• san marino'nun tüm hava gücünü aşağıdaki resimde görebileceğimiz için adamlara da ayıp etmeden bir an önce sonlandırılıp tatlıya bağlanması gereken hadise;

    http://blog-imgs-18.fc2.com/…yworld/080210f5b-1.jpg
  • (bkz: soğuk savaş)

    tarafların sessizliğine kanıp önemsememezlikten gelmememiz gereken savaş. bu sessizlik hiç hayra alamet değil.

    (bkz: fırtına öncesi sessizlik)

    kıyamet kopacak kopacak diyodunuz. 2012 dünyanın sonu diyodunuz. al işte! niye hatırlatıyosunuz böyle şeyleri. kıyamet kopacaksa bu savaştan kopar hafız. sonra demedi demeyin.
  • aklima kücük bir ingiliz kasabasi olan berwick-upon-tweed'i getiren olay. kasabanin ingiltere-iskocya sinirinda olmasindan dolayi eskiden ayri bir statüsü varmis. savas ilanlarinda ve baris antlasmalarinda daima "büyük britanya, irlanda, berwick-upon-tweed ve tüm hakimiyet bölgeleri adina" diye ibare konurmus.

    ama kirim savasi'ndan sonra rusya ile imzalanan paris antlasmasi'nda berwick-upon-tweed unutulmus, kasaba kagit üstünde rusya ve devamliliginda sovyetler birligi ile savas halindeymis.

    rus pravda gazetesinin muhabiri 1966 yilinda belediye baskanini ziyaret edip, temsili bir baris antlasmasi imzalamis. belediye baskani robert knox da gelmis gecmis en favori alintilarimdan birisini patlatmis:

    "rus halkina bildirin ki, artik rahat uyuyabilirler!"
  • yalnızca bileciklileri üstlerine salsak, ortadan kalkar. savaş biter. hem bilecikliler kendilerini kanıtlamış olur, hem san marino dersini almış olur. bir taşla iki kuş.

    bu olaydan sonra tbmm tarafından bilecik'e "atarlı" ünvanı verilir.

    (bkz: gaziantep)
    (bkz: şanlıurfa)
    (bkz: kahramanmaraş)
    (bkz: atarlı bilecik)

    kahramanlık türküleri de yazılır, olay efsaneleştirilir.

    "atara atar, gidere gider
    bilecikliyiz, san marino'ya ölümüz yeter"

    tabii manzum eserler de yazılır bu konuda mutlaka

    "eşref paşa, sencerli tepesi üzerindeki karargahta dürbünle, bilecik ovasına yayılmış kahraman, gözü pek bileciklileri izliyor, gururlanıyordu. şafak sökmek üzereydi, şahin bakışlı gözlerini kıstı, kaşları çatıldı, yanındaki kurmay heyetine döndü; paşanın kendilerine baktığını gören komutanlar, adeta kar fırtınası varmış gibi titrediler heyecandan,

    " efendiler, şu ovaya yayılmış bileciklilere bakın bir, nasıl da vakurlar. vatanları için, adlarını dahi bilmedikleri san marinoya karşı kahramanca çarpışmaya hazırlar, tarih mutlaka bu kahramanların şanlı çarpışmalarını yazacaktır" dedi eşref paşa. ve bileciklilere hitap etmek üzere doğruldu, o bileciklileri, bilecikliler eşref paşayı süzüyorlardı, paşa yüzünden bin aslan kararlılığıyla devam etti, "kurtuluş savaşında, ordular ilk hedefiniz akdenizdir, ileri demişti atamız, tarih yine vatan uğruna çarpışmayı gerektiriyorsa, yine aynı emri vermekten çekinemez bu vatan evlatları, geçmişimiz ve kahraman atalarımızın döktükleri kanların biz yüklediği sorumluluk budur. biliyorum ki, her biriniz vatan uğruna ölüp, şehit mertebesine erişmeyi can-ı gönülden istiyorsunuz, işte bu sebeple, size emrediyorum, ordular ilk hedefiniz san marinodur, ileri!"

    bilecik ovasında bin değil, on bin değil, yüz bin değil, sanki milyonlar vardı. vatan için, birler on, onlar yüz, yüzler bin, binler milyon olmuş, vatan uğruna çarpışmak için hazır kıt'a bekliyorlardı. paşanın emri üzerine, akına hazırlanan bileciklilerden yaşlıca bir tanesi ileri çıktı, vatana hizmetin aşkıyla 40 yaş gençleşmişti adeta, az sonra söyleyecekleri, bütün bileciklilerin ortak düşünceleriydi, konuşmadan yapılmış bir anlaşmaydı bu yaşlıyı paşaya konuşturan, biliyordu ki, ovadaki bütün bilecikliler o an, tam da onun dilinden dökülecekleri söylemek istiyorlardı.

    yüzünü kaldırdı yaşlı adam, eşref paşaya döndü, paşa daha o konuşmadan çözmüş gibiyi yaşlı adamım söyleyeceklerini ama sessizliğini korudu,

    "paşam!" diye seslendi yaşlı, "vatan uğruna ölmek gerekiyorsa, en önde ben gitmek istiyorum" bu sözler üzerine bütün kurmay subayların gözü doldu, yaşlı adam sözlerini sürdürdü, "ne mutlu bize ki, şehit olmanın gururunu yaşayacağız ama size sormak istediğim birşey var" eşref paşa ve subaylar bu kahraman ve gözü pek yaşlı adamın söyleyeceklerini dinlemek için pür dikkat kesildiler. yaşlı adam gözlerini paşanın gözlerine dikti ve sordu. "bu san marino tam olarak nerede?"

    ...
  • çinçinden transporterla adam toplamama sebebiyet veren olaydır. sarı ibo ile kovacı recep'i aldıktan sonra yola çıkıyoruz.
  • bir internet sitesindeki habere göre de san marino dan sadece italyaya gönüllü asker gitmiştir imzalı bir savaş olmamıştır
  • aşılması gerekilen sorun.
  • san marino komşumuz olmadığından ötürü 0 sorunun atış menziline girmemektedir. o sebeple rahat olun gençler.
  • atilla taş, ismail türüt ve ajdar'dan oluşacak bir delta force gücü savaşı bitirmeye yetecektir.

    o toprakları almadan gelmeyin aslanlar!
hesabın var mı? giriş yap