• ruanda'da 6 nisan1994 yılında başlayan iktidardaki hutuların fransa'nın da desteği ile sistematik bir biçimde tutsi azınlığının yaklaşık 1 000 000 kadarını katletmesi olayı.şu günlerde dünya medyası harıl harıl 10.yıldönümünü yaşadığımız bu soykırım olayını tartışırken bizim medyamız yine uyumakta.
  • fransa'nın sırf güzel para getiriyor diye hutu'lara silah satması üzerine olmuş soykırımdır. sonuçta suçlu hutu kadar fransadır..
  • aynı zamanda o zamana kadar savaş muhabiri olan savaş ay'ın olaya şahit olduktan sonra magazin gazetecisi olmasına neden olmuş hadise. 1 milyon'dan fazla insanın 100 gün içersinde palalarla doğranması şeklinde cereyan etmiştir. artık ne gördüyse orda, rwanda'dan dönen savaş ay bir anda sosyete ve popüler kültürün bayraktarı olmuş, adeta tövbeye gelmiştir. bambaşka-pırıl pırıl bir insan olmuştur. dönemin her davaya meraklı yeni-roma konsülü, balkan'lara konsantre olduğu için arada tutsiler kaynamıştır. keza şu an benzer bir filim sudan'da yaşanmaktadır. (bkz: cencevit)
  • 10. yılında utançla anılırken the economist'in bir yığın haline getirilmiş kafataslarının üzerine "never again" şeklinde bir başlıkla kapak yaptığı soykırım. ruanda'da hala tutsilerin cesetlerinin çürüdüğü yerde olduğu gibi bırakılmış kemikler var bu vahşeti insanlara hatırlatmak için, ama dokunaklı başlıklar tabii ki yetmiyor. güvenlik konseyi "ay kınasak mı, kınamasak mı.." diye düşünürken, avrupa devletleri daha kendini kurtaramamış afrika ülkelerinin kurduğu african union'dan medet umduğunu utanmadan söyleyebiliyorken, bütün dünyanın gözü önünde, 10 yıl önceki bu olayın biraz daha kuzeyinde yeni bir soykırım yaşanıyor. (bkz: darfur)
  • (bkz: hotel rwanda)
  • tutsi'lerin üstün ırk olarak tanınması, aslında almanların egemenliği döneminde başlamıştır, belçikalılar tarafından da işlerine geldiği için sürdürülmüştür. biz bu ismi bir yerden hatırlıyoruz değil mi? yani, madem onlar yaptı, ben de ırkçılık yapmaktan çekinmeyeceğim izninizle, sağolsunlar, yakın zamanlardaki en büyük iki soykıyımın fikir babası almanlardır. sadece almanları da suçlamayalım, biri pişirdiyse biri yemiş, fransa da soykırım milislerini bifiil eğitip, üstüne üstlük sokaklarda insan doğramakta kullanılsın diye o palaları satmıştır.
    üst üste iki dünya savaşı çıkardıkları yetmedi, yugoslavya'da, arnavutluk'ta, çeşit çeşit milletin burunlarının dibinde birbirini öldürmesini el el üstünde izlediler. avrupa'nın elleri kirlidir özetle.
  • hutuların hızını alamayıp tutsi'ler yetmezmiş gibi onların cesetleriyle semiren köpekleri de başımıza bela oldular diyerekten katlettiği ayrıca malumumuzdur.
  • aynı zamanda bolca hutu'nun da öldürüldüğü olaylar zinciri. olayların temelinde ise tamamen ekonomik nedenler ve güçlü olanın hayatta kalması ilkesi yatmakta. aile içi tarla bölüşme savaşlarında genç erkeklerin kendi kardeşlerini, babalarını öldürdükleri katliamların da yer aldığı tuhaf bir soykırım.
  • belki de avrupanin en acimasiz koloni devleti olan belcika'nin eski kolonisi ruanda'da guc sahibi kucuk hutu azinligin, 100 gun icerisinde 1 milyona yakin tutsi ve ilimli hutu'yu anlatmakta gucluk cekiyorum ama, sinek oldurur gibi kestigi, batili ulkelerin, dogulu ulkelerin, afrikali ulkelerin, islam ulkelerinin, yahudi ulkelerinin, asya ulkelerin,latin amerika ulkelerinin kisacasi dunyanin bu sirada gozunu kapadigi soykirim.

    son gunlerde fransa'nin goz kapmakla kalmayip once hutu'lara yardim ettigi, sonra cok siyasi bir manevrayla "soykirim oluyor" diye ilk aciklamayi yapip kendini isin icinden cikardigina dair iddalar var.

    http://news.bbc.co.uk/2/hi/africa/6079428.stm

    (bkz: tutsi soykirimi)

    edit: sozlukte tutsi soykirimi basligi altinda gecse de cok sayida hutu'nun da olduruldugu (ki oldurenler yine hutudur) ve uluslararasi yayinlarda bu adla gectigi dusunulurse bu ruanda soykirimi adi daha mantikli gelecektir.
  • (bkz: shooting dogs)
hesabın var mı? giriş yap