*

  • neo,bayramda babannesini ziyarete gider,babannesi "hayırdır neom,kınalı kuzum* neyin var" diyince neo da,babannesine matrixden,ziondan bahseder ve babanne "ah be evladım matrix dediğin matruskadır,yanlış anlamışın onu sen,helak etmişsin kendini yiğidim" der ve olaylar gelişir
  • matrix 6: ajanlar öldürülür, sentient programlar aldatılır, zion kurtulur. neo da zion'daki yazlığına taşınır. sonra bir gün mavipheus* ile karşılaşır. mavipheus neo'ya bir yeşil bir de mor hap verir.
    "sana tavşanın girdiği hakiki deliği göstericem der. olaylar gelişir

    (not: film; zion'un da aslında bir yazılım olduğunu anlatmaktadır. boku da güzelcene çıkmaktadır)
  • robotlar insan arşivlerinde buldukları bir filmden etkilenip zaman makinesi yapmaya karar verirler. amaçları geçmişe dönüp morpheusun annesini öldürmektir. morphyi bu hazin sondan kurtarmak neoya düşer.
    işin ilginç tarafı durum morpheusun annesinin umrunda bile diildir, ve racon icabı neo'ya vermek yerine, zenci sütçü michaella beraber olmayı tercih eder.
  • filmin başında insanlar ve makineler birlikte mutlu mesut bi şekilde yaşamaktadırlar. tabi bu mutluluk uzun sürmez. kendi içlerinde çatışmalarla gökyüzünü karanlığa gömen dünyallılar bir gün aniden gökyüzünde bulanık bulanık cisimler farkederler** çok geçmeden bu cisimlerden harab olmuş dünya yüzeyinde de görülmeye başlanır* artık protoss istilası başlamıştır. saldırıya hazırlıksız yakalanan dünya şehirleri bir bir düşmeye başlar. bu savaş çok çok uzak bir galaksiden master yoda tarafından hissedilir. yoda savaşı durdurmak için obi wan kenobi'yi ve bir ordu klon askeri yollar. olayı yakın bir galaksi den izleyen kerrigan* overlordlarına ne bulduysa***** yükler ve kuşlarla**** birlikte dünyaya saldırı emri verir. artık dünyada kim kiminle savaşıyor belli değildir. bu sefer dünyayı kurtarmak için kendisinin yetersiz kalacağını anlayan neo nun aklına dahiyane bir fikir gelir bir zaman makinesi yaparlar. makine ile terminator, superman, spiderman, x-men, gazman gibi ne kadar süper kahraman varsa toplayıp olay mahalline getirirler dünya savunması biraz güçlenir. bu arada üzerine saldıran zerglinglerle uğraşmakta olan obi wan light saber ını düşürür. saber ı yiyecek sanan bir zergling ısırır ve kaçar. zergling önde obi wan arkada harabeye dönmüş bir kuyumcular çarşısına kadar gelirler. birden obi wan ın gözüne kuyumculardan birinin camındaki bir yazı takılır "yüzüklerin efendisi yüzüğü geldi" hemen harabeye dalar ve force kullanarak yıkıntılar arasından yüzüğü bulur. yüzüğü takan obi wan ı birden yüzüğün etkisinde kalarak barış için yollanan bir jedi olduğunu unutarak "yemişim yodayı, jedileri bundan sonra klonların efendisi benim" diyerek önüne gelene saldırır ve herşeyi yok etmeye başlar... to be continued
  • inanc dunyasi vcdlerinden yapilan bir ozet filmmi$ bu. bol bol $elale, nehir, ku$, cami...
  • çekildi böyle bir film, adı da the matrix devolutions. konusu üç aşağı beş yukarı şöyle:

    neo, barış günlerinin tadını çıkarmak için okyanus kıyısında bir ev almış, kendisini balıkçılığa ve sık sık bozulan çim biçme makinesini tamir işlerine vermiştir...

    derken, güzel bir ağustos sabahı, bir anda gök kararır ve deniz yarılır, pardesüsünün kuyruğunu savura savura morpheus çıkagelir. paçasına yapışmış yengeçleri ve yosun parçalarını silkeyerek temizler, artık iyice eskimiş ve demode olmuş gözlüğünü parmağının ucuyla hafifçe düzeltir ve "neo, içimde bir sıkıntı var. gel seni oracle bacı'ya götüreyim." der.

    artık iyice yaşlanmış olması gereken oracle'ın evinde onları bir sürpriz beklemektedir: kevaşe ruhlu karı zamana meydan okurcasına gençleşmiş, görüşmedikleri onca zamanı estetik üzerine estetik yaptırarak geçirmişcesine güzelleşmiştir. bir içim sudur, üstelik sarışındır ve pamela anderson göğüslerine sahiptir, evin duvarları ona ilham veren michael jackson'ın fotoğraflarıyla kaplıdır.

    "şimdi ben sana ne desem yalan olur...deeermişimm.. fakat şu kadarını söyleyeyim, öyle hoşsun ki içime sokasım geldi falan oldum. vazoyu da dert etme, neocuğum." der neo'ya. bu sırada morpheus, elinde bir şekerle, kapının önünde beklemekte olan sürgün yavrucağı yoldan çıkarmaya çalışmaktadır. oracle'ın yatak odasını terk eden neo'yla göz göze geldiklerinde "burada gördüklerin ve duydukların burada kalır. tek bir kelime daha duymak istemiyorum" diyerek hızla döner ve oracle'ın evinden ayrılırlar...

    fakat bu kısa ziyaret bile, neo'nun çevresinde git gide yayılan yozlaşmayı fark etmesine yetmiştir. zaten bunun sinyallerini çok daha önceden almıştır. misal, geçen bahar diktiği kasımpatları daha kasım gelmeden patır patır patlamış, daha ağustos sonu olmadan kardelenler açmıştır onların yerinde. üstelik kredi kartı hesap extresi de gecikmiş, ideefixe'ten sipariş ettiği dvdler ise tam tarihinde teslim edilmeye başlanmıştır. matrix'te bir şeyler ters gitmektedir...

    yıllarca yazılım uzmanlığı yapmış neo'nun çözümü bulması uzun sürmez: matrixte restore point adı verilen bir yeri bulması gerekmektedir. tansiyon haplarını içer, anti-romatizma egzersizlerini yapar ve olduğu yerde fırıldak gibi dönerek, yerde açtığı derin çukurda gözden kaybolur...

    ekran kararır ve "to be deteriorated" yazısı görünür.

    ...
    ...
    ...
    ...
    ...
    neo sıçrayarak yatağından kalkar, bilgisayarının ekranına bakar. gözüne ışık tutulmuş tavşan gibi şaşkın şaşkın olanları anlamaya çalışırken gözü masanın üzerinde duran eşantiyon takvime takılır. "mına koduumun architect'i, system restore'u" diye haykırır ve telaşla giyinmeye başlar. matrix, onu egzotik dansçı olarak çalıştığı günlere döndürmüştür...
  • hayalimdeki matrix 4 ismi. cuk oturmuyor mu allah için!
  • guzel efektli, robot dovusu temali trailerini torrentta buldugum gercek olup olmadigina emin olamadigim ama gercekse tahminen ilk uclemenin oncesini konu alinicak olan film* osiris gibi animasyonda olur hatta guzel olur..

    dip not: rexnebular ın bilgilendirmesiyle 1 nisan sakasi oldugunu ogrendigim o tarihten bu yana gazlandigima yandigim, ayari hakederek kazandigim baslik tesekkurler rex
hesabın var mı? giriş yap