• bir bretagne kentidir kendileri.
  • brötoncasi naoned olan kent pays-de-la-loire bölgesinin merkezidir.nüfusu 800.000 civarindadir.
    sehrin futbol takimi fc nantes atlantiqueyesil sari renklere sahip bir kulüp olup 1943 yilinda kurulmustur . lig sampiyonlugunu 1965, 1966, 1973, 1977, 1980, 1983, 1995,2001 tarihleri olmak üzere 8 kez kazanmis
    fransa kupasini ise 1979, 1999 ve 2000 yillarinda üç kez kaldirmistir. maçlarini le stade de la beaujoire - louis fonteneau 'da oynamaktadir. tribünlerinde zaman zaman orak-çekiçli kızıl bayraklara rastlanmaktadır . lakaplari kanaryalardir . avrupa sahalarinda renk, bölge ve lakap olarak benzeri bir takim için
    (bkz: norwich city)
  • abdurrahim albayrak'in "nantıs" olarak yorumladığı şehir.
  • fransada bir şehir..aynı zamanda futbol takımı ismi..bi zamanlar deli gibi alkışlıyordum.."nant" diye okunur..
  • üç kıta film festivali'nin düzenlendiği şehir.
  • paris iklimine benzemeyen daha sicak ve nemli bir havaya sahip olan , kasabayla sehirlesme arasinda kalakalmis , genis caddelerde yururken ferahlik hissedilen ve boydan boya bisikletle rahatlikla gidip gelinebilecek fransiz sehri . cok sirin bir yer olup zamaninda feodalitenin epey kosturdugu bir sehirdir . ayriyeten surusune bereket turk vardir .
  • fransanin pays de la loire bolgesinde bir sehir. haritada okyanus kiyisinda gibi gorunse de, sehrin asil merkezini bulundugu bolgeden okyanus kiyisina (or: st. nazaire bolgesi) tren ya da otobusle ulasilir. son donem kurak gecse de, sik sik yagmur alan bir iklime sahiptir. nufusu yaklasik 250 bindir ve bunun 30binlik kismini ogrenciler olusturmaktadir. parise tgv ile 2 saatlik mesafededir. bu son iki cumlede saydigim sebeplerden dolayi, son yillarda kiralarda buyuk artislar gorulmustur. cok yesil ve cok temiz bir sehirdir; ulasimin tramvay hatlari ve dogal gazla calisan otobuslerle saglanmasi sayesinde havasi da cok temizdir. yeterince paraniz varsa, geceleri de konser, tiyatro gibi aktivitelere de katilarak guzel bir yasam surdurebilirsiniz.
  • sehirde ulasim icin bir saat, bir gun, bir hafta gecerli biletlerden satin alinabilir. biletinizi tramvaya ya da otobuse ilk biniste makinelerden composte etmek (onaylatmak) gerekir yoksa bilet gecersizdir. eger gecersiz biletle yakalanirsaniz 35 euro ceza yersiniz. sadece tramvaya binecekseniz, makinenin yaninda seyahat ederek kontroloru gorunce biletinizi basarak yirtabilirsiniz, ama otobusun sadece binis kapisinda makine oldugu icin, otobuste kontrolden kacis yoktur. en iyisi sinirsiz aylik kartlardan alip rahat etmektir.
  • nantes kullanım klavuzu:

    1)yolda yürüme :
    ilk önce boklu kaldırımlar krallığına hoş geldin demek istiyorum...kaldırımlarda yürümek için sek sek oynamanız gereken,özellikle sabahları ve geceleri merkezde (aslında merkez e commerce demesi daha keyiflidir çünkü orası fransadır ve siz fransızca bilmeyen, öğrenmek için çabalamayan ama keyifli geldiği için bonjour,ça va ve commerce kelimelerini sık sık tekrar eden birisinizdir) bir sürü deli olduğu için burada yaşayan insanların genetik yapıları hakkında edişelendiğim şehirdir nantes..sokaklarda yürürken apartmanlara bakmayı unutmayınız çünkü ev partisi görme ve ordan size bakanlar tarafından çağrılma olasılığınız çok yüksektir,aslında üniversite döneminde ordaysanız her gün open bar parti olacağından eve geç saatte yürümek ,derslerden geçmek yerine edinilmesi gereken bir sorundur..amaaa cumartesi 2:30 a kadar olan tramvaylar yürümeye üşenip partiden erken çıkarsanız kurtarıcınız olabilir,diğer günler aynı hizmeti beklerseniz avucunuzu yalarsınız en son 12:30 dadır ki ille bu tramvayı yakalıycam diyosanız bi cafe de oturunuz kahve içiniz daha iyidir parti kimdir siz kimsinizdir .tabi en güzeli merkezde ikamet etmek ve her türlü mekana kolay yürüme mesafesinde olmaktır ki bu şukeladır içimde bir uktedir..

