orduspor

• zamanında en büyük iki karadeniz takımından biri olan (diğeri trabzonspor) hatta bir kez avrupa kupalarına katılma başarısı göstermiş şimdilerde 2.lig a kategorisine yükselmeye çalışan mor-beyaz renklerdeki futbol takımı.
• 3-7 yaş arası dönemime tekabül eden maçlarını babamın omzunda mor-beyaz elbisemle izlediğim memleketimin futbol takımı. şimdi hangi ligde oynar, futbolcuları kimdir bilmem etmem ama o zamanlardan kalma sloganımla "yayaayaa şaşaşaa orduspor çok yaşa" demek isterim.
• "or-or-or-mor-mor-mor-orduspor-gol" gibi tuhaf bir tezahürata sahip olan giresunspor 'un ezeli rakibi karadeniz takımı.
• ligde oynadigi son 13 maçi kazanan, 3 hafta önce üsküdarspor'la olan maçini 17 bin kisinin ali sami yen'de izledigi, adim adim sampiyonluga giden 2. lig b kategorisi takimi. zamaninda türkiye'yi uefa kupasinda temsil etmisti:
  orduspor:2 banik ostrava (çek):0
  banik ostrava:6 orduspor:0
• bu sezon 2.lig a ya oradan da 1. lige cikmasini umit ettigim karadeniz firtinasi..
• masabaşı oyunlarla adım adım a kategorisine ilerleyen karadeniz takımı.
• ikinci lig b kategorisi b grubu 2004-2005 sezonu şampiyonu olarak ikinci lig a kategorisi 'ne yükselen takım.
  
  tahkimden sonra gelen edit: futbol federasyonu tahkim kurulu, yarıda kalan orduspor maçı için eskişehirspor'a verilen 3-0 hükmen yenilgi kararını kaldırdı.. b kategorisi b grubu'nda orduspor'un şampiyonluğunu etkileyen maç hakkında detaylı açıklama yapılmadı...ilgilenenler için:
  http://www.ajansspor.com/haber.asp?haberid=112496
• kavga dövüş tehdit bıçak zorbalıkla ikinci lig a kategorisine çıkmış takımdır, tez zamanda b kategorisine dönmesini dilediğimiz takımdır.
• çocukken spor ansiklopedisini okurken bir fotoğraf gözüme çarpmıştı. orduspor 'un uefa'ya gittiği bir maçın görüntüsüydü. takımın renkleri de güzel gelmişti bana :mor-beyaz. ve ilk öğrendiğim futbol takımlarından biri olsa gerek , yıllar boyu alt liglerde ölüm kalım mücadelesi veren bu takıma karşı yoğun bir sempati beslememe birinci lige bir an önce dönüş yapmasını istememe neden olmuştu. ancak burda bir nokta koymak gerekli sanırım . çocukluğumun , gençliğimin temiz futbol hayallerini iki maçla söndürüverdi ne yazık ki orduspor. geçmişte beslediğim bütün sempatiyi bir anda kendinden aldı götürdü eskişehir maçlarıyla. futbolun, futbol dışında, kavga dövüş, siyaset ,yaralama, tehditle oynanabileceğini , torpillerle üst lige tırmanılabileceğini gösterdiler. neden? bir sene daha sabretmeyi , adalete çok mu görüyor orduspor taraftarı. adaletten , haktan bahsediyorlarsa ki sokak ağzı ile delikanlılarsa, yarın öbür gün buna benzer bir durumla karşılaştıklarında (ki futbol ülkemizde öylesine kirlenmiştir ki bugün ordusporu kayıranlar , yarından da yakın orduspor'u mağdur etmeye üç kuruşa ya da üç oya razıdırlar.) nasıl davranacaklar? karşılaştıkları haksızlıklara rahat rahat ses çıkarabilecekler mi ? ne zaman hakları yense rakipleri yüzlerine eskişehir maçlarını vurmayacak mi , sen sus bu üst lige nasıl geldiğin belli demeyecekler mi ve o zaman anlıyacak mı acaba ordulular ne olursa olsun bir üst lige çıkmaktansa hakla , emekle , adı , formayı temiz tutmanın önemini . umut ediyorum ki ordusporlular içinde bu şekilde bir üst lige çıkmaktan huzursuz olan çok insan vardır. umud ediyorum ki bu iş sadece kirli kafalı birkaç insanın tezgahıdır. aksi halde, bu ülkenin sporunun gelişmesinde atılacak her çaba boşa gitmiş sayılır . (bkz: ben sporcunun zeki çevik ve ahlaklısını severim)
  ah be orduspor renklerindeki beyaz , hep çocukluğumda ki gibi temiz kalsaydı be,keşke hiç kirletmeseydin onu.
• çocukken babamin omuzlarinda maçlarini izledigim takim. ordu sehrini son görüsümde her tarafin daha lig bitmeden nasil bayraklarla süslü oldugunu, herkesin ne denli sevinip heyecanla bekledigini, herkesin yüzünde nasi bi gülümseme oldugunu görünce mutlu olmustum. küçük sehirler içine kapalidir çünkü, küçük seylerle sevinir, üzülürler. büyük olaylar olmaz oralarda, minyatürdür hersey ama bi o kadar da samimi, harbi ve gerçek.
  
  heyecanla o insanlarin mutlu olmasini ve orduspor'un basarili olmasini beklerken 15 mayis günü yasanan olaylar ve biçakli bir taraftarin sahaya girmesi tabi ki bu bekleyise gölge düsürdü, tartisildi yazildi çizildi ve 18 haziran itibariyla da olay çözümlendi ancak düsünmekten kendimi alamadigim noktalar var
  
  istanbulda ve sehir disinda derbilere gitmis biri olarak taraftarlari tasiyan otobüslerin camlarinin kirilmasi, tribünlerden sidik torbalari, bira siseleri, sahaya biçaklar, futbolcularin kafalarina yumurtalar yagmasi, besiktas maçinda gencecik bir taraftarin stadda biçaklanarak öldürülmesi, maç sonrasi havaya açilan kursunlarla sönen hayatlar "çirkef", "kötü" klüplerin mi isidir yoksa bastirilmis korkularini, öfkelerini, yasamlarini hiç tanimadiklari bi güruh içinde yansitan insanlar mi? kötü olan kim yada nedir?15 mayis günü sahaya inen taraftar; sampiyonluguna bunca leke düsürmek, basini bunca belaya sokup, tüm sene döktükleri alin terini ziyan etmek isteyen orduspor'un parayla tuttugu biri mi yoksa öfkeli, mutsuz,saskin bi yurdum erkegi midir yoksa?yada bahsi geçen tüm bu futbol terörü içinde yasanan abukluklari yadsimis bi toplumun küçük sehir takimini bu basariya layik görmeyisi midir belki de...
  
  ordusporun artik kesinlesen sampiyonlugunu kutluyorum ve insanlarin mor beyaz bayraklarla sevinisini...