• 21 mart 2004 pazar aksami yayinlanan ve fizikcileri ekran basina toplayan angel dizisinin, 4. sezonunun 71. bolumu. senaryosu, fred'in modern physics review'da yayinlanan makalesi ve baska boyutlara acilan portallar uzerine kurulmus olan bu bolum, guvenilir kaynaklardan * aldigimiz bilgilere gore, pek basarili bilimsel ayrintilar icermekteymis. ayrica super sicimler, vb. konularda duayen olan profesorlerin de isimleri anilmistir. takdir ediyoruz. (bkz: brian greene) ve (bkz: edward witten)
  • (bkz: süpersimetri)
  • 2009'da tubitak popüler bilim kitapları'ndan çıkan adı gibin süper* bir gordon kane kitabı. şiddetle okuyunuz.
  • arcade fire'in 2013 kapanış şarkısı. taze taze canlı performansı için buradan.

    i know you're living in my mind
    it's not the same as being alive
    i know you're living in my mind
    it's not the same as being alive

    supersymmetry
    supersymmetry

    if telling the truth is not polite
    then i guess you'll have to fight
    if telling the truth is not polite
    then i guess we'll have to fight

    supersymmetry
    supersymmetry
    supersymmetry
    supersymmetry

    i lived for a year, in the bed by the window
    reading books, better than memories
    wanna feel the seasons passing
    wanna feel the spring

    of supersymmetry
    supersymmetry
    supersymmetry
    supersymmetry

    it's been a while since i've been to see you
    i don't know where, but you're not with me
    heard a voice, like an echo
    but it came from you

    supersymmetry..

    ah, lalala lala..
  • cayir cayir learning to fly kokan arcade fire sarkisi.
  • yalan ile ilgili yazdığı entry ile haberdar olduğum, uzun zamandır yapamadığım kadar doyurucu fikir alışverişinde bulunabildiğim, şu dönemde kimse kendi düşünceleri dışındaki düşüncelere tahammül edemez ve kendi doğrularını mutlak doğru olarak kabul ederken, tartışmanın t 'si dahi olmadan
    uzlaşabildiğim yeni badim. sözlükte hala insan gibi yaklaşan ve düşünmeye odaklı yazarların olduğunu görmek umut verici.
  • iş yerinde sözlüğe bir bakıp çıkacakken bir yorumuna rastladığım ve kalan 412 yorumunu eve gidince okuyacağım yazar.
  • her ne kadar adını, kendine mahlas olarak kabul ettiği kuramın, cern'deki araştırmalar neticesinde biraz sarsıntıya uğradığına dair haberler söz konusu olsa da, düşünsel evrende kendisinin yerinin hem sabit hem dinamik* olduğu ve kendisinin, bu evrenin karanlıkta kalan noktalarını aydınlatmaya devam edecek bir yasanın koruyucusu olduğuna dair kanaatim eksiksizdir. nasıl ki standart model, galaksilerin bir arada kalmasını sağlayan karanlık maddeyi ve evrenin artan hızla genişlemesinin sebebi olan karanlık enerjiyi açıklamakta yetersiz kalıyor ve bu durumda higgs bozonunun kütlesinin stadart modele uygunluğunu açıklamak için süpersimetri kuramına tutunmak durumunda kalınıyorsa kendisinin de dil evreninde yer alışı, bu duruma benzer. kalıplaşmış düşüncelerden, dayanakları yetersiz kabullerden mürekkep bu yazınsal evrende, söz konusu yasalara tutunmuş insanların içinde, onları bir arada tutan karanlık tarafları açıklayan ve bu hızla büyüyen yozlaşmanın ardındaki motivasyonu açıklayan bir üslubu var. göreceli sağlamlığın ardındaki çürümüşlüğü, bütünlüğün ardındaki parçalanmayı gösterebilen ayna gibi satırları. bir bakıma bütünlüğün dengesinde eksik kalan tarafı tamamlayan terazinin varlık bulmuş hâli ve bu yönüyle, kendisi fizikten insana uzanmış bir yasa gibi. çıkarımları, kimi zaman fiziğin galaksiler ötesindeki sınırlarında gezerken, kimi zamanda insanın ruhundaki derin estetik dalgalanlamaları sınar.