    2)alişverişin mi geldi?:
    şehre ilk defa geldiniz, içinizde fransız modasını takip etme arzusu var ve lakin fransız kazığı yeme isteği yok..benim gibi önünüze gelen her fransıza nereye gideyim nerde alışveriş yapayım demiyceksiniz çünkü onlar zaten kırkta yılda bir alışveriş yapar veya hiç yapmaz,söyleyecekleri yerlerde sizin hergün önünüzden geçtiğiniz küçük mağazalardır,merkezdeki zara,h&m ve bilimum mağazalar küçük,çeşidi az olan yerlerdir ,peki yapmanız gereken nedir?? biliyorum ki sen türk istikbalinin evladı olarak vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmezsin ve yarım saatlik line 1 tramvay yolculuğu sana koymaz! merkezden bindiğin line 1 tramvayıyla son duraga gelmeden bir durak önce inersin ve bütün merkezdeki mağazaların daha büyük ve bol çeşit sunanlarıyla dolu olan atlantic alışveriş merkezine ulaşırsın.

    3)karnin mi acikti?:
    a) turistik amaçla şehre geldim buranın nesi meşhursa tadayım, eşe dosta anlatayım diyorum:
    efendim buraların her çeşit krebi(misal muz ve nutellalı),croissant dedikleri bizim milföye benzeyen ama gerçekten lezzetli olan hamurişisi ve deniz mahsulleri meşhurdur.merkezde indiğinizde ara sokaklardaki krepçileri ve tiyatro civarındaki restoranları tercih ederseniz muvaffak olursunuz,dikkat diyorum bazı restoranlar kılık kıyafette resmilik aramakta, turistim diye çok salaş giyinirsen salyangozdan da kurbağa bacağından da olursun,camdan yiyenleri izlersin..

    b) öğrenci olarak geldim uzun süre burdayım, minimum fiyat maksimum doyum istiyorum:

    i)geldim de boş gelmedim aile yanında kalıyorum sıkıcı ama daha güvenli hem genelde ev sahibi kadın yapıyo yemekleri,ben ne uğraşıcam...:

    sen öyle san kardeşim, bir kere aile yanında kalan biri olarak şunu söyleyim ,sıçtııııııın... kalk git elini yüzünü yıka kendine gel ağlama karşımda,nantes da en güzeli arkadaşlarınla ev kiralamak ya da birsürü arkadaş edinip heryere birlikte gideceğiniz öğrencilerle dolu residence larda tek odada kalmaktır ,çünkü aile yanı hem sıkıcıdır hem de kadının yaptığın her şeye karışmasıyla psikopat olma isteği uyandırır.yemek konusunda da bilmezmisin bu kadın seni sömürmektedir?? üniversite restoranlarının 2.7 euro ya lezzetli ve sağlıklı öğlen (genelde 11:30 14:00 arası)ve akşam yemeği (18:30 20:00 arası)sunduğunu iftiharla söylerim.,ama çok geçe kalma sıra olabilir,ya da türk usulü "aa ilerde bak bizim arkadaş var hu huuuu chriiiiis biz geldiiiik ,pardon..bi sn.. ben geçeyim" denebilir kimse de gıkını çıkarmaz çünkü orası türkiye değildir yaptığın çirkeflik yanına kar kalır (bkz: türkleri ab ye almamak için 9999999 neden)neyse çoğunlukla evde yediğin için sana tek önerim arada mcdonalds ın kaşısındaki istanbul kebab a veya ali babaya gidip türk usulü bişeyler atıştırman olabilir,sanma ki burda milliyetçilik taslayıp kebapçı isimleri veriyorumdur,hayırdır! çünkü buraya geldiğinde göreceksindir ki dünyanın bütün pala bıyıklı,köşe bucak kaçacağın türk kebapçıları buraya akın etmiştir ve burada yaşayan herkes kebap yemektedir...

    ii)geldim hem de boş geldim.. çok param yok ama ev kiraladım veya aile yanında kalıyorum ama yemeğimi kendim yapıyorum:
    o zaman en iyi arkadaşlarınla tanışma zamanın geldi "top budget" bu ekşi okuru, ekşi okuru bu "top budget"..."1" bu bizim yeni nantes insanı ,nantes insanı bu "1"

    bu iki marka şu an için sana hiçbişey ifade etmese de ilerde ne kadar kaynaştığınıza ,yediğinizin içtiğinizin ayrı gitmediğine inanamayacaksın ,lakin sen bir öğrencisin hem de yemeklerini kendin yapmaktasın.hatta partilerden ve alışverişten sonra beş parasız olan senin "intermarche" adlı bayağı büyük olan markette bulabileceğin hayat kurtarıcın reçeteyi almaktasın...
    10 yumurta:1 euro ,1 kutu top budget gerçek portakal suyu:0.37 cent,1 kg domates:1,5 euro ,1 marka(yanlış duymadınız markanın adı 1)500 gr ekmek: 0.50 cent, 1 marka 500 gr ketçap: 0.47 cent, 1 marka 400 gr peynir:1,50 euro ,top budget pizza: 0.92 cent, top budget bolonez spagetti sosu : 0.54 cent..... artık ben daha ne diyeyim hepsinde de satisfaction guranteed dir ,ürünler çok ucuz olmasına rağmen benim gibi şoka girmemek altında bi pislik aramamak gerekir,adamların canı istemiş ucuz yapmışlardır ,afiyet olsundur.
hesabın var mı? giriş yap