speaking

• speak kelimesinin inglizce'de simdiki zaman icin kullanilan ing takili halidir.
  örnegin: i am speaking now. -> ben su an konusuyorum,
• bir de bunun sınavı vardır. sipiking sınavı derler. eylül ayında yapılan muafiyet sınavlarının bir parçasıdır ancak öğrencilerin bi kısmının ingilizce seviyesi 'what's your name' seviyesindedi. adam girer sınıfa karşısında iki tane hoca. bunlardan biri sorar:
  - are you lucky? why or why not?
  -ıııııı...why not!!
• ingilizcede telefonda birisiyle gorusmek istenildiginde karsidakinin "buyrun benim" anlaminda kullandigi kelime.ornek vermek gerekirse
  
  - hi may i speak to eric ?
  + speaking
• ingilizce'nin en kolay bölümü.
  
  en zoru için: (bkz: writing)
• yabancılarla skype görüşmelerinin fayda edeceği uğraş.
• hayattan soğutan bir şey.
  
  listening, writing falan neyse de buna gelince beyin fatal error veriyor.
  
  idmansızlıktan hep bunlar. birkaç ay falan ingilizce konuşulan bir memlekete gidilse kolaylıkla aşılabileceğini düşünüyorum.
• türk öğrencilerin korkulu rüyası
• bir konu hakkinda fikriniz soruldugunda
  1. fikrini sec
  2. fikri neden sectigini acikla. arkasini doldur.
  3. fikirle ilgili kisisel ornekler ver.
  4. fikrini detaylandir.
  ne?
  ne zaman?
  nerede?
  nasil?
  niye?
  kim?
  5. fikrini sonuclandir.
  sonuc olarak
  fikir
  neden1
  ornek1
  neden2
  ornek2
  sonuc
  (bkz: #68251123)
• etrafımda konuşacak kimse olmadığından gelişmemiş olması muhtemel olan skill. writing'i yapabiliyorum ve aynı şekilde ingilizce düşünebiliyorum ama gelişip gelişmediğinden emin değilim. nasıl emin olabilirim hiçbir fikrim yok.
• kendi kendine speaking gelistirme yollarindan biri icin
  (bkz: #99640006)
  
  how to improve your english speaking skills (by yourself)