• italyanca,ispanyolca,fransızca,portekizce ve de son olarak da romenceden oluşan dil grubu.ba$ka da yoktur.5 tanedir..
  • aslinda hepsi ayni dilin tükürügü olan dillerdir. zira latince diye bir dil varmis efendim bir zamanlar. italya ve cevresinde yasayanlar, böyle cok deli-dolu, sicakkanli insanlarmis, bagira bagira, heyecanli heyecanli, vurgulu bir sekilde konusmaya baslamislar, adi italyanca olmus. ispanya ve cevresindekiler bazi harfleri telaffuz edememisler, böyle peltek "s"ler vs., soru cümlelerinin basina da sonuna da soru isareti, ünlemlerin basina da sonuna da ünlem isareti (bastaki ters olmak sartiyla) koyarak sicakkanliliklarini yansitmislar (ole!) adi ispanyolca olmus. fransa ve cevresindekiler "ulan o kadar devrim yaptik, cok da yaraticiyiz, biraz daha sofistike konusalim, söyle girtlaktan "r"ler, rghrr filan yapalim, kimse bizi anlayamasin" demisler, fransizca dogmus. portekizliler "ispanyolca'ya benzesin, fransizca'yi da ucundan andirsin" demisler, portekizce dogmus. romence'ye gelince, "tüm latin dillerini bosverelim, bize birsey olmasin" diyerek kendilerine has bir dil olusturan bir kisim insanlar dogurmus dili. öyle.

    (bkz: asteriks in beynimize etkileri)
    (bkz: ingilizler in caya süt koyma nedenleri)
    (bkz: hoze luiz rodrigeth thapatero)
    (bkz: atena yi cagiralim atena yi)
    (bkz: asena)
    (bkz: cem yilmaz)
    (bkz: bellaa ragazzaaa)
    (bkz: obarey)
    (bkz: doktörgh röno paghii)

    edit: rivayet odur ki zamanin birinde bir ispanyol krali varmis, peltek konusuyormus, bazi harfleri söyleyemiyormus, sonra bir kanun cikartarak "ben böyle konuttuguma göre halkim da benim gibi konutmali" demis, ispanyol halki da öyle konusmaya baslamis, ispanyolca dogmus.
  • rheto romanca'yla beraber hiç de beş tane değildir. en az altıdır.
  • bir rivayete göre, zamanın galyalılar'ına, romalılar latince konuşmayı zorladıkları zaman, galyalıların dilleri bu yeni lisana alışamamış, yuvarlaya yuvarlaya konuşmaya başlamışlar. bu dil de yuvarlana yuvarlana fransızca olmuş.
  • fiil cekimleri ikrah getiren keyifli dillerin ailesi.
  • birbirlerine oldukça benzeyen dillerdir. birini öğrenen bir diğerini rahatlıkla öğrenebilir. örneğin ben fransızca bilerek ispanyolca öğrenmekteyim ve gerçekten iki dilin inanılmaz benzediğini farkediyorum. fransızca'yı ilk öğrendiğim zamanlar çok zorlandığımı hatırlıyorum. ingilizce ile çok benzeşmediğinden yeni bir dile adapte olmam uzun sürmüştü, ancak ispanyolca'ya başlangıcımdan itibaren hiç zorlanmadım. neredeyse aynı iki dilin biraz farklı yazılmış ve farklı şekilde telaffuz edilen halleri diyeceğim. o derece benzeşiyor bu iki dil.

    en başta vokabüler anlamda oldukça benzeşiyorlar. birkaç kelimeyle örnek vereyim; öğrenmek fiili fransızca'da "apprendre", ispanyolca'da "aprender", yaşamak fiili fransızca "vivre", ispanyolca "vivir", rüzgar kelimesi fransızca "le vent", ispanyolca "el viento" hatta gelmek fiili her iki dilde de aynı "venir". lakin aynı yazılan iki kelime farklı anlamlara da gelebiliyor nadiren. oldukça örnek verdim daha da yaz yaz bitmeyecek binlerce örneği var. "salir" fransızca kirletmek anlamına gelirken ispanyolca çıkmak anlamına geliyor. hemen de atlamamak lazım.

