• anglosakson ulkelerde epey bir begenilip okunan yazar. kitabi ciktigi an bestseller oluyor.

    genellikle insan psikolojisi ustune detayli arastirmalar yapip, tarihten hikayelerle guzel bir sekilde kurguluyor kitaplarini. insanlarin ilgisini ceken guc, ask gibi konularda yazinca da hayli satiyor.

    konsepti yakalamis adam.
  • ustalık kitabını okudum. okuduktan sonra çok şey ögrendim. özellikle geçmişte
    "dahi "olarak tanımlanmış kişilerin hayat öykülerinden örnekler vermesi akıcılığı sağlıyor.
    kitaptan bir alıntı paylaşayım.
    --- spoiler ---
    ögrenmek tevazu gerektirir.seçtiğimiz alanda bizden çok bilgili kişilerin olduğunu itiraf etmeliyiz.onların üstünlüğü doğal bir yetenek ya da ayrıcaklıktan değil, harcadıkları zaman ve kazandıkları deneyimden kaynaklanıyor.otoriteleri politikaya ya da aldatmacaya dayalı değil.gerçek bir otorite.ama bu gerçek bizi rahatsız ediyorsa,her tür otoriteye karşı güvensizlik duyuyorsak,herhangi bir şeyi kendi başımıza da kolayca öğrenebileceğimiz inancına yenik düşeriz, kendi kendine öğrenmenin daha otantik olduğunu düşünebiliriz.bu tavrımızı bağımsızlığımızın bir işareti olarak görmeye çalışırız ama aslında temel özgüvensizliğimizden kaynaklanır.belki de bilinçaltında ustalardan öğrenmenin , otoritelerine boyun eğmenin kendi doğal yeteneklerimizin aşağılanması olduğunu hissederiz.ustaları ya da öğretmenleri eleştirmenin zekamızın bir göstergesi olduğunu, uysal bir ögrenci olmanın zayıflık belirtisi olduğunu düşünürüz.
    --- spoiler ---
  • tüm kitapları bir başyapıt olan yazar.
    kitapları öylesine sıra dışıdır ki, daha keyifli bir kitap bulamam belki diyerek iki tanesini özellikle okuyup bitirmiyorum.
  • (bkz: iktidar) kitabının yazarı. her maddesi çok ciddi öneme sahiptir.
  • tarihi okuyup öğrenmek ve olaylara farklı açılardan bakarak tekrar eden patternleri görmek isteyen herkesin okuması gereken bir yazar. herkesin bildiği olaylar belli doğal yasalar altında toplanınca geçmişi yepyeni bir perspektiften göstererek geleceği aydınlatıyor.

    the art of seduction ve the 48 laws of power kitaplarını okumuş biri olarak herkese okumalarını şiddetle tavsiye ederim. bu kitaplardan öğrendiğim bakış açısıyla kendi tecrübelerimi ve günlük hayatımda karşılaştığım olayları farklı açılardan değerlendirerek her gün yeni bir şey öğrenip kendimi geliştirmeye başladım. ancak çok fazla kitap okumayan biriyseniz bu iki kitaba başlamadan önce başka kitaplar okumanızı öneririm.

    (bkz: insanın hayatını değiştiren kitaplar)
  • roman, hikaye ya da kurgu tarzı kitaplardan değil de öğretici, insanı ve davranışlarını tarihten ve günümüzden şahane örnekler ile açıklayan çok iyi araştırmalar ve gözlemler üzerine yazılmış kitap seviyorsanız, arıyorsanız kesinlikle ismini bilmeniz gereken yazardır.

    kısacacı bu adamın kitaplarını okuyun, hatta birkaç kez okuyun..
  • başucu yazarım, modern filozofum. hayat onun koyduğu yasalarla geçmeyecek kadar kompleks, beyin 7/24 optimizasyon problemi çözer gibi o kısıtlarla uğraşamaz. fakat hikaye anlatıcılığı olağanüstü, genel kültürü arttırmak için bile okunabilir. anlattığı her hikayeyi kendi tezlerine bağlayarak okunmayı çok kolaylaştırıyor. ayrıca akılalmaz bir tarih bilgisi var. okuyun, okutun.
  • kitaplarında temelde söylemek istediklerinden ziyade, bu ana fikirlerini desteklediği örnekler muazzam.

    neticede biliyorsunuz; ne söylediğiniz değil nasıl söylediğiniz daha önemlidir. belki bu adamın söylediklerini herkes içten içe biliyordur ama tarihten örneklerle bunları okumak çok keyifli. ve bu şekilde daha akılda kalıcı oluyor.

    tarihin tozlu sayfalarından o örnekleri bulmak (veya hatırlamak) için adamın ya yapay zeka kıvamında beyninin olması, ya korkunç kültürlü bir ekibinin olması ya da kendisinin tüm bunların birleşimi olması lazım.

    bir de okuduğu olayı yorumlama kısmına değinmek lazım ki en önemlisi bu.

    biliyorsunuz türkiye'de meşhurdur; bir ideoloji tarihten bir olaya bakar ve hayal gücüne göre bu olayın üstünden saçma sapan çıkarımlar yapar. (saçma sapan kaynakları da ekleyerek ana fikri iyice saptırabilirler.) gerçeklikten o kadar uzaklardır ki yüzyıllardır başarısızlığın kelime anlamı olmuşlardır. çünkü yorum kabiliyetleri zayıf, siyaha bakıp gri diyorlar.

    robert greene ise, napolyon'un savaşlar öncesi askerlerini mevzilendirdiği ve savaşın sonucuna en baştan etki eden noktalardan tutun, amerika'da 19.yy başında yaşamış sihirbazın başarı taktiklerine kadar inceleyip bunlardan çok rasyonel çıkarımlar yapıyor. sıfır duygu, sadece rasyonalite.

    tarihin derinliklerinden bu tip örnekleri bulup çıkarabilmesi ve tüm bunları bir çerçeveye oturtabilmesi büyük meziyet. kendisinin kitaplarını okumak da oldukça keyifli.
  • iktidarın 50. yasası (bkz: the 50th law) ve güç sahibi olmanın 48 yasası (bkz: the 48 laws of power) kitaplarını bulamadığım için ilk defa pdf üzerinden kitap okumama vesile olan yazar.

    tarihten verdiği örnekler üzerinden yasalara bir sonuç ilişkisi kurması özellikle yasaların hükümleri gerçekten öğreti olarak benimsenecek düzeyde.
  • bilim; “insanları hayvanlardan ayıran şeyler selebral korteks, düşünebilme, irade sahipliği, konuşabilme ve bilinçtir.”

    robert greene; “bizi hayvanlardan ayıran şey yalan söyleme ve aldatma yeteneğimizdir.”

    bir değişik bakan insan.
hesabın var mı? giriş yap