• türklerin avrupalılığı bahsinde çok çarpıcı bir makalesi vardı bir zamanlar. le point'da çıkmış, adının altında anıt gibi dursun istedim.

    "türkler avrupalı değilmiş, öyle mi? adları osmanlıyken yüzyıllarca avrupa'yı işgal etmiş türkler bunu öğrenince şoke olmuştur herhalde. atinalı, belgradlı, bükreşli olmuşlar. sofya'da yaşayanlara ne denir, sofyalı mı? türkler de sofya'da yaşamıştı. yaşamak ne demek, yönettiler düpedüz.
    peki ya bosna, o da mı avrupa'da değil? ama ben öyle hatırlamıyorum, 1996'da avrupa seçimlerinde bir saraybosna listesi bile olmuştu! ya işte, saraybosna da türklerin işgali altındaydı. hem de yüzlerce yıl. bunun kanıtı da orada inşa ettikleri camiler.
    bir bakıma türklerden daha avrupalı halk yok, ne de olsa diğer tüm avrupalılardan daha fazla avrupa'da yaşamışlar. almanları istisna sayabiliriz, ama onlar başka ülkelerde beş yıl yaşamış (1940-1945), türklerse altı yüzyıl (1314-1918). 1909'da türk meclisi nasıldı dersiniz? 147 türk, 60 arap, 27 arnavut, 26 rum, 14 ermeni, 10 slav, dört yahudi. neredeyse strasbourg meclisi!
    avrupalı değilse nedir türkler? asyalı mı? o kadar sarı değiller. afrikalı mı? yeterince siyah değiller. amerikalı? lisedeki coğrafya bilgilerimi pek iyi hatırlamasam da, öyle olduklarını sanmı-yorum. geriye iki çözüm kalıyor: türkler ya avrupalı, ya da türk. aslında tek başlarına bir kıta yaparlardı, o zaman onlara türklüler demek gerekirdi. türkiye artık diğer ülkelerden biri olmayıp, dünyanın ortasında çölün ortasındaki bir ağaç gibi duran bir özerk varlık halini alırdı.
    türkler avrupalı olursa avrupa'da müslüman sayısı birdenbire çok fazla artacak diyorlar. yugoslavya bölündükten sonra sırpların kullandığı argüman da aynen buydu. bunu tekrarlamak bana düştüğü için üzgünüm, ama islam da diğerleri gibi bir din işte. france 2 kanalında, her pazar sabahı 'islam magazine' programı var. bağcılar ve kasaplar hariç kimi rahatsız ediyor anlamıyorum.
    türkleri kendimizden uzak tutmayalım! ne de olsa amerikalılar saldırınca çok işimize yarayacaklar: onları ön saflara süreceğiz. kime inanmayı tercih edersiniz: eschyle'ye mi, philippe de villiers'e mi? 1. françois'ya mı jean marie le pen'e mi? bana mı alain juppe'ye mi?"

    (le point, 1 temmuz 2004)
  • 1956 doğumlu fransız yazar.

    1985'in grand prix du roman de l'academie française, 1995'in prix renaudot sahibidir.
hesabın var mı? giriş yap