• simcity serisinin 93'te cikan ikinci oyunu.
  • ne simcity 3000, ne simcity 3000 unlimited, ne de simcity 4 bu oyunun eline su dokemez.
  • hayatimda oynadigim en muthis simcity oyunu.baya ayrintiliydi.kopru yapmak ve plant secmek bir zevkti.para kazanma isini rayina oturtmak zordu ama bir basladin mi is gelecegin platform evlerine kadar giderdi.esek gibi sehirler kurdugumu hatirlarim****
  • bir de oyunda kendinizi astiginiz zaman cikan binalar vardi (4 adet idi, cok pahaliydi bunlarin hepsi, tam olarak ne diye anildiklarini bir hatirlasam; derken sozlukculer bana bunun arcologies oldugunu hatirlatti, sagolsunlar). onlardaki detay bile dudak ucuklatmaya yeterdi.

    simcity 4 de guzeldir pek tabii, ama hicbir oyun, hicbir zaman simcity 2000'in yerini alamayacaktir. hala giris muzigini, o orumcekvari uzaydan gelen mekanik tek gozlu yaratigin binalari ucurmasi goruntuleri esliginde hatirlar gibiyim.

    ayrica, butun diger simcity serilerinde oldugu gibi, en guzel muziklere sahip oyunlardan biriydi vaktinde. halen daha butun simcityler'in muzikleri inanilmazdir.
  • (bkz: simcopter)
    (bkz: streets of simcity)
    (bkz: simtower)
  • yıllar boyunca büyük zevkle ancak iflas etmemek için kastıra kastıra oynadıktan sonra dellenip hile kodunu* bulduğum ve mümkün olan en üst rakam olan 1,410,027,545 dolarla başlayıp deliler gibi hanlar, hamamlar, köprüler, metrolar neyin yaparak bir tarafına su kaçırdığım oyun.
  • aylarca kasip muhtesem bir sehir kurmussunuzdur.yapitinizla övünürsünüz.bakinca içiniz bir hos olur.egolarinizi tatmin etmisinizdir.ama bir gün iki tane dallama arkadasiniz gelip sinir bozucu yorumlar yaparlar:
    -eheh abi simdi bu sehri sen mi kurdun.
    -evet.yaparken izmir i model aldim*.
    -hmmm hocam o kadar kasmissin ama bi boka benzememis bu uahauauha
    -hastirin leen ne anlarsiniz siz.

    o andan sonra yaratici ruhunuz kirilir...
    (bkz: asabi bozulmak)
  • simcity 2000 öyle bir oyundur ki; arada anneniz sizi yemeğe çağırmasa, saati merak bile etmeden; uykusuz, aç susuz günlerce oynayabilirsiniz. şeytan gibidir bu oyun; size kötü huylar enjekte eder; hırs küpü olursunuz.ağzınız köpürür, gözleriniz ekrana kilitlenir *. yaşamak için çok daha az şeye ihtiyaç duyduğunuzu farkedersiniz sonra; biraz oksijen biraz kahve, arada sırada da tuvalete gitmek yeterli olacaktır. eğer bi de yanınızda telefon varsa şahane; günlük konuşma ihtiyacınızı da burdan karşılayabilirsiniz. lakin sonra silkinip kendinize gelmeyi ihmal etmeyin. *
  • rüyanızda, bulunduğunuz şehrin su şebekesini planladığınızı gösterebilir bu oyun..
  • bu oyunda şöyle bir sadistlik yapmak mümkündür:

    denizde mutlu mutlu gezen bir yelkenlinin çevresi önce raise terrain aracı kullanılarak toprakla çevrilir. yelkenli tek bir kareden ibaret mini gölde mahsur kalır ve olduğu yerde sağa sola dönmekten başka hiçbir şey yapamaz hale gelir. bu sahne bir süre hunharca gülerek izlenir ve sonrasında bitirici hamleye geçilir: yine raise terrain aracılığıyla yelkenlinin çırpınıp durduğu kareye bir kez tıklanır.

    yelkenli, suyun yerini almış olan toprak üstünde 2 saniye daha kalır ve ardından sonsuza dek kaybolur...
hesabın var mı? giriş yap