selim aru
-
1910-1986 senelerinde yaşamış; bestelenmiş meşhur güftelerin sahibi. selâhaddin pınar, todori'nin lokantasında son nefesini verdiğinde kendisinin yanındaymış güftekâr.
ve hakkında bir alıntı:
"...âdil bey oğlu selim aru'yu, selâmsız semtinde bulunan frerler mektebini bitirdikten sonra ve maddî imkânsızlık sebebiyle, kendisi gibi asker yapmak için kuleli askerî lisesi'ne göndermek ister. eşref efendi'nin ağabeyi hâkim tahsin bey ise yeğeninin robert college'de okumasını arzu ederek masraflarını üstlenir. ancak yeğeni lisenin henüz daha 2. sınıfında iken tahsin bey enfraktüsten vefât edince, eşref efendi kardeşinin bu arzusunu vasiyet olarak telâkki ederek masrafları deruhte edip yeğeninin robert college'den ayrılmamasını sağlar. fakat eşref efendi'nin geliri buna yetmediğinden kendisi, herkesden gizli olarak, mısır çarşısı'ndaki bir yağ toptancısının yanına çırak olarak girer ve, selim aru okulu bitirinceye kadar, okul taksitlerini ve sâir masrafları bu işten kazandığı ücretle karşılar.
mektep arkadaşları, dayısının mısır çarşısı'nda çırak olarak çalışmakta olduğunu gördüklerini kendisine bildirdiklerinde selim aru buna inanmaz. fakat arkadaşlarının ısrarı üzerine mısır çarşısı'na gidip de durumu kendi gözleriyle görünce hayretlere gark olur. oğlu, vefâtına kadar selim aru'nun bu olayı ne zaman hatırlasa hep hüngür hüngür ağlamış olduğunu söylemektedir..." *
bestelenmiş bilinen bazı eserleri:
(bkz: ağlar gezerim sahili sanki benimlesin)
(bkz: akşam oluşundan çözülür gönlüme derdin)
(bkz: aşkınla meğer aşkıma son dem vuracakmış)
(bkz: baharda bu yıl bir melâl var hüzün gibi)
(bkz: bıkmış gibi gönlüm itiyor aşkı içinden)
(bkz: bir dert gibi akşam suların koynuna indi)
(bkz: bitmez tükenmez bu dert ömür diyorlar buna)
(bkz: cevr-i yâre sabır buldum ömrüm ahzâna kaldı)
(bkz: encamını anlatmada halim sana aşkın)
(bkz: gezindi yine bir ses uzakta hâre gibi)
(bkz: gönül durup dururken bir güle uçtu)
(bkz: hicran yine hicran mı bu aşkın sonu söyle)
(bkz: mevsim gene gülden çile çekmek gene meyden)
(bkz: yine bir sızı var içimde akşam oldu diye) -
son haftalarda trt nağme programlarında sıkça mektuplarından alıntılar yapılan güftekâr. keşke ayten yavaşca'nın eşi alaeddin yavaşca'nın anılarını derlediği gibi bir hayırsever de aru'nun mektuplarını toparlayıp kitap olarak bassa. ne de olsa içeriklerinde müziğimizin büyük ustalarıyla ilk elden anlatılmış anılar, şarkıların hikâyeleri vb. var. müzik tarihimiz için değerli bir kaynak olurdu.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap