tamga

• orta asya' da türk kağanlarının tamgası dağ keçisidir. ayrıca her oğuz boyunun da ayrı bir tamgası vardır.
• ağır savaş stratejisi oyunu
• (bkz: bac)
• türk işi masaüstü taktik ve strateji oyunu. bildiğimiz kutu oyun yani. eğlenceli olup olmadığını henüz bilmiyorum, şu an öğrenme aşamasındayız arkadaşlarla. kılavuzdan anladığım kadarıyla o kadar da sıkıcı bir oyun olmasa gerek. bunu çözersek sırada wow kutu oyunu var sırada.
• eğer risk'in uyarlamasıysa güzeldir.
  
  risk'te kıtaları elegeçirmeye çalışıyordun tamga'da da öyleyse eğer tarihi bilgiler de veriyorsa tercih edilebilir.
  
  yalnız karton, plastik vs kalitelerini de görmek lazım. risk çok iyiydi o anlamda.
  biz genellikle şark kurnazlığıyla üç kuruşun da peşine düşüyoruz dandik dandik şeyler yapıyoruz olmuyor...
• aldığımız bir habere göre oyunu tam anlamıyla çözen henüz yoktur!
• dün gece itibariyle oynadığım ve çok zevk aldığım kutu oyunudur.
  
  öncelikle herkes başkent seçip oyuna başlıyor harita bildiğimiz osmanlı imparatorluğunun yükseliş dönemi sınırlarını içeriyor.her şehrin kendine özel ürettiği asker tipi var bunlar ; padişah, sadrazam, yeniçeri, peyk, solak vb.
  örneğin ; istanbulu feth edersen padişah balkanlar'daki bir şehri alırsan sadrazam üretebiliyorsun kasadan belli ücret ve kültür kartı karşılığında bu kartı alabilirsin.oyun aşırı stratejik detay içeriyor gerçekten iyi bir oyuncu olabilmek için üretebilen her askerin gücünü ve her el ona ödemen gereken vergiyi iyi hesaplaman gerekiyor.
  
  oyunu 5 kişi oynadık zamanın nasıl geçtiğini fark edemedik 5 saat sonunda oyun hala devam ediyordu ve yarıda bıraktık oynamak istiyorsanız en az 5 6 saatinizi buna ayırmanız gerekebilir.
• damga, işaret, harf anlamlarında eski türkçe sözcük. türklerin çeşitli boylarının çeşitli amaçlarla oluşturup kullandıkları simgelerdir.
  bizim göller yöresinde miras sözcük olarak dımga var.
  oğuz boylarının tamgaları vikipedi'ye yansımış.
  
  (bkz: yanış)
  (bkz: anşabacılılar)
• en eski türkçe kelimelerden olan "damga / tamga" [eski türkçe: tamga. orhun yazıtları: yigirmi kün olurup bu taşka bu tamga kop] diğer dillerde şöyle izlenebilir.
  
  italyanca: [s]tampa
  ispanyolca: [es]tampar
  fransızca: [é]tamper
  eski ingilizce: [s]tempan
  proto-germanic: [s]tamp
  old norse: [s]tappa,
  moğolca: tamga
  estonca: tempel
  fransızca: timbre
  romence: timbru
  rusça: shtamp / tamga
• (bkz: damga)
  
  türk boyları ve kabileleri kendilerine ait olan ve birbirinin aynısı olmayan tamgaları ile hayvanlarını ve eşyalarını işaretleyerek, mallarının aidiyetinin belli olmamasını sağlardı. her türk boyunun bu nedenle, kendini simgeleyen ayrı bir tamgası bulunmaktaydı.