nosedive

• (bkz: nose dive)
• black mirror dizisinin 3. sezonunun 1. bölümünün başlığı. özlemişim. 5 yıldız.
• 21. yüz yıl hallerimizi tokat gibi yüzümüze vuran bir enteresan black mirror bölümü daha. (dur şunu facebook ve twitter'a da yazayım!)
• bu bölümün orjinal kaydı louvre müzesinde sergilenmeli.
  
  bu dünyada ne kadar sosyopat, nihilist, hedonist, ilgi manyağı ve elbette bölümün senaryosuna da uygun olarak "başkasının gölgesinde yaşayan", "bir başkasına özenerek kendini gerçekleştirmeye çalışan" insan varsa; hepsine verilmiş sanat eseri bir cevap olmuş bu bölüm.
  
  elbette black mirror bu cevabı her zaman verdi; veriyor.
  fakat nosedive'ın bu bağlamda yeri ayrı; biricik.
• --- spoiler ---
  
  acaba diyor insan günün birinde dünya böyle bir yer olurmu. şimdiden böyle yaşayan tipler var ama dünya geneline yayılırsa böyle birşey. kendime üzüldüm dizi boyunca kesin benim ortalama puanım birlerde sürünürdü.
  ayrıca anlayamadığım herkesin oyu bir kere geçerli olması gerek, saçmalık var orada. sürekli oturursun arkadaşlarınla puan kasarsın akşama kadar. biz türküz kesin bi yolunu bulurduk. herkesin ortalaması 4,5 üstü olurdu.
  
  --- spoiler ---
  
  bölüm iyiydi
• of be of, black mirror u beklettim beklettim, oturup bir gunde izleyecegim hepsini diye. iyi ki oyle bir sey yapmamisim, su an bileklerimi dikine kesesim var.
  
  yorgun argin gelinen bir pazar gunu uyumadan izleyeyim dedim bu bolumu, allahim icime okuz oturdu okuz. konusamiyorum gulumseyemiyorum, yemin ederim tatsizlastim.
  
  ama iyi olmus, hakikaten iyi olmus.
  
  --- spoiler ---
  
  sonunu sevmedim sadece, bence cok daha carpici bitirilebilirdi.
  --- spoiler ---
• alan ritchson'ı ekranda görünce aklım blue mountain state'e gitti, bir thad castle performansı bekledim ama rolü çok ufaktı, üzüldüm.
  3. sezonun ortalamanın üzerinde bölümlerinden biri.
• (bkz: #64550560)
• bu bölümün adı pink mirror olsa da olurmuş diye düşündüm izlerken. içerikten çok bölüme hakim olan pembe renkten rahatsız oldum; pembe bir aynadan yansıyan parlak ışığın baş döndüren, mide bulandıran aydınlığına 1 saat boyunca maruz kalmak gibiydi.
• bir community bölümü olan app development and condiments çakması. aynı konuyu işledikleri için değil, community'de işlenen olayların birebir aynısı olduğu için bunu diyorum. hatta community 20 dakikada daha çok şey göstermiş. örneğin düşük yıldızlıların puanını yükseltmek için girdiği ve yüksek puanlıların jüri olup onları oyladığı yetenek yarışması da güzel bir fikirdi. black mirror'deki bu bölümde ise inovatif bir şey yok. işte yıldızlar, sınıflaşma, yüksek yıldızlıların oyunun değerli olması falan orjinal değil gerçekten.