• bir nevi dusman, gecilmek, ezilmek istenir.

    ayni adami paylasmak istemeyen, illa hepsi benim olsun diyen hatun zihniyeti birbirini bu durumda gorur. (bkz: sacma)
  • emmanuel carrére'nin müthiş romani ....bir insanın hayatindaki "yalan"lar
  • (bkz: rakibe)
  • raakip olarak yanlış da telâffuz edilebilen kelime.
    ayırca; bu telâffuzun doğru olduğu bir kelime de vardır; râkip.
    arapça binici anlamındaki bu kelimeyi rakîp yerine kullanmak hiç hoş olmayan sonuçlar doğurabilmektedir!
  • insanin icindeki hayata karsi savas, didinme, ve rekabet duygusunun odaklandigi, caba gostermeye iten kisi, kurum, kurulus.
  • ehemmiyet itibariyle, padişah istisna edilirse, rakip üçüncü şahıstır. sevgili ve aşıktan sonra gelir. ancak onun şahsiyeti müstakil olarak işlenmez. sadece aşıkın açısından görünür. yani onun hakkında ne söyleniyorsa aşıka göre söylenmiş olur. aşıkın onu ele alışı daima menfi yöndedir. bu sebeple o, daima kötü, çirkin, zararlı ve yararsız, zalim bir kişidir. bütün kötü huylar onda toplanmıştır. fakat çoğu zaman görürüz ki sevgili hiç de aşık gibi düşünmez. böylelikle rakip düşüncesi, aşıkın kafasında iki planda kendini arzeder. birincisi, aşıkla doğrudan doğruya münasebete girişir. ikincisinde ise sevgili vasıtasıyla varlığını hissettirir. aşıkı asıl üzen rakip değildir. rakip vardır ve kötüdür. aşık bunu bilir ve kendisi ona göre hareket eder. açık vermez ve sık sık da sevgiliyi ikaz eder. işte onu asıl üzen, bütün bunlara rağmen sevgilinin her şeyi bir tarafa itip rakibe hüsnü kabul göstermesi, bol imkan tanıması ve ona inanmasıdır. bütün facia buradan kopar. beyitlerin dörtte üçü, bu hal dolayısıyla aşıkın feryatlarını, yanıp yakılmalarını, teessüflerini ve ümitsizce, fakat ustaca ikazlarını, rakibe karşı yönelmiş hakaretlerini taşır.

    ahmet paşanın şiir dünyası'ndan.
  • spor veya herhangi birşeyde insanı antrenör veya hocasından bile daha fazla geliştiren kişi. rakipleriniz olmadığı zaman durduğunuz yerde saydığınızı fark edersiniz, bir süre sonra gerilemeye bile başlarsınız. rakipler faydalıdır, ama düşman değil sadece rakip olarak kaldıkları zaman.
  • ölçme aracıdır.

    şöyle ki; spor müsabakalarında galip gelenin gücü kimi/kimleri yendiği ile ölçülür. adı sanı duyulmamış bir takıma karşı 100 gol atsanız, ilk 3 saniyede k.o. yapsanız, bitişi ilk siz geçmiş olsanız dahi kimlere karşı olduğu da önemlidir.

    motivasyon kaynağıdır.

    su uyur rakip uyumaz. hep ondan daha iyi, daha güçlü, yetenekli ve dayanıklı olmak zorundasınızdır. o sizin hatalarınızı, zayıflıklarınızı değerlendirecek, hatalarınızı kapatıp, zayıflıklarınızı düzeltmeniz gerekir. hep tetikte olmanız gerekir. geçmeniz gereken asgari limitleri belirler.

    hayatın kendisidir rakip.

    benim olması gereken, benim olanı korumak için karşılaştığımdır rakip. şampiyonluk, puan, sevgili, para, yaşam... rekabet ve kendini geliştirmenin tetikleyicisidir, olmazsa olmazıdır. düşman olmak zorunda değildir rakip, ama rakiptir eninde sonunda. rakibine saygı duymak şarttır, o bizim için vardır çünkü.

    nereden esti dersek, lebron james şöyle süper, böyle yiğit, şöyle cevval diyenlere rakibini söyle sana değerini söyleyelim demek istedim.

    (bkz: düşman)
  • şenol güneş tarafından her telafuz edildiğinde beni benden alan sözcük.

    (bkz: raaaakip)
  • arapça rakibten gelip gözeten, kollayan, bakan/bakıcı anlamını taşıyormuş. rakipliğin özündeki hasmanelikten hareketle bizim fethiye'de hasmana diye bir sözcük kullanımı, türevi var: öfkeli veya düşmanca rakip anlamındadır, düşman kardeşleri çağrıştıracak sözcüktür.

    binmek anlamında da bir rakip sözcüğü var galiba. yusuf atılgan'ın canistan'ından (2000) bir örnek: ["beylerbeyi'nde sakin maliye nezareti ketebesinden faik efendi istanbul'a gelmek üzere râkip olduğu kayık saray burnu açıklarında devrilmiş ve mumaileyh denize düşmüş ise de tahlis edilmiştir."] ikdam / 22 teşrinsani* 1322 (1906)

    [aşk serüveninin zorluğu şuradadır: "bana kimi arzulayacağımı göstersin, sonra çekip gitsinler!": en iyi dostumun sevdiğine aşık olduğum sayısız oluntular: her rakip önce usta, rehber, gösterici, aracı olmuştur.] roland barthes - fragments d'un discours amoureux

    (bkz: müterakkıp)
    (bkz: odiosamato)
hesabın var mı? giriş yap