• aslında yıkım süreci 1985'te değil, stalin'den sonra uygulanan 1959 ekonomik reformları ile başlayan ülke. 1959 yılından önce sovyetler birliği'nde insanların bireysel tüketime değil ortak yaşamaya dayalı bir anlayışla, evlerine çamaşır makinesi ve buzdolabı almak yerine ortak çamaşırhaneleri kullandığı, ortak yemekhanelerde yemek yediği, plan hedeflerine yaklaşıldığında ve aşıldığında "herkesten yeteneği kadar, herkese emeği kadar" ilkesi çerçevesinde dağıtılan primler kadar manevi özendiricilerin de etkin olduğu ve toplumsal üretkenliğin had safhada olduğu bir toplumsal yaşam hakimdi.

    stalin'in liderliğinin damgasını vurduğu söz konusu dönemin sonucunda sscb o kadar ilerledi ki, 1957 yılına gelindiğinde uzaya ilk defa uydu göndererek uzay çağını başlatan ülke sovyetler birliği oldu. 1959 ekonomik reformlarıyla birlikte de manevi özendiricilerin yerine, maddi özendiriciler ön plana çıkarıldı ve plan hedeflerine ulaşıldıkça fabrika müdürlerine işçilerden daha fazla prim verilmeye başlandı. söz konusu reformlar idari anlamda 1964-1985 arasında durdurulmuş gibi gözükse de kamu çamaşırhaneleri ve kamu yemekhaneleri gibi uygulamalar geri getirilmedi ve bunun yerine kruşçev'in "yaşam standartlarında emperyalist ve sömürgeci batı'yı geçeceğiz" mantığı silahlanma yarışıyla birlikte sürdürüldü. böylece insanları bireysel olarak araba, buzdolabı, çamaşır makinesi almaya teşvik eden anlayış da devam etti. hatta stalin döneminde kapitalizmin bir fenomeni olarak kabul edilen ticari reklamlar, 1959 sonrasında tuhaf bir şekilde sovyet devlet televizyonunda bile gösterilir oldu. (https://www.jstor.org/stable/1248887)

    yani başlangıçta oturan ve başarılı olan ortak yaşama anlayışının yerini 1959 ile birlikte bireysel yaşama anlayışının teşvik edildiği bir anlayış aldı. 25 nisan 1985 kararları, 1964 yılında durdurulan 1959 reformlarına kaldığı yerden devam etti. buna ön ayak olanlar da aslında stalin'in temizlenmesi gerektiğini söylediği ve 1959'dan itibaren fabrika müdürlerinin ve sektör yöneticilerinin oluşturduğu nomenklatura adlı çıkar ve baskı grubuydu. işte sovyet sosyalizmini bitirerek sistemi önce devlet kapitalizmine daha sonra da açık kapitalizme dönüştüren nomenklaturanın önünü açan da kruşçev ve gorbaçov gibi liderler oldu. bu kişiler aynı zamanda günümüz kapitalist rusyası'nın "oligark" adı verilen zenginleridir.

    (bkz: sscb'de kapitalist restorasyon)
    (bkz: #14955850)
  • emperyalizmin dişleri arasında kalmış ve yitirilmiş bir türküdür sovyet sosyalist cumhuriyet:)
  • o günleri çok bekleyen de var
    ama nafile.
    bitti artık
  • sosyalizme nasıl gitmeli ama sosyalizm nasıl gitmemeliyi göstermiş devlet. kısmi milliyetçilikle birleşmiş, ulusal düzeyde kalan sosyalizmin nasıl da uluslararası arenada rekabet adına kendi ve diğer ülke insanlarına iğrenç şeyler yapabileceğini göstermiştir. ha tabi toptan çöpe atmamak lazım, bir sürü iyi yönü ve öğretici deneyimleri de olmuştur.
  • tarihindeki ilgi çekici meselelerinden biri olan almanya'nın sovyetler birliği'ne neden saldırdığını ve almanlar için rusya'daki savaşın neden istendiği gibi gitmediğini adolf hitler'in bizzat kendi ağzından anlattığı 1942 tarihli bir ses kaydı türkçeye çevrilmiş: https://www.youtube.com/watch?v=xxmdabaxosy

