• akşamları yolda yürürken "it's happening again" kısmı sürekli aklıma geliyor ve agzıma takılıyor... o yuzden bu şarkıya binlerce teşekkür ediyorum... silve soul'dan önce dilimde hep zafer peker'in "sensiz sabah olmuyor"u vardı... nasıl bir benimsemişlik varsa yıllardır "ulan bi şarkı soyliyim icimden" derken aklıma sensiz sabah olmuyor geliyordu...

    şarkı efsane... :(
  • beach house'un en sevdiğim şarkısı. "it is happening again" kısmı hiç bitmesin...
  • beach house'un geceye dinginlik ve huzur katan şarkısı. her şarkıları da ayrı güzel zaten.
  • iki bin ondan hoş bir seda; teen dream'in belki de en iyisi.

    plato ideal devletini üç sınıftan oluşturuyor.

    - yöneticiler: krallar, filozoflar; altın ruha sahip olanlar.
    - askerler: iktidarın yardımcıları; gümüş ruha sahip olanlar.
    - halk: uygulayıcılar, insanların çoğunluğu; bronz ruha sahip olanlar.

    yine plato insan ruhunun üç parçadan oluştuğunu söylüyor ve dominant kısma göre insanları üçe ayırıyor.

    - golden souls*: rasyonel olanlar; gerçeğin, doğrunun peşinde olanlar.
    - silver souls*: yüce ruhlar*; şeref ve cesaret sahibi olanlar.
    - bronze souls*: içgüdüleriyle temel ihtiyaçları doğrultusunda hareket edenler.

    gümüş ruhlar; canları pahasına değerlerini, halkını, iyiyi ve güzeli koruyor olanlar.

    o tekrar "meydana gelen" şey her neyse vokalin sesinden pek de hoş bir şey olmadığını anlıyoruz, belli ki bu verilen mücadele bir savaş; ama ne kadar yorgun, bıkmış hissetse de; defalarca bu zorluğu tecrübe etse de; kazanmak için hiç umudu kalmasa da son gücüne kadar mücadele edecek, doğru bildiğinden ödün vermeyecek bir ses o. *o bir silver soul.

    1 2
  • bir sarkinin bu kadar iyi (belki de yakin muzik tarihinin en iyisi) olmayi bu kadar az efor sarf ederek nasil basardigini aklim almiyor. bulut gibi dolasan bir klavye melodisi, arkada belirsiz bir gitar, verse'lerin sonunda yukselen crash zilleri, victoria legrand'in bu ses duvarina karisan muhtesem vokalleri, ve elbette sarkinin sonundaki geri vokaller. sarki degil, dunya disi bir deneyim.

    philadelphia'daki installation konserlerine o gun orada olmama ragmen stubhub'a guvenmeyip gitmeyen kafami sikeyim.
  • (bkz: gintama)
  • gintama’nın final arcının ismi.
  • bir önceki entry'yi okudum şok içindeyim. hazır başlık kirlenmişken ben de ayrıyetten böyle şarkının ta amına koyim. saat kaç oldu her gözümü kapadığımda "it's happening again" diye diye hayal kuruyorum rüya görmem gerekirken. 5 e kadar falan süperdi yalan yok aşk, meşk, şehvet, tutku, özlem.. pembe dizi doluydum yani aktı gitti yastıklar şunlar bunlar. derken ezan okundu ve çocukluktan kalma refleks olarak yatıştan dik oturmalı uzanışa geçtim. karanlıkta öyle mal mal dururken fark ettim ki yine hayallere dalıp yine olayların gerçek hayattaki hallerinden, zamanlamasından kopmuşum ve al sana bir "it's happening again" vakası daha. kucağıma bıraktım bombayı. ama bundan hızlı kurtuldum çünkü her "it's happening again" şarkıyı tekrar mırıldanmaya başlamama bir gönderme haline geldi. neyse ki saat 6 gibi bir aydınlanma yaşadım ve anladım ki bu şarkı hileli. it's happening again" kısmı zaten işin başında "again"'lene "again"'lene giriyor hayatımıza. wow! bir yerden sonra olayın mı yoksa şarkının mı yoksa kendinizin mi "again" sarmalına girdiğinizi çözemiyorsunuz. yok artık ne kadar kaliteli de bir entry. neyse duygularınızla oynanıyor. çok ayıp.
hesabın var mı? giriş yap