    kendisini anlatmayı metinlerine bırakırsak:

    ölümdeki hüznün istismarında, ritüellerin arkasına sığınılıp mevcut işleyişteki ahlakî yoksunluk dile getirilir gibi yapılırken, asıl amacın aslında doğrudan dinle bağlı olma zorunluğu taşımayan inançlara ve böyle bir zorunluğu ön kabul yapıp dinlere karşı sergilenen, sözüm ona aydınlanmacı nefreti aydınlatırken bulmak mümkündür, kendisini. dinin, inancın yasası olduğu gerçeğini özümseyememiş biri, bu yazı dizisini okuyarak görebilir ki o, bununla da kalmayıp irrasyonel biçimde rütüellerin eleştirilmesindeki asıl amacın, o rütüellerin kaynağı olan öznel ve tinsel motivasyona saldırmak olduğu gerçeğini de tecrübe edebilir. burada birkaç cümle ile sade sekilde açıklanabilecek kısımlar, yazının sadece temel hatları. yazının içeriğinde, ayrıntılarda, argumentum ad verecundiam nasıl savuşturulur, görülebilir.

    vincent van gogh hakkında kaleme aldıklarına göz atan biri, astronomideki bir gözlemin nasıl ressamın fırçasına indiğinin ve hâliyle fiziğin sınırlarında yer alan bir olgunun nasıl estetik bir ruh kazandığının içsel deneyimler eşliğinde anlatılışına tanık olabilir. mitosların büyülü dünyasından birkaç kuple ile süslenmiş anlatımdaki bu tınılar, ruha dokunmak üzere metinde beklemektedir. geriye sadece görsellerin aralayacağı dünyayı seyretmek kalır (bkz: seyir).

    hayatlarınızda ausi conme unicorne sui ne zaman söz konusu olur? bu söz konusu olduğunda, kusursuzluğun efsunu ile işlenmiş bir gobleni realitenin makasıyla kesen makasının yanında, bu perdenin ardında kalanların ve algılara yön veren ikonların analizini; bu hâllerin içinde nasıl kalınabileceğini gözler önüne seren sihirli değneğine şahit olunur. tüm bunlar zihinlere dökülürken, entelektüel tatmini doruklara çıkaran seçkilerin geçidine şahit olmak elbette hoş bir deneyim olarak okuyucuyu bekler.

    doğum günün kutlu olsun. (:
  • haklı olarak özel mesajları kapatmış ermiş şahıs. bir hevesle midnight black'e ve kendisine keyifli bir makale yollayacaktım. bir baktım. "mesaj ataman" çıktı. neyse, çok mühim bişi değildi. övüp gideceğim. aklı, gönlü güzel insan. hiç çekinmem hak edeni övmeye.

    bir de not. gerçi bildiği şey ama ben de demiş olayım. buradaki veyahut herhangi bir platformdaki kışkırtıcılar ve vasatlar kendi sefaletimize yüzümüzü dönmemizi ve ona hakim olmamızı kolaylaştırıyor. ki bunu bu yaşa kadar başka biçimlerde tecrübe ettik. salt bu yüzden kışkırtıcıları hani şu kaslara elektriksel uyarılar veren aparatlar olarak kabul etmek gerektiğini düşünüyorum. hani felç olmuş adamın ayağına konan sinek sayesinde "ayaklarımı hissedebiliyorum" deme hadisesi vardır ya. hah o işte. * ayrıl da gel hesabı. *
  • bence sözlüğün en fularlı yazarı. bir de üslubunu eleştiriyorlarmış, işte ben buna gülerim. gerçek hayatta karşısında iki çift laf edemeyecek adamlar, gelmiş burada ahkam keser olmuşlar. ne diyeyim? simetri siksin sülalenizi. o değil de bir üst entrydeki yiğit de, daha geçen gün söz konusu olayda, ennio’nun, supersymmetry ve midnight black’in üslubunu eleştirdiği, kendince dalga geçtiği giriyi favorilemişti. :p hangi ata oynadığınız belli değil amk. samimiyetsizsiniz oğlum.
hesabın var mı? giriş yap