pina

• izmirde kilizman sahilindeki bir balık restoranın adı. eskiden (ben ufakken) mezelerinin lezzetli olduğunu hatırlıyorum, şimdi nasıldır bilinmez. fakat sırf denize sıfır olduğu için gidilesi bir yerdir.
  
  ayrıca şehir içinde, gül sokakta da aynı isimli bir balık restoran vardır (gül sokağın lozan tarafı girişinde solda. süsler apartmanının altında). eskiden sahipleri aynıydı ya da ortaktılar.
• (bkz: pina dalis merkezi)(bkz: serhat su)
• midyeden farkli olarak icindeki etli kismi degil iki kabugu bir arada tutan kasi yenen kabuklu deniz canlisi. bu kas pek yagli ve agir bir besin imis. findik tadindaymis.
  (ara: ben yer miyim)
  kabugu 15-50 cm arasi degisen boylardadir. kumda sivri ucu gomulu olarak dikine durur. ici turuncu ve puruzsuz, disi acik kahve/bej gibi reklerde ve putur puturdur. kitapliginizda guzel duracagini dusunursunuz, o puturler vazgecirir.
• isp. ananas.
• güzel yapıldığında aslında içide yenir. dışındakı pütürler bıçakla temizlenir ve gerçekten hoş bir görüntü oluştururlar.kumun içinde bulunup sadece uç kısımları görünür oldukları yerden cıkarmak çok zordur çünkü uçlarında küçük ama kuvvetli kökler vardır.
• pinalar denizin kumluk bölgelerinde yaşarlar. el etek değmeyen yerlerde bir tür tarla görünümünde peydahlandıkları da olur. bunları eldivensiz çıkartmak pek mümkün değildir zira kumun dışında kalan açık kenarları sivri, pütürlü, kemikleşmiş bir dokuyla kaplıdır.
  
  pinaları güneşe koyarlar ki kabuklar iki yana açılsın. daha sonra el çabukluğuyla iki kabuğun arasına bıçak sokulur ve o yenilen beyaz, güçlü kas kesilir. kabukların iç kısmında, köke yakın sedef bir katman bulunur. bu da dikkatle kabuktan ayırmak suretiyle, takı filan yapımında kullanılır.
  
  yine de iki lokma et çiğneyeceğim, orama burama da sedef kaktıracağım diye zavallı mahlukatları katletmeli midir, orasını bilemeyiz...
  
  bunlar ayrıca günlük tekne gezilerinde ve kumluk plajlarda, 5 ila 8 metreye dalabilen ve üçlü çatalla kefal avlayabilen yürekli türk gençleri tarafından, pasifikten inci çıkartmışcasına artistik bir edayla, turist kızların ilgisini çekmek amaçlı da kullanılmaktadırlar.
• bir sure haslanirlarsa kendiliginden acilirlar. o guzelim beyaz kasi kesmek gereksizdir. ici acildiginda oldurdugunuze pisman oalcaginiz hayvanlardir. kabuklarinin icine sedeften dalgalar yerlesmis gibidir. (bkz: gercek incinin sakli oldugu yerler)
  illa yerinden sokecekseniz. etrafini biraz desmek sonrasinda ise kabugun yuzu size bakacak sekilde durup el sallar gibi saga sola cekistirmek gerekir ki allahtan pek direnclidir.
• amma ve lakin o beyaz kasın üzerine limon sıkıp hafifçe tuzladıktan sonra, 'ulan ne güzel şey bu be' dersiniz, güzelim hayvanı katlettiğinizden dolayı içinizde oluşan vicdan azabını dizginlersiniz.
  
  kesmezse kabuklarını eve dekoratif malzeme olarak koyabilirsiniz.
• (bkz: pina kahvaltı salonu)
• (bkz: pizza pina)