• 2. ve 5. yüzyıllar arasında tamamlanmış ve yazıma dökülmüş torah'yı yorumlayan sözlü geleneğe mishnah denir. mishnah'ya ek olarak onu yorumlayan iki ayrı gemara yazılmıştır. mishnah ve gemara beraber sözlü gelenekler olarak bilinen talmud'u oluştururlar ki bu durumda iki talmud vardır biri jerusalem talmud'u diğeri babylon talmud'udur. rashi ve rambam döneminde (bkz: ortacag) de eklemeler yapılmıştır.
    ortodoks yahudi'ler talmud'un tanrı tarafından musa'ya öğretilmiş olduğuna inanırlar, ama tabii ki torah bilginleri, filozoflar ve önemli din adamları tarafından toplandığını tahmin etmek zor değil.
  • * yahudilerin kutsal kitaplarından biridir. aslında bir nevi hukuk ansiklopedisidir. yahudi halkının bin yıllık yaşam serüvenini, gelenek ve göreneklerini konu alır.

    300 yılda derlenebilmiştir. i.s. 4. yüzyılın başlarından 6. yüzyılın sonlarına kadar sürmüştür derleme işi. mişna ve gemara adlı iki bölüme ayrılmıştır.
  • cagimizda ortodoks yahudiler ve protestan mezhebine bagli hiristiyanlar talmudu ciddi anlamda yillar boyunca calisirilar. israil'de, hahamlik muesseesi hurma, palmiye agaclarinin altinda genc yahudileri oturtup gunler boyunca bu kitabi beyinlerine kazirlar. bir cok yahudi,tevrat'ta gecen hikayeleri gunumuze aktarir (nedense??) ve bu kitabin icindekilerden yola cikarak yasadagimiz asri anlamak gibi dahice bir yontem gelisitirir! ingilizce cevirileri cok sig ve `yapay'dir...

    * buram buram judea-christian hamaseti kokar. bir nevi bidat'tir; zamani gecmis bir dini ayakta tutma cabasinin acinasi bir yontemidir, ve tabiiki siyasidir: yahudi diasporasini belirli temeller uzerine oturtma amacli bir savunma mekanizmasidir. bu acidan cok anlasilabilir bir cabadir, sira boyle bir calisma olmasa tanrinin bu secilmis, nur topu gibi kullari birbirlerinden bagimsiz, farkli sekilde davrananilirlerdi.

    edebiyat icin super bir kaynaktir. proust, jabes, pamuk, auster, eco buradaki hikayeleriden fazlasiyla faydalanirlar... iyi de ederler...
  • kadınların okumasının yasak olduğunun öğrenilmesi üzerine bizat hahama danışılmış ve akabinde şu diyalog gelişmiştir:
    meraklı müslüman(lar):neden talmudu kadınlar okuyamıyo?
    haham:nerden biliyosun sen bunu bakiyim?
    m.m:bunu herkes biliyo ki...
    h:imama hatipte mi okuyosunuz siz ?
    m.m:öyle bi halimiz mi var?
    h:kim gönderdi çocuğum sizi?
    m.m.:valla kendimiz geldik.
    h:müslüman mısınız siz?
    m.m.elhamdulillah..
  • şöyle bir cümle var imiş talmud içre:
    bir taş saksının üstüne düştüğünde, "yazık saksıya"; ve saksı taşın üstüne düştüğünde, "yazık saksıya"; her durumda, olan saksıya olur.
  • talmud'da geçen şu bölüm etkilemiştir beni.

    "...bir kadini aglatirken cok dikkat edin, cunku tanri gozyaslarini sayar!
    kadin erkegin kaburgasindan yaratildi, ayaklarindan yaratilmadi, oyle olsaydi ezilirdi; ustun olmasin diye basindan da yaratilmadi.
    ama gogsunden yaratildi, esit olsun diye kolun biraz altindan korunsun diye ; kalp hizasindan sevilsin diye..."
  • arabası the book of legends olsa da kendi süleyman'ın bulunamayan hazinesidir.
    "ölüler her şeyi bilir; öğrenmenin bir yolu da ölmektir." *
    (bkz: #8205213)
    (bkz: bersabea) ve (bkz: bet seba)
  • tevatüre göre bir bestecinin ölümüne neden olmuştur. evet, yıllarca anlatılan mite göre charles valentin alkan'ın kafasına düşüp ölümüne sebep olmuştur. her ne kadar artık bestecinin böyle ölmediği kabul edilse de, dikkat etmekte fayda bulunabilir.
  • fr. zebur
  • yahudilerdeki hadis ve ehli sünnet inancına dair bir kaç eser, sünni müslümanlardaki kutub u sitte ye denk geliyor sanırım.
hesabın var mı? giriş yap