla yapılarak, en çok hangi hâldeyken damak zevkine hitap ettiğinin belirlenmesi elzemdir (mottomuz: "bir gün herkes terlemeyi sevecek"). bana göre tam koruk halindeyken değil de üzüm hafiften tatlanmaya başladığında yapılırsa muhteşem oluyor; böyle hem tatlı-ekşi hem de tuzlu bir arada oluyor, güzel oluyor.
  
  bunu seven bunu da sevdi: hafiften tatlılaşmış greyfurtu bile tuzla yemek. (ne de olsa grape fruit)