• mahallenin bakkalindan alinir-di. ustuste dizilmis 4-6 adet, onu cam kapakli teneke biskuvi kutularinin icinden secilir, bakkalin verdigi kesekagidina doldurulur ve hemen isleme baslanirdi: ustuste yapistirilmis 2 yuvarlak biskuvi ayrılır, ortasında kalan kreması afiyetle yalanır, kabuklar (biskuvi oluyor) tekrar kesekagidina geri atilir.
  • bide çilek,muz kakao vs kremalı çeşitleri mewcut ama biraz bayık sanki aromalılar gene en güzeli sadesi gibi
  • eskiden bakkallarda buyuk kutular icinde kilo ile satilirdi
  • hurley taktiği ile iki parçası kırılmadan ikiye ayrıldıktan sonra, bir tatlı kaşığı nutella sürülüp biskuvi parçaların tekrar sandvic yapıp yenince muhteşem olan bisküvi
  • küçükken ;
    ikiye ayırılıp sadece kreması yenilip bisküvi kısmı atılan,
    ergenlikte;
    önce kreması yalanıp sonra bisküvileri yenilen;
    genç yetişkinlikte;
    krema ve bisküvinin sonunda bir arada da lezzetli olabileceğini keşfetmiş
    yaşlılıkta;
    iç geçirilerek önce sade bisküvi sonra kremanın kaldığı taraf yenilen

    üzerinden insan hayatına dair çıkarımlar yapılabilen abur-cubur türü. tatlıdır genelde..
  • garcia etkisine kurban ettiğim yüce allah'ın eşsiz nimetlerinden bir tanesi. bakkala yazdırıyorduk. misafir gelecek ayağına 10 paket alıp bi parkta tıkınmıştım alayını. o gün bugündür kaçarım.
  • genelde saat satan zencilerin yediği bisküvit çeşiti
  • ülkemizde hep kremasından çalınan bisküvidir. malzemeden çalınan inşaat gibidir. ülkemizdeki her gariban çocuk, iki kremalı bisküviyi ikiye bölmüş, kremasız tarafını çöpe atıp, kremalı taraflarını birleştirip, yine o keyfi yaşamıştır ama, oreo'yu taklit eden, bünyesinde nice gıda mühendisi, pazarlama şeysi bulunduran eti, taklidine "negro" adı taktğı bisküvinin, diğer tiplerini taklit etmeyi unutmuştur. hatta motto adı altında bisküviyi iki katına çıkarıp, kremayı aynı miktarda tutmuştur. kim sever lan bunu? yalova kaymakamı.. biz diyoruz kremayı arttır, o dalga geçer gibi bisküviyi 1.5 kat arttırıyor.

    ülkemizdeki büfelerde bile "çift kaşarlı tost" diye bir kavram vardır. hoş, çarpmada "0" yutan elemandır, tek kaşarlıda olmayan kaşar, o tost 3 kaşarlı olsa da, 5 kaşarlı olsa da aynı olur. bişey farketmez. tamam hak veriyorum, peynir pahalı da, be hey yavşaklar, o bisküvinin arasına krema diye koduğunuz şey, bisküvinin kendisinden daha ucuz... niye bol kremalı bisküviler yapmıyorsunuz da, "gençlere ikramımız olsun diye" dalga geçer gibi, saçma salak kremalı bisküvi reklamı yapıyorsunuz anlamıyorum ki...
  • kremalı bisküvi nasıl yenmez? hapır hupur yenmez.

    özenle iki katı ayırılır. bir yolu bulunup dişlek* olunur. dişlek ön üst iki diş greyderiyle kreması ağızdan içeri doğru kürünür. inşaat sıvası döküldükten sonra duvar yani püsküütlerin yıkımı halledilir. ayırma, kümeleme, parçalama işinde mideye ciddi katkı yapılmış olunur.
  • (bkz: en severim)
    yemelere doyamadığım bisküvidir. çaya banılır, sütle yenir, kahvaltı da çalışır. en çok kokusu cezbeder. hatta şu an deli gibi özlenendir.
hesabın var mı? giriş yap