• the act of killing belgeselinde ne kadar insanlıktan çıkmış bir örgüt olduklarını açık açık itiraf ediyorlar. gangsterler, rakiplerini ortadan kaldırmak isteyen ne kadar üçkağıtçı esnaf, şerefsiz iş adamı, gazeteci... hepsi pemuda pancasila üyesi olup, ölmesini istediklerini komünist, solcu bunlar diye işaretliyorlar.

    sonra ne mi oluyor? sorgusuz, sualsiz, döve döve öldürüyorlar insanları, bazen meydanlarda, bazen ıssız yerlerde. ölmesini istediğin birisi mi var, "komünist bu" diye ispiyonla, söylenti çıkar, işi bitsin.

    herhangi bir pişmanlık, utanma emaresi de göstermiyorlar. belgeselde güle oynaya anlatıyorlar yaptıklarını.
  • the act of killing ile ismini duyduğum, anlatıldığı şekliyle endonezya'da zamanında komünistlere karşı kurulmuş paramiliter grup.

    izlerken ne kadar gerçek dışı gelse de, şimdi düşünüyorum ve türkiye'de de oldu lan bunlar demekten kendimi alamıyorum. hakikaten, türkiyede de oldu lan bunlar!

    madımak deyip geçiyoruz, maraş deyip geçiyoruz ama biz de geçtik bu dönemlerden.

    bu nasıl bir hastalıklı ruh halidir ki, o insanları hala da baş üstünde tutabiliyoruz. bu insanların önemli, makam ve mevkilere gelmesine göz yumabiliyoruz.

    işte bu örgüt, bize çok yabancı olan topraklarda, bizimkine çok benzer bir hikaye anlatıyor.
  • kaçakçılık, kumar, işkenceyle adam öldürme gibi pis işlere bulaşmış ve yaptıklarından en ufak bir pişmanlık duymamış vicdan yoksunu grup.
hesabın var mı? giriş yap