    http://lechantdudiable.blogspot.com.tr/…ki-tek.html
  • bolşevikler eğitime çok önem veriyordu. amaçları modern, prolekült anlayışıyla yetişmiş, milliyetçiliğe ve köhne geleneksel düzene düşman yeni bir "sovyet insanı" yaratmaktı. çocuk ve yetişkin herkes için eğitim seferberliği başlatıldı. çarlık döneminde halkın sadece % 5'i eğitim imkanlarından faydalanabildiği için okur-yazar oranı oldukça düşüktü. bu nedenle yetişkinler için işçi fakülteleri (rabfak) kuruldu. bu fakültelerde işçilerin hem temel ve teorik, hem de mesleki ve pratik eğitim almaları sağlandı. eğitim tüm toplum için ücretsiz ve mecburi hale getirildi. böylece 1932'de çocukların %98'i bilfiil okula gidiyor olacaktı. daha sonra sovyetler birliği %100'lük okuma-yazma oranıyla bu konuda dünyada birinci oldu. eğitim-öğretim seferberliği sovyet halklarını ilim ve teknolojide büyük başarılara imza atan bir toplum haline getirdi.
  • sovyetler birliği'nin uluslararası askeri operasyonlarına başlıca örnekler:

    1. macaristan (1956)
    macaristanlı öğrenciler, komünizmi protesto etmeye başlarlar. komünizme yönelik hoşnutsuzluk, halk içinde de yaygın olduğundan, protestolar büyür ve ülke geneline yayılır. komünist hükümet çöker. yeni hükümet, macaristan'ın varşova paktı'ndan çıkmasını gündeme getirince, sovyetler birliği ülkeyi işgal eder, komünizmi geri geririr.

    2. çekoslovakya (1968)
    1960'larda çekoslovakya ekonomik sorunlar yaşar. düşünce özgürlüğü gibi konularda da rahatsızlıklar vardır. dahası, rejimden hoşnutsuzluk, (muhtemelen idareciler dahil) her kesimde yaygındır. neticede, çekoslovak idare, komünist rejimi esnetme kararı alır. merkeziyetçilik azaltılacak, düşünce, ifade ve basın özgürlüğü üzerindeki sınırlamalar azaltılacaktır. bu reform çabaları üzerine, sovyetler birliği, varşova paktı içindeki bulgaristan, polonya, macaristan ve doğu almanya'nın da katılımıyla oluşan bir koalisyon gücü ile çekoslovakya'yı işgal eder. sovyet ordusu, sovyetler birliği'nin dağılacağı 1991 yılına dek çekoslovakya'dan çıkmaz.

    3. afganistan (1979)
    ülke içindeki muhalif mücahidin güçleri ile mücadele etmekte olan afgan hükümeti, sıklıkla sovyetler birliği'nden askeri yardım ister. iki ülke arasında daha önceden yapılmış bulunan bir anlaşma, böyle yardıma kapı açmaktadır. sovyetler birliği bu çerçevede afgan hükümetinin giderek artan askeri yardım taleplerine olumlu yanıt verir. bu süreçte, afgan siyaseti de gayet çalkantılıdır ve ülkenin geleceği belirsizdir. bu nedenle, sovyet hükümeti kgb'den konu hakkında bir rapor hazırlamasını ister. rapor, komünist eğilimli afgan başbakanı hafizullah emin'in abd ve bir dizi diğer ülke ile olan irtibatını artırdığına değinir. bu bilgiler, sovyer rejimini rahatsız eder. afganistan'ın abd'nin dümen suyuna girmesinden ve/veya iran benzeri bir islami devrime sahne olmasından çekinirler. neticede, rusya, afganistan'ı işgal eder.

    tema:
    (bkz: siyaset bilimi/@derinsular)
hesabın var mı? giriş yap