• özellikle tiyatro'ya ait bi deyim olup, sinema'da da kullanıldı diyelim, hadi iki kişi arasında konusu geçen beylik bi muhabbetten dem vurma esnasında da "replik" deyimi kullanıldı ama oha arkadaşım; her söze, her deyime, her söyleme, ifadeye, anlatıma, tümceye, cümleye, cemile "replik" demeyin artık... bu da "olay" gibi bi yapıştı kaldı dillere, yazık, komik duruma düşüyosunuz... [tepki adamı]
  • (ara: replik*)
  • ankarada özellikle orta yaşa hitap eden bir bar. canlı caz müzik dinlenebilir burada.
  • hikayeyi ve söylenecekleri daha önceden çalışmış, yer yer su gibi yutmuş olanların, karşısındakilerde ilk defa söylüyormuş izlenimi bırakma çabası.
  • replyden türeyerek türkçemize girmesi muhtemel sözcük.
  • ankara cevre sokakta bulunan ve gectigimiz günlerde el degistirip canli türkce müzik yapmaya baslayan, iyi müzisyenlerle calistigi icin dinlenebilir sarkilar calinan bir bar. dezavantaji ise yalnizca bir adet tuvalet kabininin bulunmasi.
  • yas ortalamasi fazla yuksek olan bar. cumartesileri de cok kotu muzik caliyor. pazartesi gunleri guzel bir caz programi varmis diyorlar.
  • sözlükte çok sık kullanılıyor ve hatalı oluyor bu kullanımlar.hatta öyleki, bazı "replik"ler komik oluyor artık, kaçınmak lazım.

    misal, başlık hadi lan
    altına girilen yazı, "çok sinirlenilen durumalrda, içten gelen ve bastırılamayan replikmiş bu.

    1- replik değil işte o, içten gelen bir cümledir.ne o, tiyatroda hangi rolü verdiler sana? danimarka kralı mısın? yoksa şişli de bir apartman mı?
    2- "replikmiş bu" .. bu da iğreti oluyor, niye emin değil misin güzel kardeşim, mişli muşlu konuşuyorsun.güven kendine, geriye yaslan şöyle, göğsünü ger, başın dik bağır."repliktir bu" .. bu.
    3- buna ayar diyenin gözü çıkmasın.
  • semigod'in dogumgunu munasebetiyle tesrif ettigimiz, hem sinirlerimizi hem de (muzigiyle) bunyelerimizi oynatmis, ortada kosuyu hizlandiran tavsan misali vargucuyle danseden ve sahibi oldugunu dusundugumuz hanimin figurleriyle hafizalarimiza kazinan mekan.
hesabın var mı? giriş yap