    gramer yapısı olarak da neredeyse tıpa tıp aynılar. iki dil de aynı tense'lere sahip, örneğin, genellikle günlük dilde kullanılan yakın gelecek belirten bir yapı var, her iki dil de aynı şekilde kullanıyor. fransızca gitmek fiili (aller) şimdiki zamanda çekiliyor ardından kullanacağınız fiili mastar halinde bırakıyorsunuz. ispanyolca'da da aynı şekilde gitmek fiili (ir) şimdiki zamanda çekiyorsunuz araya "a" yönelme hal ekini koyup kullanacağınız fiili mastar halinde bırakıyorsunuz. hemen iki örnek cümle yazayım.
    "je vais faire." (yapacağım) cümle yapısı özne-yardımcı fiil-yüklem şeklinde.
    "yo voy a hacer"(yapacağım). bunda da özne -yardımcı fiil-yönelme eki-yüklem şeklinde.

    sadece ve sadece "a" yönelme eki farkı var. onun dışında tüm mantık aynı görüldüğü üzere. bu benzerlik farklı tense'lerde de ortaya çıkıyor tek tek yazmam anlamsız olacak o yüzden bu örnekle bitiriyorum.

    her iki dil de artikeller var. eril, dişil ve çoğul. çoğul artikel konusunda ufak bir nüans var. fransızca çoğul tek bir artikel varken (les) ispanyolca'da hem dişil çoğul(las) hem eril çoğul(los) var. netleştirmek gerekirse, "los angeles" ispanyolca'da melekler anlamına geliyor ve eril olduğunu anlayabiliyoruz ama aynı kelimenin fransızca şekli "les anges" biçiminde ve kelimenin eril mi dişil mi olduğunu bilmiyorsanız anlamanız mümkün olmuyor. belirtisiz artikeller yani ingilizce'deki a/an fransızca'da eril "un(s)" dişil "une(s)" ispanyolca'da eril "un(os)" dişil "una(s)". kullanım alanları her iki dilde de aynı.

    son olarak ufacık telaffuzlara gireyim. bilindiği üzere fransızca'da kelimenin sonundaki harf çok nadir okunuyor. örneğin "part" kelimesi "par", "balistique" kelimesi "balistik" gibi. ancak ispanyolca'da bu söz konusu değil. sonuna kadar okuyoruz kelimeleri aynen türkçe'de olduğu gibi. "estrella" kelimesi "estreya" gibi. ancak dikkatimi çeken bir husus var. ispanyolca'da da artık kelimenin son harfi sessiz ise yutuluyor. özellikle ispanyollar daha çok yapıyor bunu.(aslında okunması gerekiyor kural gereği ama kimse okumuyor) örneğin "muchas gracias" "muças grasyas" şeklinde telaffuz edilmeliyken, "muça grasya" şeklinde kullanıyorlar. aynı şekilde "madrid" "madri" oluyor. dilbilimci değilim ama tahminimce ilerleyen yüzyıllarda bu bir kural haline dönüşecektir. zira dil yaşayan bir varlık ve sürekli değişim içerisinde. bir sebepten dolayı son harfler telaffuz edilmiyorsa bu zamanla kural haline dönüşecektir. yazarların bu konuda görüşleri varsa öğrenmek isterim.

    velhasıl kelam, kısa şekilde iki latin dilinin ne kadar birbirine benzediğini anlatmaya çalıştım. biraz teknik olmuş olabilir farkındayım lakin elimden geldiğince anlaşılır olmaya çalıştım. kafa karışıklığına mahal vermemek adına her detayı yazmaya çalıştım, bu yüzden biraz karmaşık da olmuş olabilir maruz görün.
hesabın var mı? giriş yap