• almanca yaşama yeri, living space. ikinci dunya savasi nın baslama sebeplerinde biri almanların lebensraum talepleridir.
  • dünya gücü haline getirilmek istenen almanya için merkez bölge hakimiyetinin şart olduğunu düşünen hitlerin savaş nedenlerinden biri. hayat sahası olarak çevirelebilecek bu kavramın genişliğinden diğer ülkeler haberdar değildi hatta çekoslovakya ile sınırlı olduğunu düşünen bu* ülkeler herhangi bir tatsızlık çıkmaması için adı geçen ülkenin işgaline göz yumdular. ama sanılanın aksine bu sahanın bir ucu, savaş içi gelişmelerle birlikte hindistana kadar uzanıyordu.
    ayrıca bu politika türkiyede bir dönem duyulan bütün yussuf seslerinin sebebiydi zira türk sınırına dayanmış olan hitler in türkiye için ne düşündüğü kestirilememişti. ama başarılı manevralarla türkiye alman saldırısından korunmuştur. (bkz: ismet inönü)
  • aman efendim simdi soyle lebensraum deyince insanın aklına ratzell gelir, o da olmadı kjellen gelir...

    simdi bu ratzell bey; demiştir ki; "state devlet, dediğin sey oranik bir mekanizmadır. tıpkı canlı gibidir. bak ben sosyal bir darvinistim cemaatim haberiniz ola.. bana gore bu canlı varlıkta bir sekilde beslenmeli... beslenmeli ki buyusun adam olsun... besinini de topraktan alır bizim state.. yidirecen yani... hani bu yuzden ben yayılmacı emperyalizmi * de savurum bir yandan bak kadın haberin olsun... yani sen benim yanımda küçük bir devlet hissi verirsen, acımam atlar üstüne seni de topragıma kadarım, yirim yirim kocıman adam olurum" der.

    ve ekler:

    "hah bak ben cok da alman; entel , dantel.. isim de koyarım " lebensraum" hadi bakalım yersen.. lebensraum cok onemli bir yer.. haberin ola... bak bana insancıklar ; beni toprak dyerek ezip gecme ; tanı; ben ki ; bu cılgın fikirlerimle benden sonrakileri etkilerim... tamam ben gozlemci gibin bişeyim.. ama bak su kjellen var ya...."

    sonra kjellen sazı eline alır ve ratzell in tum bu teroilerini bi guzel genisletir, kullanır.. bir de politikacılara tavsiyelerde bulunur ki; ahanda su nazi rejiminin altında bu fikirler yatar bile denir..

    işte bu yüzdendir ki; ne zaman lebensraum yesem; karnıma bir agrı girer ki sormayın...
  • doğu avrupa'dır efendim buralar , özellikle batı sscb topraklarıdır. naziler ve aryan ırkı için kutsal olan bir bölge daha vardır ki cermenlerin ilk yurdu olan kırımdır. sivastopol ve odessa nazi okültizminin ve paganizmin temel taşlarından biridir. daha sonra sırasıyla hindistan ,batı asya ve kuzey avrupa aryan yaşam alanları olarak belirlenmiştir. tamamen işgal etmelerine rağmen nazilerin batı avrupa'yı ve ingiltere'yi (gerçi burası işgale uğramadı ,işgale uğramamasının bir nedeni de ingilizlerin hitler tarafından germen ırkından sayılıyor oluşu ve adanın germen-ingiliz halkı tarafından muhafaza edilmesiydi) yaşam alanı olarak görmemeleri hristiyan ritüellerine ne kadar az değer verdiklerinin göstergesidir.
  • 1933'de hitler'in iktidara gelmesinden 1945'de yıkılışına kadar nazilerin sloganı haline gelmiş olan bu görüş alman ırkçılığına dayanır. bu görüşünün ortaya çıkışı ise şöyledir; 80 milyonu aşan bir nüfusu olan almanya, bu nüfusu besleyecek güce sahip değildir. kendilerinden daha aşağı saydıkları ırkların topraklarından faydalanarak, alman ırkını refaha kavuşturabileceklerini düşündüler. bunu sağlayacak yerler hayat anlamına geliyordu. hayat sahası olan yerlerin en başında ise o dönem avrupa'nın buğday ambarı olarak bilinen ukrayna geliyordu.
  • buna da bak bi; (bkz: lebensborn)
  • bu nazizst kavramı [hayat alanı] türk siyasetinde iyi derece almanca biliyor olmasında kelli mesut yılmaz iki kere telaffuz etmiştir. ilki 1996 yılında, almanya dışişleri bakanı klaus kinkel'e cevap vermek için, ikincisi 1998'de helmut kohl, "türkiye'nin avrupa'da yeri yok" dediğinde.

    1996 yılında güneydoğudaki nevruz kutlamaları şiddetle bastırılmış, siviller ölmüştü. bunun üzerine almanya dışişleri başkanı klaus kinkel, "türkiye alman malı silahları sivillere karşı kullanamaz, türkiye'ye ambargo uygulansın" gibi bir şey söylemişti. mesut yılmaz da bunun üzerine "türkiye almanya'nın 'lebesraum'u değil" demişti. t.c.'nin silah kullanmaktaki pervasızlığı ve şiddet ve teröre dayalı siyaseti bir yana, yılmaz da haklıydı hani. madem böyle bir derdin var silah üretme, hadi ürettin satma...

    ikincisinde yılmaz bu sefer helmut kohl'e yanıt vermiş ve kohl'ün "türkiye'nin ab'de yeri yok" çıkışına binaen "kohl lebensraum siyaseti yapıyor" demiştir.

    her iki durumda da küçük çapta diplomatik krizler yaşanmıştı iki ülke arasında.
  • hayat sahası / yaşam sahası olarak çevrilebilecek bir terim. alman orijinlidir. peki ama nedir bu yaşam sahası?
    şimdi efendim bir devlet için hayatta kalmasına yetecek miktarda toprak anlamına gelen yaşam sahası/lebensraum oldukça muğlak bir kavramdır. bunun yanında devletler için ne kadar bir toprağın yeterli görülebileceği kesin olarak belirlenemeyeceğinden saldırgan ve yayılmacı politikaları da meşrulaştıran bir kavram olduğu için de şiddetle eleştirilmiştir.
    ikinci dünya savaşı dönemlerinde ortaya çıkmasına da şaşmamak gerek.
  • (bkz: wohnzimmer)
hesabın var mı? giriş yap