• iki uçta oturaklar wardır, ortada bir denge merkezi; oturaklara oturulur, sonra biri yerdeyken diğeri havaya kalkar, sonra kalkan iner dal sarkar, has kartal...

    hep kahkahalar wardır ama parkların en zevksiz araçlarından biridir, genelde boştur bunlar, salıncak, kaydırak falan ele geçiremeyen ebeveynler çocuklarını kandırmak için buna bindirirler.
  • tahterevallinin bir tarafına çocuğunu bindirip diğer taraftan da tulumba gibi basarak çocuğunu eğlendirmeye çalışan babalar tam izlenesidir...

    etrafa "ulan bizi kesen war mı, çocuğun bi getirisi oldu mu acep" gözleriyle bakan bu ateşli babaların çocuğu bir kaç defa sertçe yere çarptırmaları kaçınılmazdır.

    ilk başta diğer uçtan basma işini ayakta yapmaya başlar, daha sonra yorulduklarını hissedince yere çömelirler, en sonunda oturma yerine ayaklarıyla basar çocuğu havaya dikerler...

    çocuk: baba.. agu gulu... niye yani, aşşa inmiyorum falan...
    baba: asıl oyun bu olm, en zevklisi, bak ne güzel gök yüzündesin, bakalım ne kadar durabilceksin...
  • agırlığımdan dolayı kimsenin benle oynamadığı bir eglence aleti
  • karsi tarafi ziplatma konusunda cok basarili olan arkadasim sayesinde ucarak(ziplamak ne ki?) paralel iki demirin arasina kafa ustu dalmama ve yuzumun birden sismesi dolayisiyla orada kalip,kanirtilmak suretiyle cikarilip sonra da hastanelere buz torbasiyla yetistirilmeme sebebiyet vermis cinayet aleti.
  • mecidiyeköy'de çin büyükelçiligi önündeki parkta var bi tane. orda bununla sallanmaya kaltiginizda elçilik görevlileri "kaybolun lan ordan!" diyerek kovaliyor.
  • ilhan irem'in bir sarkisi: tahterevallinin bir ucunda sen / bir ucunda ben / ikimiz de sikayetciyiz / dengelerden.
  • bununla karşınızdaki zıplatarak kıç kızartmaca oynabilirsiniz.
  • mancınık türevi oyun aleti. kışkırtır, sonra da fııırrrlatır!
  • fazlasıyla labil bir sistemdir.
hesabın var mı? giriş yap