namuslu namussuz

• namussuz namuslu gerçekte -gerçekten- namuslu olup, buna kimseyi inandıramayışı ve herkesin ters yöndeki ısrarı yüzünden namussuzlaşan biri.
  
  namuslu namussuz da bunun tersi: aslında orospu çocuğunun teki ama namuslu gibi görünüyor. aslında kimse inanmıyor ama o ısrar ediyor, "orospu çocuğuyum, inanın ki öyleyim!" diye bağırıyor ama inatla inanmıyorlar, erdem ve dürüstlük fışkırdığını zannediyorlar bundan.
  
  namuslu namussuz ile namussuz namuslu'nun sonları aynıdır ama, ikisi de namussuzluğu benimser. tabii bu benim uydurmam.
  
  ve elbette namussuz namuslu şener şen 'in oynadığı namus adlı sinema filminde oynar. diğerini ben uydurdum, yeap, götümden...
• aslında namuslu olan bir adamın kutsal bir amaç uğruna en azından bir süreliğine namussuz olarak görünmesi gereken bir durum sonucunda ortayan çıkan karakter. bu adam kimi insanların gözünde sadece namussuz damgası yemeyi göze almış, hatta belki de ölümünden sonra bile namussuz olarak bilinme riskine rağmen amacından sapmamıştır. asil duyguların insanı dır.
• (bkz: sıçtı cafer bez getir)
• yeni izlediğim günümüzdeki saçma sistemi rüşveti dalavereyi anlatan eski türk filmi aşırı ince mesajlar içeriyor
• ta o günden hicvedilmiş günümüz durumu. bi tarafları sıkışınca hepimiz aynı gemideyiz diyenlere kapak bu film aslında. biz gemide bile değiliz, rıhtıma gelebilenler kadar gelemeyip yolda telef olan milyonlar var. birilerine yaranmak, pastadan pay almak için elli takla atanlar gelebilmiş ancak rıhtıma kadar. ama nedense gemiye sadece bir kişi biniyor o filmde de şimdi gerçekte de. o bir kişi bir zihniyetin topluca ifadesi aslında. filmin sanatsallığını tartışabilirsiniz çekimini sahnelerini tartışabilirsiniz ama vermek istediği ders hala geçerli.